DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ve Türkiye’nin Basın Özgürlüğü Karnesi” hakkında açıklama yaptı.
Yeneroğlu, Türkiye’nin, Çalışan Gazeteciler Günü’nü demokrasi ve basın özgürlüğü endekslerinde giderek gerilediği, gazetecilerin kalemlerini özgürce kullanamadığı, medyanın tekelleştiği, gazetecilerin keyfi olarak yargılandığı, tutuklandığı, baskı rejiminin her alana sirayet ettiği dehşet ikliminde kutladığını belirtti.
‘İKTİDAR GAZETECİLERİ CEZALANDIRIYOR’
İktidarın, medyayı kendi iktidarının kalıcılaşması ve makûs idaresinin ifşa olmaması için kendi aparatı olarak kabul ettiğini belirten Yeneroğlu’nun açıklaması şu biçimde:
“Basın Konseyi’nin 2021 Raporuna nazaran ülkemizde 12 binden çok basın çalışanı işsiz kalmış, çalışan gazetecilerin ise yüzde 78’i haber hazırlarken iktidarın baskısı niçiniyle oto sansür uygulama zaruriliği hissettiğini tabir etmektedir.
İktidar, gazetecilik mesleğini hakkıyla yapmaya çalışan gazetecileri ise kendisine düşman olarak görmekte ve cezalandırmaktadır. Ülkemizde gazeteci ve müellifler kişisel olarak amaç altındadır, birtakım kimi sokakta fiziki hücumlara maruz kalmakta, birtakım bazısa politikler tarafınca açıkça tehdit edilmektedirler.
‘TÜRKİYE EN ÇOK GAZECİNİN MAHPUSTA OLDUĞU ÜLKE’
Onlarca gazeteci cezaevinde, yüzlercesi hakkında yargılamalar devam etmektedir. Türkiye Avrupa’da en çok gazetecinin cezaevinde tutulduğu ülkeler içinde birinci sıralardadır. TİHV datalarına bakılırsa; bu yıl en az 45 gazeteci gözaltına alınmış, 2 gazeteci tutuklanmıştır.
Unutulmamalıdır ki, gazetecilerin özgür olmadığı bir ülkede hiç kimse özgür değildir. Demokratik bir toplumda bağımsız ve eleştirel basın, demokrasinin temel taşlarından birisidir. Ne yazık ki, bizim üzere otoriter ülkelerde ise birinci baskılanan özgürlükler tabir ve basın özgürlükleridir. Sayılar ve endeksler de bu içler acısı durumu aslına bakarsanız ortaya koymaktadır.”
Yeneroğlu, Türkiye’nin, Çalışan Gazeteciler Günü’nü demokrasi ve basın özgürlüğü endekslerinde giderek gerilediği, gazetecilerin kalemlerini özgürce kullanamadığı, medyanın tekelleştiği, gazetecilerin keyfi olarak yargılandığı, tutuklandığı, baskı rejiminin her alana sirayet ettiği dehşet ikliminde kutladığını belirtti.
‘İKTİDAR GAZETECİLERİ CEZALANDIRIYOR’
İktidarın, medyayı kendi iktidarının kalıcılaşması ve makûs idaresinin ifşa olmaması için kendi aparatı olarak kabul ettiğini belirten Yeneroğlu’nun açıklaması şu biçimde:
“Basın Konseyi’nin 2021 Raporuna nazaran ülkemizde 12 binden çok basın çalışanı işsiz kalmış, çalışan gazetecilerin ise yüzde 78’i haber hazırlarken iktidarın baskısı niçiniyle oto sansür uygulama zaruriliği hissettiğini tabir etmektedir.
İktidar, gazetecilik mesleğini hakkıyla yapmaya çalışan gazetecileri ise kendisine düşman olarak görmekte ve cezalandırmaktadır. Ülkemizde gazeteci ve müellifler kişisel olarak amaç altındadır, birtakım kimi sokakta fiziki hücumlara maruz kalmakta, birtakım bazısa politikler tarafınca açıkça tehdit edilmektedirler.
‘TÜRKİYE EN ÇOK GAZECİNİN MAHPUSTA OLDUĞU ÜLKE’
Onlarca gazeteci cezaevinde, yüzlercesi hakkında yargılamalar devam etmektedir. Türkiye Avrupa’da en çok gazetecinin cezaevinde tutulduğu ülkeler içinde birinci sıralardadır. TİHV datalarına bakılırsa; bu yıl en az 45 gazeteci gözaltına alınmış, 2 gazeteci tutuklanmıştır.
Unutulmamalıdır ki, gazetecilerin özgür olmadığı bir ülkede hiç kimse özgür değildir. Demokratik bir toplumda bağımsız ve eleştirel basın, demokrasinin temel taşlarından birisidir. Ne yazık ki, bizim üzere otoriter ülkelerde ise birinci baskılanan özgürlükler tabir ve basın özgürlükleridir. Sayılar ve endeksler de bu içler acısı durumu aslına bakarsanız ortaya koymaktadır.”