KeDiDiRKeDi
New member
Uzmanı uyardı: Ne kadar fazlaca internet o kadar düşük not
Şiddet içerikli bilgisayar oyunlarını oynamanın çocuk ve ergenlerde oyun bağımlılığına da niye olduğunu söyleyen Altınbaş Üniversitesi Çocuk Müdafaa ve Bakım Hizmetleri Programı Lideri Barış Tuncer, Türkiye’de yapılan bir çalışmada, gençler içinde oyun bağımlılığı oranının yüzde 8.5 olduğunu belirtti. Barış Tuncer, “Bir öteki çalışmada ise oyun bağımlılığı oranı yüzde 15, internette oyun oynayan erkek ergenlerin oranı ise yüzde 75 çıkmış” diye konuştu.
“Fiziki buluşmalar azalıyor”
Aile Danışmanı Barış Tuncerin verdiği bilgiye bakılırsa, Avrupa Birliği Çocukları ve İnternet Projesi kapsamında yapılan çalışmalar, 13-14 yaş kümesinde yer alan çocukların yüzde 29unun akranlarıyla, aileleriyle olması gerekenden daha az vakit geçirdiklerini ortaya çıkardı. Tıpkı durum internete epey vakit geçiren 15-16 yaş kümesi gençler açısından da geçerli ve bu durumdaki çocuk ve gençler derslerine de daha az vakit ayırıyor.
Şiddet ve pornografi riskleri
Yapılan araştırmalara nazaran, internet bağımlılığı, çocuk ve gençlerin internette karşılaşabilecekleri riskleri de artırıyor. İnternette geçirilen müddet arttıkça kişinin gerçek omurdaki aktivitelere ayıracağı vaktin azaldığını anlatan Aile Danışmanı Barış Tuncer buna karşılık çocukların saldırganlık (tehditler, siber zorbalık), cinsel içerikli bildirilere muhatap olma, pornografi ve çocukları cinsel hedefli kandırmaya yönelik teşebbüslerle müsabaka mümkünlüğünün arttığını vurguladı. Bunun yanında çocuklar pahalarla ilgili riskler mesela, çok radikal, anoreksiyayı teşvik eden, intiharla ilgili sitelerin ziyaret edilmesi ve ticari risklerle (sitelerde ansızın çıkan reklamlar) karşı karşıya olduklarını söylemiş oldu.
“Daha fazlaca oyun daha düşük not demek”
Kaiser Vakfının bir raporuna da değinen Barış Tuncer, bu çalışmaya göre öğrencilerin internet kullanım müddeti ve sıklığı ile okul muvaffakiyetleri içinde bir zıt orantı kelam konusu. Tuncer, Çok medya kullanıcılarının yaklaşık yarısı (yüzde 47), orta seviyede medya kullananların dörtte birine kıyasla (yüzde 23) daha düşük notlar aldıklarını bildirdiler dedi.
TV’ deki şiddetten daha zehirleyici
Öte yandan yapılan araştırmaların sonuçları şiddet içerikli oyunlar oynamanın, şiddet içerikli televizyon izlemekten daha zehirleyici bir tesire yol açıyor. Oyuncunun şiddet uygulayan bir karakterle kendisini özdeşleştirip onun rolünü oynadığını vurgulayan Aile Danışmanı Barış Tuncer, Şiddet içerikli dijital oyun oynayan çocuk ve gençler şiddeti yalnızca edilgen bir biçimde izlemekle kalmaz, yeniden eder. Şiddetin tüm evreleri ile meşgul olur. Yani kurbanları seçer, silah ve cephane edinir, kurbana sükunet içinde yaklaşır, silahla nişan alır ve tetiği çeker. Devamlı şiddet ve hücum tehdidi ile uğraşır. Şiddet davranışlarını tekraren yine eder. Başarılı taarruz için ödül kazanır diye konuştu.
Alıntıdır
Şiddet içerikli bilgisayar oyunlarını oynamanın çocuk ve ergenlerde oyun bağımlılığına da niye olduğunu söyleyen Altınbaş Üniversitesi Çocuk Müdafaa ve Bakım Hizmetleri Programı Lideri Barış Tuncer, Türkiye’de yapılan bir çalışmada, gençler içinde oyun bağımlılığı oranının yüzde 8.5 olduğunu belirtti. Barış Tuncer, “Bir öteki çalışmada ise oyun bağımlılığı oranı yüzde 15, internette oyun oynayan erkek ergenlerin oranı ise yüzde 75 çıkmış” diye konuştu.
“Fiziki buluşmalar azalıyor”
Aile Danışmanı Barış Tuncerin verdiği bilgiye bakılırsa, Avrupa Birliği Çocukları ve İnternet Projesi kapsamında yapılan çalışmalar, 13-14 yaş kümesinde yer alan çocukların yüzde 29unun akranlarıyla, aileleriyle olması gerekenden daha az vakit geçirdiklerini ortaya çıkardı. Tıpkı durum internete epey vakit geçiren 15-16 yaş kümesi gençler açısından da geçerli ve bu durumdaki çocuk ve gençler derslerine de daha az vakit ayırıyor.
Şiddet ve pornografi riskleri
Yapılan araştırmalara nazaran, internet bağımlılığı, çocuk ve gençlerin internette karşılaşabilecekleri riskleri de artırıyor. İnternette geçirilen müddet arttıkça kişinin gerçek omurdaki aktivitelere ayıracağı vaktin azaldığını anlatan Aile Danışmanı Barış Tuncer buna karşılık çocukların saldırganlık (tehditler, siber zorbalık), cinsel içerikli bildirilere muhatap olma, pornografi ve çocukları cinsel hedefli kandırmaya yönelik teşebbüslerle müsabaka mümkünlüğünün arttığını vurguladı. Bunun yanında çocuklar pahalarla ilgili riskler mesela, çok radikal, anoreksiyayı teşvik eden, intiharla ilgili sitelerin ziyaret edilmesi ve ticari risklerle (sitelerde ansızın çıkan reklamlar) karşı karşıya olduklarını söylemiş oldu.
“Daha fazlaca oyun daha düşük not demek”
Kaiser Vakfının bir raporuna da değinen Barış Tuncer, bu çalışmaya göre öğrencilerin internet kullanım müddeti ve sıklığı ile okul muvaffakiyetleri içinde bir zıt orantı kelam konusu. Tuncer, Çok medya kullanıcılarının yaklaşık yarısı (yüzde 47), orta seviyede medya kullananların dörtte birine kıyasla (yüzde 23) daha düşük notlar aldıklarını bildirdiler dedi.
TV’ deki şiddetten daha zehirleyici
Öte yandan yapılan araştırmaların sonuçları şiddet içerikli oyunlar oynamanın, şiddet içerikli televizyon izlemekten daha zehirleyici bir tesire yol açıyor. Oyuncunun şiddet uygulayan bir karakterle kendisini özdeşleştirip onun rolünü oynadığını vurgulayan Aile Danışmanı Barış Tuncer, Şiddet içerikli dijital oyun oynayan çocuk ve gençler şiddeti yalnızca edilgen bir biçimde izlemekle kalmaz, yeniden eder. Şiddetin tüm evreleri ile meşgul olur. Yani kurbanları seçer, silah ve cephane edinir, kurbana sükunet içinde yaklaşır, silahla nişan alır ve tetiği çeker. Devamlı şiddet ve hücum tehdidi ile uğraşır. Şiddet davranışlarını tekraren yine eder. Başarılı taarruz için ödül kazanır diye konuştu.
Alıntıdır