PembePembe
New member
TİM Lideri İsmail Gülle, “Küresel pazarda artık daha kuvvetli durumdayız. Global tedarik zincirlerinde pandemi ile hızlanan bir daha yapılanma sürecinin faydalarını görüyoruz.
Her bir bölümümüzde, ihraç mallarımıza talep artarken Türkiye markası daha da güçlendi. Bu yılın birinci 5 ayında geçtiğimiz yılın birebir devrine göre TL ile yapılan ihracat yüzde 58 artarak 25,5 milyar liraya ulaştı. TL ile ihracatta birinci sırada 4,4 milyar lira ile Irak, birinci sırada yer aldı. Mayısta ise Türk Lirası ile yapılan ihracat yılın tıpkı ayına göre yüzde 74 artarak 4,75 milyar liraya ulaştı. Bu yıl 5 ayda birinci defa ihracat yapan firma sayımız da toplamda 7 bin 577’e ulaştı. Bu firmalarımızın 773 milyon dolarlık ihracata imza atması, emin adımlarla 200 milyar dolarlık ihracat gayemize ilerlediğimizi gösteriyor” dedi.
61 ihracatçı birliği, 27 bölüm ile 100 bin ihracatçının çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) de, ihracat maksadına ulaşmak ve dünyada ‘Made in Türkiye’ markasını güçlendirmek maksadıyla çalışmalarını tüm süratiyle sürdürüyor.
TİM’in ikili ticarette Türk Lirası’nın (TL) kullanılmasını desteklemeye devam etmesi TL ile yapılan ihracatı da, ülke sayısını da artırdı. Bu yılın birinci 5 ayında geçtiğimiz yılın tıpkı devrine bakılırsa TL ile yapılan ihracat yüzde 58 artarak 25,5 milyar liraya ulaştı. TL ile ihracat, dünyanın farklı coğrafyalarındaki 200 ülke ve bölgeye yapıldı.
TL İLE YAPILAN İHRACATTAKİ ARTIŞ YÜZDE 74’E ULAŞTI
Bu yılın birinci 5 ayında ve mayısta TL ile yapılan ihracattaki artışa vurgu yapan TİM Lideri İsmail Gülle, “İhracat ailemiz; ocak-mayıs devrinde, geçtiğimiz yılın tıpkı devrine nazaran yüzde 38,3 artışla 85 milyar 220 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. bu biçimdece, Cumhuriyet tarihinin en yüksek birinci beş aylık ihracatı yapma başarısı gösterdik. Son 12 ayda ise 193 milyar 267 milyon dolar ihracat yaparak yıllık ihracat maksadımız olan 184 milyar doların üzerinde bir düzeye eriştik. İnşallah, emin adımlarla yürüdüğümüz 200 milyar dolara daima bir arada ulaşacağız. Bu sonuçlarda bizi en epeyce keyifli eden TL ile yapılan ihracatın artış içerisinde olmasıdır. Birinci 5 aylık devirde TL ile yapılan ihracat geçtiğimiz yılın tıpkı periyoduna bakılırsa yüzde 58 artışla 25,5 milyar TL’ye ulaştı. Burada binlerce firmamızın TL’yi tercih ettiğini görüyoruz. Bu yılın birinci 5 aylık datalarına göre 200 ülke ve bölgeye TL ile ihracat gerçekleştirdik. TL ile yapılan ihracatta ocak-mayıs devrinde ise birinci 5 ülke sırasıyla; 4,4 milyar TL ile Irak, 1,75 milyar TL ile KKTC, 1,72 milyar TL ile Almanya, 1,36 milyar TL ile Suriye ve 1,32 milyar TL ile İtalya oldu. Mayıs ayında da TL ile geçtiğimiz yılın birebir ayına bakılırsa yüzde 74 artışla 4,75 milyar TL’lik ihracat yapıldı. Ocakta 6 bin 235, şubatta 6 bin 159, martta 7 bin 175, nisanda 7 bin 628 ve mayısta ise 6 bin 335 firma ihracat süreçlerinde TL’yi tercih etti. İkili ticarette yerli para ünitelerinin kullanılmasını desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“KÜRESEL PAZARDA ARTIK DAHA GÜÇLÜ DURUMDAYIZ”
Global pazarda artık daha kuvvetli durumda olduklarına dikkat çeken Gülle, “Küresel kıymet zincirleri tarafınca, pandeminin de tesiriyle kritik endüstrilerde üretim altyapısının terk edilmesi ve yalnızca düşük fiyat siyasetiyle tek bir ülkede üretim yapılarak dünyaya dağıtımı stratejisinin dezavantajları teğe bir deneyim edildi. Her durum ve kuralda üreterek ve ihraç ederek memleketler arası alanda yükümlülüklerini yerine getiren ihracatçılarımızın, ülkemizin muteber tedarikçi liman özelliğini sağlam bir temele oturttukları görüldü. Global tedarik zincirlerinde pandemi ile hızlanan bir daha yapılanma sürecinin faydalarını görüyoruz. Her bir dalımızda, ihraç mallarımıza talep artarken, Türkiye markası daha da güçlendi. TİM olarak bizim misyonlarımızdan biri de ‘Made in Türkiye’ markasını dünyanın dört bir köşesinde güçlendirmek. Bu açıdan ihracatımızı artırmak kadar ülkenin marka algısını da yükseltmek ve sürdürülebilir kılmak bizler için epey değerli. Global ticaretin yavaşladığı bir devirde ülkemize olan talep de bu algının oluştuğunun bir göstergesi diyebiliriz. Bu talebin kalıcı olmasını sağlamak ismine ihracatçımızın önündeki pürüzleri kaldırarak, pazara kolay ulaşmalarını sağlayacak çalışmalar yapıyoruz” tabirlerini kullandı.
İHRACAT AİLEMİZE KATILANLARI SAYISI DA ARTIYOR
İhracat ailesine yeni katılanların sayısında da artış olduğunu aktaran Gülle, “İhracat ailemiz her geçen ay büyümeye devam ediyor. nazaranve geldiğimizden beri, yurdumuzun her bir köşesinde, ihracat ailemize yeni üyeler, yeni ihracatçılar kazandırmak için büyük bir süratle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Pandeminin en kuvvetli periyodu olan 2020 yılında toplam 16 bin 217 firmamız birinci sefer ihracat ailesine katıldı. Bu firmalarımız toplam 955 milyon 615 bin dolarlık ihracat yapma başarısı gösterdi. Bu yılın birinci 5 ayında pandemi sebebiyle global ticarette yaşanan talep daralmasına ve dünya ekonomilerindeki küçülmeye karşın birinci sefer ihracat yapan firma sayımız ise toplamda 7 bin 577’e ulaştı.Bu yıl ihracata birinci sefer ‘merhaba’ diyen tüm firmalarımızın toplam ihracat sayısı ise 773 milyon dolar oldu. Bu firmalarımızın başarısı emin adımlarla 200 milyar dolarlık ihracat amacımıza ilerlediğimizi de gösteriyor” dedi.
TİM KOBİ İHRACAT SEFERBERLİĞİNİN İHRACATA KATKISI
İhracatı teşvik etmek ve firmaları ihracata başlatmak ismine ‘TİM KOBİ İhracat Seferberliği’ programı düzenlediklerini hatırlatan Gülle, şu biçimde devam etti:
İhracatı teşvik etmek ve firmalarımızı ihracata başlatmak ismine, dünyada uygulanan bir epeyce modeli ayrıntılı bir biçimde inceledik. Çalışmalarımızın kararında, kendi alanında birincileri barındıran “TİM KOBİ İhracat Seferberliği” ortaya çıktı. Birinci eğitim programımız üzerinden yaklaşık iki yıl geçti. Eğitimlerimiz sonucunda, her ay ortalama bin 500 firma ihracata başlıyor. Son iki yılda, 12’si ülkemizde, biri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde dijital platformda olmak üzere, on üç KOBİ İhracat Seferberliği Eğitimi düzenledik. TİM KOBİ İhracat Seferberliği Eğitim Programlarımızı, 3 gaye kitleye yönelik olarak tasarladık. Birincisi, halihazırda kendi işletmesi olan ve ihracat faaliyetleri yapmak isteyen şirket temsilcileri, İkincisi daima ihracat artışı sağlamak isteyen firmalar ve üçüncüsü ise genç teşebbüsçüler.
Her bir bölümümüzde, ihraç mallarımıza talep artarken Türkiye markası daha da güçlendi. Bu yılın birinci 5 ayında geçtiğimiz yılın birebir devrine göre TL ile yapılan ihracat yüzde 58 artarak 25,5 milyar liraya ulaştı. TL ile ihracatta birinci sırada 4,4 milyar lira ile Irak, birinci sırada yer aldı. Mayısta ise Türk Lirası ile yapılan ihracat yılın tıpkı ayına göre yüzde 74 artarak 4,75 milyar liraya ulaştı. Bu yıl 5 ayda birinci defa ihracat yapan firma sayımız da toplamda 7 bin 577’e ulaştı. Bu firmalarımızın 773 milyon dolarlık ihracata imza atması, emin adımlarla 200 milyar dolarlık ihracat gayemize ilerlediğimizi gösteriyor” dedi.
61 ihracatçı birliği, 27 bölüm ile 100 bin ihracatçının çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) de, ihracat maksadına ulaşmak ve dünyada ‘Made in Türkiye’ markasını güçlendirmek maksadıyla çalışmalarını tüm süratiyle sürdürüyor.
TİM’in ikili ticarette Türk Lirası’nın (TL) kullanılmasını desteklemeye devam etmesi TL ile yapılan ihracatı da, ülke sayısını da artırdı. Bu yılın birinci 5 ayında geçtiğimiz yılın tıpkı devrine bakılırsa TL ile yapılan ihracat yüzde 58 artarak 25,5 milyar liraya ulaştı. TL ile ihracat, dünyanın farklı coğrafyalarındaki 200 ülke ve bölgeye yapıldı.
TL İLE YAPILAN İHRACATTAKİ ARTIŞ YÜZDE 74’E ULAŞTI
Bu yılın birinci 5 ayında ve mayısta TL ile yapılan ihracattaki artışa vurgu yapan TİM Lideri İsmail Gülle, “İhracat ailemiz; ocak-mayıs devrinde, geçtiğimiz yılın tıpkı devrine nazaran yüzde 38,3 artışla 85 milyar 220 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. bu biçimdece, Cumhuriyet tarihinin en yüksek birinci beş aylık ihracatı yapma başarısı gösterdik. Son 12 ayda ise 193 milyar 267 milyon dolar ihracat yaparak yıllık ihracat maksadımız olan 184 milyar doların üzerinde bir düzeye eriştik. İnşallah, emin adımlarla yürüdüğümüz 200 milyar dolara daima bir arada ulaşacağız. Bu sonuçlarda bizi en epeyce keyifli eden TL ile yapılan ihracatın artış içerisinde olmasıdır. Birinci 5 aylık devirde TL ile yapılan ihracat geçtiğimiz yılın tıpkı periyoduna bakılırsa yüzde 58 artışla 25,5 milyar TL’ye ulaştı. Burada binlerce firmamızın TL’yi tercih ettiğini görüyoruz. Bu yılın birinci 5 aylık datalarına göre 200 ülke ve bölgeye TL ile ihracat gerçekleştirdik. TL ile yapılan ihracatta ocak-mayıs devrinde ise birinci 5 ülke sırasıyla; 4,4 milyar TL ile Irak, 1,75 milyar TL ile KKTC, 1,72 milyar TL ile Almanya, 1,36 milyar TL ile Suriye ve 1,32 milyar TL ile İtalya oldu. Mayıs ayında da TL ile geçtiğimiz yılın birebir ayına bakılırsa yüzde 74 artışla 4,75 milyar TL’lik ihracat yapıldı. Ocakta 6 bin 235, şubatta 6 bin 159, martta 7 bin 175, nisanda 7 bin 628 ve mayısta ise 6 bin 335 firma ihracat süreçlerinde TL’yi tercih etti. İkili ticarette yerli para ünitelerinin kullanılmasını desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“KÜRESEL PAZARDA ARTIK DAHA GÜÇLÜ DURUMDAYIZ”
Global pazarda artık daha kuvvetli durumda olduklarına dikkat çeken Gülle, “Küresel kıymet zincirleri tarafınca, pandeminin de tesiriyle kritik endüstrilerde üretim altyapısının terk edilmesi ve yalnızca düşük fiyat siyasetiyle tek bir ülkede üretim yapılarak dünyaya dağıtımı stratejisinin dezavantajları teğe bir deneyim edildi. Her durum ve kuralda üreterek ve ihraç ederek memleketler arası alanda yükümlülüklerini yerine getiren ihracatçılarımızın, ülkemizin muteber tedarikçi liman özelliğini sağlam bir temele oturttukları görüldü. Global tedarik zincirlerinde pandemi ile hızlanan bir daha yapılanma sürecinin faydalarını görüyoruz. Her bir dalımızda, ihraç mallarımıza talep artarken, Türkiye markası daha da güçlendi. TİM olarak bizim misyonlarımızdan biri de ‘Made in Türkiye’ markasını dünyanın dört bir köşesinde güçlendirmek. Bu açıdan ihracatımızı artırmak kadar ülkenin marka algısını da yükseltmek ve sürdürülebilir kılmak bizler için epey değerli. Global ticaretin yavaşladığı bir devirde ülkemize olan talep de bu algının oluştuğunun bir göstergesi diyebiliriz. Bu talebin kalıcı olmasını sağlamak ismine ihracatçımızın önündeki pürüzleri kaldırarak, pazara kolay ulaşmalarını sağlayacak çalışmalar yapıyoruz” tabirlerini kullandı.
İHRACAT AİLEMİZE KATILANLARI SAYISI DA ARTIYOR
İhracat ailesine yeni katılanların sayısında da artış olduğunu aktaran Gülle, “İhracat ailemiz her geçen ay büyümeye devam ediyor. nazaranve geldiğimizden beri, yurdumuzun her bir köşesinde, ihracat ailemize yeni üyeler, yeni ihracatçılar kazandırmak için büyük bir süratle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Pandeminin en kuvvetli periyodu olan 2020 yılında toplam 16 bin 217 firmamız birinci sefer ihracat ailesine katıldı. Bu firmalarımız toplam 955 milyon 615 bin dolarlık ihracat yapma başarısı gösterdi. Bu yılın birinci 5 ayında pandemi sebebiyle global ticarette yaşanan talep daralmasına ve dünya ekonomilerindeki küçülmeye karşın birinci sefer ihracat yapan firma sayımız ise toplamda 7 bin 577’e ulaştı.Bu yıl ihracata birinci sefer ‘merhaba’ diyen tüm firmalarımızın toplam ihracat sayısı ise 773 milyon dolar oldu. Bu firmalarımızın başarısı emin adımlarla 200 milyar dolarlık ihracat amacımıza ilerlediğimizi de gösteriyor” dedi.
TİM KOBİ İHRACAT SEFERBERLİĞİNİN İHRACATA KATKISI
İhracatı teşvik etmek ve firmaları ihracata başlatmak ismine ‘TİM KOBİ İhracat Seferberliği’ programı düzenlediklerini hatırlatan Gülle, şu biçimde devam etti:
İhracatı teşvik etmek ve firmalarımızı ihracata başlatmak ismine, dünyada uygulanan bir epeyce modeli ayrıntılı bir biçimde inceledik. Çalışmalarımızın kararında, kendi alanında birincileri barındıran “TİM KOBİ İhracat Seferberliği” ortaya çıktı. Birinci eğitim programımız üzerinden yaklaşık iki yıl geçti. Eğitimlerimiz sonucunda, her ay ortalama bin 500 firma ihracata başlıyor. Son iki yılda, 12’si ülkemizde, biri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde dijital platformda olmak üzere, on üç KOBİ İhracat Seferberliği Eğitimi düzenledik. TİM KOBİ İhracat Seferberliği Eğitim Programlarımızı, 3 gaye kitleye yönelik olarak tasarladık. Birincisi, halihazırda kendi işletmesi olan ve ihracat faaliyetleri yapmak isteyen şirket temsilcileri, İkincisi daima ihracat artışı sağlamak isteyen firmalar ve üçüncüsü ise genç teşebbüsçüler.