GÜLCAN ARSLAN
Hayat pahalılığı arttıkça, Bahçeli sorumluluktan kaçmak için münasebet bulup ülkeyi seçime götürecek. İkinci evrede ‘Yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek.
SORUMLULUK AL DİYORUZ ‘MUHALEFETİM’ KARŞILIĞINI VERİYOR
Bahçeli’ye iktidar sorumluluğu al diyoruz ‘ben muhalefetim’ diyor. Muhalefetsen iktidarın yanlışlarını söyle diyoruz. ‘Ben iktidarım’ diyor. Tam devekuşu misali.
Bu bir erken seçim işareti. Pekala TRT tasarruf planını açıklıyor mu? TRT’nin hissesi bir daha haziniçin karşılanacak. bir daha milletin verdiği vergiden kuruma aktarılacak.
HUKUK GÜÇ BİRİKTİRME ALANI DEĞİL YARGI GÜCÜ DENETLEMELİ
Bu bir erken seçim işareti. Pekala TRT tasarruf planını açıklıyor mu? TRT’nin hissesi bir daha haziniçin karşılanacak. bir daha milletin verdiği vergiden kuruma aktarılacak.
‘HELALLEŞME’ DAVETİNE DAYANAK
(Kılıçdaroğlu’nun dindar bölümle helalleşme çıkışı) Helalleşme epeyce gerçek bir hal. Kılıçdaroğlu’nu tebrik ettim. Otoriter laikliğin sancısını 28 Şubat’ta, 12 Eylül’de yaşadık. Artık de otoriter muhafazakâr milliyetçiliğin sancılarını yaşıyoruz. Kılıçdaroğlu’na ‘Sizin otoriter laikliği esnetme hızınızla bizim otoriter muhafazakâr milliyetçiliği demokratikleşme süratimiz bir yerde buluşunca Türkiye huzur bulur’ dedim. Buna inanıyorum, somut örneğim de Gelecek Partisi’nin yapısı.
Bahçeli Cumhur’un seçim ittifakı olduğunu gösterdi
Dindar bölümle helalleşme söylemi niçiniyle CHP önderini tebrik eden Davutoğlu, tabiatı bozuk sistem yerine mimarisi düzgün bir sistem inşa ettiklerini söylemiş oldu. Bahçeli’nin “MHP’nin sorumluluğu muhalefettir” çıkışını kıymetlendirdi: Hayat pahalılığı arttıkça sorumluluktan kaçmak için münasebet oluşturacak. Türkiye’yi yeni bir seçime götürecek. İkinci evrede ‘Yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek. Üçüncü kademede ise Erdoğan ile yeni bir pazarlık yeri oluşturacak.
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, Prof. Dr. Ergun Özbudun, Prof. Dr. Serap Yazıcı, Taha Akyol ve Elif Çakır’ın sorularını Karar TV yayınında yanıtladı. Gündem Özel’e konuk olan Davutoğlu, Özbudun ve Yazıcı sistem çalışmalarını kıymetlendirdi. Siyasetin sıcak başlıklarına da değinen Davutoğlu, Bahçeli’nin “MHP, Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olsa da fonksiyonu ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir” kelamlarını kıymetlendi. Gelecek Partisi önderi, Bahçeli’nin Türkiye’yi erken seçime götüreceğini söz ederek şunları söylemiş oldu: “Hayat pahalılığı arttıkça Bahçeli sorumluluktan kaçmak için münasebet oluşturacak. Ve Türkiye’yi, yeni bir seçime götürecek. Şu an birinci kademeyi yaşıyoruz. Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın seçim ittifakı olduğunu gösterdi. İkinci kademede ise ‘Bütün bu yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek. Üçüncü kademede ise oturup Erdoğan ile yeni bir pazarlık yeri oluşturacak.”
Davutoğlu, Cumhur İttifakı’nda Erdoğan’ın, Bahçeli’den müsaadesiz adım atmayacağını ama Bahçeli’nin Erdoğan’a sormadan her adımı atabileceğini söz ederek, bunun kritik bir eşik olduğunu söylemiş oldu. Davutoğlu, Bahçeli’nin ittifak ortağı olduğundan bu yana rastgele bir mevzuyu denetlemediğini belirterek “Bahçeli tersine her basamakta muhakkak kurallar dikte etti. İnfaz yasası dahil biroldukca yanlışın sorumlusu Bahçeli. Erdoğan, Bahçeli’den habersiz adım atamaz lakin Bahçeli sormadan her adımı atabilir” dedi. Erdoğan’ı MHP ittifakı konusunda uyardığını söz eden Davutoğlu “Erdoğan’a ‘MHP ile yapılan her ittifak iki partinin de tabiatını bozar’ demiştim” tabirlerini kullandı. Davutoğlu “bu biçimde MHP bundan yararlı çıkıyor, AK Parti’nin oyları birebirdi. Lakin Gelecek Partisi pek kendisine oy gitmeyecek. Bize saldırması bu yüzden. Bahçeli’ye iktidarın sorumluluğunu al diyoruz ‘ben muhalefetim’ diyor. Muhalefetsen iktidarın yanlışlarını söyle diyoruz. ‘Ben iktidarım’ diyor. Tam devekuşu misali” diye konuştu.
Elektrik faturasındaki TRT hissesinin kaldırılmasının erken seçim işareti olduğunu savunan Davutoğlu “Peki TRT tasarruf planını açıklıyor mu?” diye sorarak “TRT’nin hissesi bir daha haziniçin karşılanacak. Milletin vergilerinden. Medya ahlakını yerle bir eden beşerler şu an orada. TRT’de tek bir haberimiz çıkmadı. Ancak Gelecek Parti’sinin verdiği vergiler ile TRT’ye kaynak aktarılıyor. TRT hiç bir vakit ülkeyi yönetenlerin kullandığı bir bağlantı aygıtı olma niteliğini sürdüremez” tabirlerini kullandı.
Davutoğlu “Güç elimizde değil lakin sistem mimarisi oluşturuyoruz” diyerek hakim teminatını hayata geçireceklerini söylemiş oldu. Yargının üstünlüğüne vurgu yapan Gelecek Partisi önderi “Adaleti her şeyin üstünde tutmazsak ve kendi egomuzun üstünde bir adalet, yargı bağımsızlığı temin etmezsek sonunda en büyük bedeli politikler ödüyor” dedi. Prof. Dr. Özbudun ile ilgili ‘”Türk hukukunun çınarı burada” tabirini kullanan Davutoğlu “Hukuk alanı güç biriktirme alanı değildir yargının hukukun vazifesi güçleri denetlemektir” dedi. Davutoğlu “Biz politikler adaleti her şeyin üstünde tutmazsak sonunda en büyük bedeli genelde politikler ödüyor” diye ekledi.
“Cumhurbaşkanlığı sistemi berbat örülmüş bir duvara benziyor bir taş çekilse tüm sistem çöker” diye konuşan Davutoğlu, parti olarak net bir hal takındıklarını, var olan sistemi güzelleştirmek değil, tabiatı bozuk sistem yerine bir daha mimarisi düzgün bir sistem inşa ettiklerini söylemiş oldu.
Kılıçdaroğlu’nu ‘dindar bölümle helalleşme’ söylemi niçiniyle tebrik ettiğini vurgulayan Davutoğlu, kendisiyle evvelki görüşmelerinden birinde başörtüsü konusunda takındığı tutum niçiniyle de tebrik ettiğini söylemiş oldu. “Otoriter, milliyetçi, muhafazakar yapının sancılarını çekiyoruz “ diyen Davutoğlu “Gelecek Partisi’nin yapısı bu helalleşmeyi ortaya koyuyor” halinde konuştu.
Bir şehit yakınına hakaret ettiği nedeni öne sürülerek küme başkanvekilliği bakılırsavinden alınan DÜZGÜN Partili Lütfü Türkkan’ı kınayan Davutoğlu, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Siyaseti bir daha inşa edeceksek iktidar kanadının yalnızca bu biçimde bir şeye dönük suçlama yaparken kendi nezaketsizliklerini kapaması yanlışsız değil. Bu millete direkt küfür edenlere ayrıcalıklı ihaleler verildi mi, Kuran- ı Kerim’e hakaret eden biri büyükelçi yapıldı mı? Akşener’e iftira atıldığında yapanlardan hesap soruldu mu? Erdoğan şehit babasına ağır hakaret ettiğinde neler hissetti sanki? Erdoğan şayet bu bahiste samimiyse geçmişte ve şuanda kullandığı lisana bakması lazım, en yakın arkadaşlarına en ağır hakaretle saldıranlara hangi yetkileri verdiğini de sorgulaması lazım.”
BU UCUBE SİSTEM FRENİ PATLAMIŞ KAMYON ÜZERE ASLA DEMOKRATİKLEŞEMEZ
Prof. Dr. Serap Yazıcı ‘parlamenter sisteme geçiş nasıl olmalı’ üzerine değerlendirmeler yaptı. Yazıcı “Şu an ki sistemde yasamanın yetkisi epeyce azalmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi freni patlamış kamyon üzere uçuruma yuvarlanıyor” dedi. “Hükümet sistemi arayışımız ortasında bu melez modele yer yok” diye konuşan Yazıcı “Biz gerçek parlamenter sistemi inşa etmek için bu çalışmayı yaptık. Yasama sistemi parlamentoya aittir. Cumhurbaşkanı partisiz ve tarafsızdır olmalıdır” sözünü kullandı. Güçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine kıymetlendirme yapan Prof. Dr. Yazıcı “Keşke Türkiye başarılı koalisyonlar kurabilse” biçiminde konuştu. Yazıcı “Yapıcı güvensizlik oyu meclis nazaranvdeki bir hükümeti düşürmeye teşebbüs edebilir ancak onu düşürmek için yenisini kurması gerekir. Yıkmakta birleşen parlamento yapmakta birleşemezse hükümeti düşüremeyecektir” dedi.
Prof. Dr. Ergun Özbudun “koalisyonların öcü üzere görülmesine karşıyım” diyerek “Hükümet istikrarsızlıklarının genel sebebi Türkiye’nin kutuplaşmış olması, partilerin birbirini rakip değil düşman olarak görmesi” değerlendirmesinde bulundu. Özbudun, bugünkü sistemin kuvvetler birliği sistemi olduğunu söz ederek “Şu an ki sistem otoriter ve kurumsal demokrasi içinde sıkışmış bir sistem” dedi. Altı partinin yargı bağımsızlığında hem fikir olmasının ümit verici olduğunu kaydeden Özbudun, Atatürk’e 1924 Anayasası’nda Meclis’i feshetme ytesirinin verilmediğini hatırlatarak “Bu ucube sistemin demokratik hale getirilmesi mümkün değil özünde ucubelik yatıyor” dedi. Yargıda karşılaşılan aksiliklerin sebebinin HSK’nın yapısından kaynaklı olduğunu tabir ederek, çoğulcu bir yapı meydana getirilmenin kıymetli olduğunu söyleyen Özbudun “hiçbir tahlil sihirli bir değnek değil ancak mevcut sisteme oranla hayli daha sağlam bir sistem olacağına inanıyorum” halinde konuştu.
Hayat pahalılığı arttıkça, Bahçeli sorumluluktan kaçmak için münasebet bulup ülkeyi seçime götürecek. İkinci evrede ‘Yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek.
SORUMLULUK AL DİYORUZ ‘MUHALEFETİM’ KARŞILIĞINI VERİYOR
Bahçeli’ye iktidar sorumluluğu al diyoruz ‘ben muhalefetim’ diyor. Muhalefetsen iktidarın yanlışlarını söyle diyoruz. ‘Ben iktidarım’ diyor. Tam devekuşu misali.
Bu bir erken seçim işareti. Pekala TRT tasarruf planını açıklıyor mu? TRT’nin hissesi bir daha haziniçin karşılanacak. bir daha milletin verdiği vergiden kuruma aktarılacak.
HUKUK GÜÇ BİRİKTİRME ALANI DEĞİL YARGI GÜCÜ DENETLEMELİ
Bu bir erken seçim işareti. Pekala TRT tasarruf planını açıklıyor mu? TRT’nin hissesi bir daha haziniçin karşılanacak. bir daha milletin verdiği vergiden kuruma aktarılacak.
‘HELALLEŞME’ DAVETİNE DAYANAK
(Kılıçdaroğlu’nun dindar bölümle helalleşme çıkışı) Helalleşme epeyce gerçek bir hal. Kılıçdaroğlu’nu tebrik ettim. Otoriter laikliğin sancısını 28 Şubat’ta, 12 Eylül’de yaşadık. Artık de otoriter muhafazakâr milliyetçiliğin sancılarını yaşıyoruz. Kılıçdaroğlu’na ‘Sizin otoriter laikliği esnetme hızınızla bizim otoriter muhafazakâr milliyetçiliği demokratikleşme süratimiz bir yerde buluşunca Türkiye huzur bulur’ dedim. Buna inanıyorum, somut örneğim de Gelecek Partisi’nin yapısı.
Bahçeli Cumhur’un seçim ittifakı olduğunu gösterdi
Dindar bölümle helalleşme söylemi niçiniyle CHP önderini tebrik eden Davutoğlu, tabiatı bozuk sistem yerine mimarisi düzgün bir sistem inşa ettiklerini söylemiş oldu. Bahçeli’nin “MHP’nin sorumluluğu muhalefettir” çıkışını kıymetlendirdi: Hayat pahalılığı arttıkça sorumluluktan kaçmak için münasebet oluşturacak. Türkiye’yi yeni bir seçime götürecek. İkinci evrede ‘Yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek. Üçüncü kademede ise Erdoğan ile yeni bir pazarlık yeri oluşturacak.
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, Prof. Dr. Ergun Özbudun, Prof. Dr. Serap Yazıcı, Taha Akyol ve Elif Çakır’ın sorularını Karar TV yayınında yanıtladı. Gündem Özel’e konuk olan Davutoğlu, Özbudun ve Yazıcı sistem çalışmalarını kıymetlendirdi. Siyasetin sıcak başlıklarına da değinen Davutoğlu, Bahçeli’nin “MHP, Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olsa da fonksiyonu ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir” kelamlarını kıymetlendi. Gelecek Partisi önderi, Bahçeli’nin Türkiye’yi erken seçime götüreceğini söz ederek şunları söylemiş oldu: “Hayat pahalılığı arttıkça Bahçeli sorumluluktan kaçmak için münasebet oluşturacak. Ve Türkiye’yi, yeni bir seçime götürecek. Şu an birinci kademeyi yaşıyoruz. Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın seçim ittifakı olduğunu gösterdi. İkinci kademede ise ‘Bütün bu yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek. Üçüncü kademede ise oturup Erdoğan ile yeni bir pazarlık yeri oluşturacak.”
Davutoğlu, Cumhur İttifakı’nda Erdoğan’ın, Bahçeli’den müsaadesiz adım atmayacağını ama Bahçeli’nin Erdoğan’a sormadan her adımı atabileceğini söz ederek, bunun kritik bir eşik olduğunu söylemiş oldu. Davutoğlu, Bahçeli’nin ittifak ortağı olduğundan bu yana rastgele bir mevzuyu denetlemediğini belirterek “Bahçeli tersine her basamakta muhakkak kurallar dikte etti. İnfaz yasası dahil biroldukca yanlışın sorumlusu Bahçeli. Erdoğan, Bahçeli’den habersiz adım atamaz lakin Bahçeli sormadan her adımı atabilir” dedi. Erdoğan’ı MHP ittifakı konusunda uyardığını söz eden Davutoğlu “Erdoğan’a ‘MHP ile yapılan her ittifak iki partinin de tabiatını bozar’ demiştim” tabirlerini kullandı. Davutoğlu “bu biçimde MHP bundan yararlı çıkıyor, AK Parti’nin oyları birebirdi. Lakin Gelecek Partisi pek kendisine oy gitmeyecek. Bize saldırması bu yüzden. Bahçeli’ye iktidarın sorumluluğunu al diyoruz ‘ben muhalefetim’ diyor. Muhalefetsen iktidarın yanlışlarını söyle diyoruz. ‘Ben iktidarım’ diyor. Tam devekuşu misali” diye konuştu.
Elektrik faturasındaki TRT hissesinin kaldırılmasının erken seçim işareti olduğunu savunan Davutoğlu “Peki TRT tasarruf planını açıklıyor mu?” diye sorarak “TRT’nin hissesi bir daha haziniçin karşılanacak. Milletin vergilerinden. Medya ahlakını yerle bir eden beşerler şu an orada. TRT’de tek bir haberimiz çıkmadı. Ancak Gelecek Parti’sinin verdiği vergiler ile TRT’ye kaynak aktarılıyor. TRT hiç bir vakit ülkeyi yönetenlerin kullandığı bir bağlantı aygıtı olma niteliğini sürdüremez” tabirlerini kullandı.
Davutoğlu “Güç elimizde değil lakin sistem mimarisi oluşturuyoruz” diyerek hakim teminatını hayata geçireceklerini söylemiş oldu. Yargının üstünlüğüne vurgu yapan Gelecek Partisi önderi “Adaleti her şeyin üstünde tutmazsak ve kendi egomuzun üstünde bir adalet, yargı bağımsızlığı temin etmezsek sonunda en büyük bedeli politikler ödüyor” dedi. Prof. Dr. Özbudun ile ilgili ‘”Türk hukukunun çınarı burada” tabirini kullanan Davutoğlu “Hukuk alanı güç biriktirme alanı değildir yargının hukukun vazifesi güçleri denetlemektir” dedi. Davutoğlu “Biz politikler adaleti her şeyin üstünde tutmazsak sonunda en büyük bedeli genelde politikler ödüyor” diye ekledi.
“Cumhurbaşkanlığı sistemi berbat örülmüş bir duvara benziyor bir taş çekilse tüm sistem çöker” diye konuşan Davutoğlu, parti olarak net bir hal takındıklarını, var olan sistemi güzelleştirmek değil, tabiatı bozuk sistem yerine bir daha mimarisi düzgün bir sistem inşa ettiklerini söylemiş oldu.
Kılıçdaroğlu’nu ‘dindar bölümle helalleşme’ söylemi niçiniyle tebrik ettiğini vurgulayan Davutoğlu, kendisiyle evvelki görüşmelerinden birinde başörtüsü konusunda takındığı tutum niçiniyle de tebrik ettiğini söylemiş oldu. “Otoriter, milliyetçi, muhafazakar yapının sancılarını çekiyoruz “ diyen Davutoğlu “Gelecek Partisi’nin yapısı bu helalleşmeyi ortaya koyuyor” halinde konuştu.
Bir şehit yakınına hakaret ettiği nedeni öne sürülerek küme başkanvekilliği bakılırsavinden alınan DÜZGÜN Partili Lütfü Türkkan’ı kınayan Davutoğlu, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Siyaseti bir daha inşa edeceksek iktidar kanadının yalnızca bu biçimde bir şeye dönük suçlama yaparken kendi nezaketsizliklerini kapaması yanlışsız değil. Bu millete direkt küfür edenlere ayrıcalıklı ihaleler verildi mi, Kuran- ı Kerim’e hakaret eden biri büyükelçi yapıldı mı? Akşener’e iftira atıldığında yapanlardan hesap soruldu mu? Erdoğan şehit babasına ağır hakaret ettiğinde neler hissetti sanki? Erdoğan şayet bu bahiste samimiyse geçmişte ve şuanda kullandığı lisana bakması lazım, en yakın arkadaşlarına en ağır hakaretle saldıranlara hangi yetkileri verdiğini de sorgulaması lazım.”
BU UCUBE SİSTEM FRENİ PATLAMIŞ KAMYON ÜZERE ASLA DEMOKRATİKLEŞEMEZ
Prof. Dr. Serap Yazıcı ‘parlamenter sisteme geçiş nasıl olmalı’ üzerine değerlendirmeler yaptı. Yazıcı “Şu an ki sistemde yasamanın yetkisi epeyce azalmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi freni patlamış kamyon üzere uçuruma yuvarlanıyor” dedi. “Hükümet sistemi arayışımız ortasında bu melez modele yer yok” diye konuşan Yazıcı “Biz gerçek parlamenter sistemi inşa etmek için bu çalışmayı yaptık. Yasama sistemi parlamentoya aittir. Cumhurbaşkanı partisiz ve tarafsızdır olmalıdır” sözünü kullandı. Güçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine kıymetlendirme yapan Prof. Dr. Yazıcı “Keşke Türkiye başarılı koalisyonlar kurabilse” biçiminde konuştu. Yazıcı “Yapıcı güvensizlik oyu meclis nazaranvdeki bir hükümeti düşürmeye teşebbüs edebilir ancak onu düşürmek için yenisini kurması gerekir. Yıkmakta birleşen parlamento yapmakta birleşemezse hükümeti düşüremeyecektir” dedi.
Prof. Dr. Ergun Özbudun “koalisyonların öcü üzere görülmesine karşıyım” diyerek “Hükümet istikrarsızlıklarının genel sebebi Türkiye’nin kutuplaşmış olması, partilerin birbirini rakip değil düşman olarak görmesi” değerlendirmesinde bulundu. Özbudun, bugünkü sistemin kuvvetler birliği sistemi olduğunu söz ederek “Şu an ki sistem otoriter ve kurumsal demokrasi içinde sıkışmış bir sistem” dedi. Altı partinin yargı bağımsızlığında hem fikir olmasının ümit verici olduğunu kaydeden Özbudun, Atatürk’e 1924 Anayasası’nda Meclis’i feshetme ytesirinin verilmediğini hatırlatarak “Bu ucube sistemin demokratik hale getirilmesi mümkün değil özünde ucubelik yatıyor” dedi. Yargıda karşılaşılan aksiliklerin sebebinin HSK’nın yapısından kaynaklı olduğunu tabir ederek, çoğulcu bir yapı meydana getirilmenin kıymetli olduğunu söyleyen Özbudun “hiçbir tahlil sihirli bir değnek değil ancak mevcut sisteme oranla hayli daha sağlam bir sistem olacağına inanıyorum” halinde konuştu.