Babacan’ın konuşmalarından öne çıkanlar şöyleki:
DEVA partisini ortak akla uyarak kurduk. Halkımızın refahını yükseltmeyi ve Türkiye’yi özgürlükler ülkesi yapmak için yola çıktık. Söz ve basın özgürlüğü, ibadet özgürlüğü üzerine kurduk. Hukuk üzerine adalet üzerine demokrasi üzerine inşa edilmiş ekonomik plan oluşturduk. Özgürlükçü iştirakçi ve çoğulcu bir demokrasi maksadı için yola çıktık. Toplumu bölenlere ayrıştıranlara karşı dimdik ayakta duracağız. Şuandaki hükümet kutuplaştırarak bu ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Daima düşman arıyor her periyot düşman arama arayışında. İçeride toplumun farklı kısımlarını ötekileştirerek yönetmeye çalışıyor.
Biz her vakit farklılıklarımızla bir arada birbirimize hürmet içerisinde birlik ve birliktelik ortasında yol yürümeyi evvel parti ortasında akabinde tüm Türkiye’ye bunu yaşatacağız. DEVA partisi gerginliğin değil huzurun, günlük rüzgarların değil sapasağlam duruşun partisidir. Hükümetin havuçla sopayla yönettiği ülke haline döndük. İktidar ülkeyi ayrıştıran lisanla yönetiyor. Türkiye’nin ayrışmaya muhtaçlığı yok. Biz ülkemizin yarınları için bir ortaya gelen birebir Türkiye vizyonuna sahip birebir amaç yolunda ilerleyenlerin partisiyiz.
Halka nasıl bir ülkede yaşamak istiyorsun diye sorduk. Daima tıpkı Türkiye’den bahsettiler. Benim hakkım hukukum korunsun, adalet olsun, ömür üslubuma kimse karışmasın, ben inandığım üzere yaşayayım diyor. Geçmişte bu topraklarda birçok gözyaşı döküldü. Bunlardan ders alacağız. Kuşkusuz her şey irdelenecektir fakat bizim işimiz geçmişi bilmek lakin emeği gelecek için harcamaktır. Her birimizin farklı hassasiyetleri var birbirimizi anlamaya çalışacağız. Demokrat demek bununla birlikte hürmet demektir. Prensip ve kıymetlerimiz tüm DEVA mensupları için bağlayıcıdır.
Partimizi kurduğumuz günden bu yana iktidar yanlış yaptı biz yanlışsız söylemiş olduk, yalnızca eleştirmekle kalmadık. Türkiye’de birinci koronavirüs olayı partimizin kurulduğu gün belirtildi. Pandemiyi nasıl yöneteceksiniz ekonomik olarak nasıl yol çizeceksiniz diye iktidara bir reçete sunduk. Erdoğan ne dedi bir de çıkmış bana ders vermeye çalışıyor dedi? Derse gereksiniminiz var. Yapamıyorsunuz. Ülkede ekonomik, eğitim, hukuk krizi var bunu yaşıyoruz görüyoruz.
Baktık bir ilin olay sayısı Türkiye’de açıklanan hadise sayısından fazlaydı. daha sonra aşı düşüncesi yaşadılar hadiseyi az gösterdiler fazla aşı istediler zira. Sayıların gerçek olmadığını, uygulamada yanlışlık yaptıklarını deklare ettik. Bu candır bu kayıpların hesaplarını veremezsiniz dedik. Bu milletin önceliği aşıdır dedi. Avrupa’da aşılama yapılırken biz tedarik etmedik. Başından beri milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirdik.
Biontech’te bizim insanlarımızın keşfettiği aşıyı almak yerine Çin aşısının peşinden koştular. Hükümete sesleniyorum: 6 aydır siz bu aşıyı niçin temin etmediniz? Söylenti var. Çin aşısında aracı vardı onun için iş süratli yürüdü. Ortaya aracı sokmadıkları için Çin aşısını aldılar. İktidar çıkıp açıklaması lazım. Sıhhat çalışanlarına ve 65 yaş üstüne 3. doz rapel (pekiştirme aşısı) aşı yapılması gerekiyor. Biliyosunuz birinci küme aşılar Çin aşısıydı ve Delta varyantına karşı zayıf. Çin aşısı olanlara bir an evvel mRNa aşısı yapılması gerekiyor. Burdan sesleniyorum Ağustos ayında risk altındaki vatandaşlarımızın ve sıhhat çalışanlarımızın 3. doz aşısı yapılmalı.
Bizler serbestçe hareket ederken memleketler arası geçişlere de dikkat etmeliyiz. Delta varyantının en çok olan yer Rusya. Hükümet naptı? Uçuşları hür yaptı. Salgını denetim altına almaya çalışırken bu sonucu rehavet altından a alınan bir karar olarak kıymetlendiriyoruz.
DEVA partisini ortak akla uyarak kurduk. Halkımızın refahını yükseltmeyi ve Türkiye’yi özgürlükler ülkesi yapmak için yola çıktık. Söz ve basın özgürlüğü, ibadet özgürlüğü üzerine kurduk. Hukuk üzerine adalet üzerine demokrasi üzerine inşa edilmiş ekonomik plan oluşturduk. Özgürlükçü iştirakçi ve çoğulcu bir demokrasi maksadı için yola çıktık. Toplumu bölenlere ayrıştıranlara karşı dimdik ayakta duracağız. Şuandaki hükümet kutuplaştırarak bu ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Daima düşman arıyor her periyot düşman arama arayışında. İçeride toplumun farklı kısımlarını ötekileştirerek yönetmeye çalışıyor.
Biz her vakit farklılıklarımızla bir arada birbirimize hürmet içerisinde birlik ve birliktelik ortasında yol yürümeyi evvel parti ortasında akabinde tüm Türkiye’ye bunu yaşatacağız. DEVA partisi gerginliğin değil huzurun, günlük rüzgarların değil sapasağlam duruşun partisidir. Hükümetin havuçla sopayla yönettiği ülke haline döndük. İktidar ülkeyi ayrıştıran lisanla yönetiyor. Türkiye’nin ayrışmaya muhtaçlığı yok. Biz ülkemizin yarınları için bir ortaya gelen birebir Türkiye vizyonuna sahip birebir amaç yolunda ilerleyenlerin partisiyiz.
Halka nasıl bir ülkede yaşamak istiyorsun diye sorduk. Daima tıpkı Türkiye’den bahsettiler. Benim hakkım hukukum korunsun, adalet olsun, ömür üslubuma kimse karışmasın, ben inandığım üzere yaşayayım diyor. Geçmişte bu topraklarda birçok gözyaşı döküldü. Bunlardan ders alacağız. Kuşkusuz her şey irdelenecektir fakat bizim işimiz geçmişi bilmek lakin emeği gelecek için harcamaktır. Her birimizin farklı hassasiyetleri var birbirimizi anlamaya çalışacağız. Demokrat demek bununla birlikte hürmet demektir. Prensip ve kıymetlerimiz tüm DEVA mensupları için bağlayıcıdır.
Partimizi kurduğumuz günden bu yana iktidar yanlış yaptı biz yanlışsız söylemiş olduk, yalnızca eleştirmekle kalmadık. Türkiye’de birinci koronavirüs olayı partimizin kurulduğu gün belirtildi. Pandemiyi nasıl yöneteceksiniz ekonomik olarak nasıl yol çizeceksiniz diye iktidara bir reçete sunduk. Erdoğan ne dedi bir de çıkmış bana ders vermeye çalışıyor dedi? Derse gereksiniminiz var. Yapamıyorsunuz. Ülkede ekonomik, eğitim, hukuk krizi var bunu yaşıyoruz görüyoruz.
Baktık bir ilin olay sayısı Türkiye’de açıklanan hadise sayısından fazlaydı. daha sonra aşı düşüncesi yaşadılar hadiseyi az gösterdiler fazla aşı istediler zira. Sayıların gerçek olmadığını, uygulamada yanlışlık yaptıklarını deklare ettik. Bu candır bu kayıpların hesaplarını veremezsiniz dedik. Bu milletin önceliği aşıdır dedi. Avrupa’da aşılama yapılırken biz tedarik etmedik. Başından beri milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirdik.
Biontech’te bizim insanlarımızın keşfettiği aşıyı almak yerine Çin aşısının peşinden koştular. Hükümete sesleniyorum: 6 aydır siz bu aşıyı niçin temin etmediniz? Söylenti var. Çin aşısında aracı vardı onun için iş süratli yürüdü. Ortaya aracı sokmadıkları için Çin aşısını aldılar. İktidar çıkıp açıklaması lazım. Sıhhat çalışanlarına ve 65 yaş üstüne 3. doz rapel (pekiştirme aşısı) aşı yapılması gerekiyor. Biliyosunuz birinci küme aşılar Çin aşısıydı ve Delta varyantına karşı zayıf. Çin aşısı olanlara bir an evvel mRNa aşısı yapılması gerekiyor. Burdan sesleniyorum Ağustos ayında risk altındaki vatandaşlarımızın ve sıhhat çalışanlarımızın 3. doz aşısı yapılmalı.
Bizler serbestçe hareket ederken memleketler arası geçişlere de dikkat etmeliyiz. Delta varyantının en çok olan yer Rusya. Hükümet naptı? Uçuşları hür yaptı. Salgını denetim altına almaya çalışırken bu sonucu rehavet altından a alınan bir karar olarak kıymetlendiriyoruz.