CHP Küme Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, TBMM’de yaptığı basın toplantısında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 4-6 yaş Kur’an-ı Kerim kurslarını gaye aldı, okul öncesine verilen din eğitimini ‘ortaçağ zihniyeti’ olarak tanımladı.
Özgür Özel’in kelamları büyük reaksiyon toplarken bir reaksiyon de Saadet Partisi Genel Merkezi’nden geldi. Parti Sözcüsü Birol Aydın imzalı açıklamada, “Bir tarafta tüm yanlışlarının üzerini kıymetlerimizi istismar ederek örtmeye çalışanlar, başka tarafta ise milletimizin hassasiyetlerini bu denli deneyime karşın hâlâ idrak edememiş olanlar var. Biz Saadet Partisi olarak, her iki çarpık anlayışa da itiraz ediyor, şiddetle karşı çıkıyoruz” denildi.
‘HER İKİ ÇARPIK ANLAYIŞA DA İTİRAZ EDİYORUZ’
Saadet Partisi’nden yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi:
“Son senelerda ulusal ve manevi kıymetlerimizin günlük siyasetin konusu haline getirildiğine ve bu biçimdelikle kıymetlerimizin her geçen gün örselendiğine üzülerek şahit oluyoruz.
Bir tarafta tüm yanlışlarının üzerini kıymetlerimizi istismar ederek örtmeye çalışanlar, öteki tarafta ise milletimizin hassasiyetlerini çok deneyime karşın hâlâ idrak edememiş olanlar var. Biz Saadet Partisi olarak, her iki çarpık anlayışa da itiraz ediyor, şiddetle karşı çıkıyoruz!
Kavramların, isimlerin, en hassas mevzuların bu biçimdesine hoyratça kullanılması ve günlük siyasete alet edilmesinin ceremesini ülke ve millet olarak gereğince çektik ve hâlâ çekiyoruz.
Vatandaşlarımızın bugüne dek hiç olmadığı kadar güç koşullarda hayata tutunmaya çalıştığı bir periyotta; “orta çağ zihniyeti” üzere anlaşılmayan, kullananların dahi o günkü iklimin bugün neye denk düştüğünü bilmeden kullandıkları anlaşılan kavramların ve ne ülkemize ne de insanımıza hiç bir yararı olmayan bahislerin tartışma sorunu haline getirilmesinin, hiç kimseye yararı yoktur.
Hak ve hakikatin üzerini örtmeye çalışan aksiyon ve telaffuzlardan vazgeçilmesi ve politikler başta olmak üzere toplumun önde gelenlerinin üslup konusunda azami uğraş ve hassasiyet göstermesi davetimizi bir dahaliyoruz.
Şair’in sözleriyle; “Yolumuz birbirimizi anlamaktan geçmiyorsa, hiç bir yere varamayacağız demektir.” ve “Eğer şimdiye kadar başımıza gelenler bize bir şey öğretmediyse, bundan daha sonra bildiklerimiz hiç işe yaramayacaktır.”
Saygılarımızla…”
ÖZGÜR ÖZEL NE DEMİŞTİ?
“Eğitimde birlik var, kanunu var. Diyanet okul öncesi eğitim üniteleri kuruyor. Okul öncesi eğitim Diyanet’in işi mi Ulusal Eğitim’in işi mi?” diyen Özgür Özel, “Sübyan mekteplerini kurmuşlar, kurumsallaştırmayı zarurî yapmaya çalışıyorlar.” tabirlerini kullanmıştı.
Din eğitimine ‘orta çağ zihniyeti’ diyen Özel, şunları söylemişti:
“Bu başla, bilimin B’si, fiziğin F’si, matematiğin M’si de olmuyor üniversiteye gidince. Çocukları bütün dünya nasıl yetiştiriyorsa o denli yetiştirmek varken bir ortaçağ zihniyetine yönelmenin, bunu kurumsallaştırmaya çalışmanın ne bu Cumhuriyet’e ne bu millete yararı var; ne de Anayasa’ya uygunluğu var.”
Özgür Özel’in kelamları büyük reaksiyon toplarken bir reaksiyon de Saadet Partisi Genel Merkezi’nden geldi. Parti Sözcüsü Birol Aydın imzalı açıklamada, “Bir tarafta tüm yanlışlarının üzerini kıymetlerimizi istismar ederek örtmeye çalışanlar, başka tarafta ise milletimizin hassasiyetlerini bu denli deneyime karşın hâlâ idrak edememiş olanlar var. Biz Saadet Partisi olarak, her iki çarpık anlayışa da itiraz ediyor, şiddetle karşı çıkıyoruz” denildi.
‘HER İKİ ÇARPIK ANLAYIŞA DA İTİRAZ EDİYORUZ’
Saadet Partisi’nden yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi:
“Son senelerda ulusal ve manevi kıymetlerimizin günlük siyasetin konusu haline getirildiğine ve bu biçimdelikle kıymetlerimizin her geçen gün örselendiğine üzülerek şahit oluyoruz.
Bir tarafta tüm yanlışlarının üzerini kıymetlerimizi istismar ederek örtmeye çalışanlar, öteki tarafta ise milletimizin hassasiyetlerini çok deneyime karşın hâlâ idrak edememiş olanlar var. Biz Saadet Partisi olarak, her iki çarpık anlayışa da itiraz ediyor, şiddetle karşı çıkıyoruz!
Kavramların, isimlerin, en hassas mevzuların bu biçimdesine hoyratça kullanılması ve günlük siyasete alet edilmesinin ceremesini ülke ve millet olarak gereğince çektik ve hâlâ çekiyoruz.
Vatandaşlarımızın bugüne dek hiç olmadığı kadar güç koşullarda hayata tutunmaya çalıştığı bir periyotta; “orta çağ zihniyeti” üzere anlaşılmayan, kullananların dahi o günkü iklimin bugün neye denk düştüğünü bilmeden kullandıkları anlaşılan kavramların ve ne ülkemize ne de insanımıza hiç bir yararı olmayan bahislerin tartışma sorunu haline getirilmesinin, hiç kimseye yararı yoktur.
Hak ve hakikatin üzerini örtmeye çalışan aksiyon ve telaffuzlardan vazgeçilmesi ve politikler başta olmak üzere toplumun önde gelenlerinin üslup konusunda azami uğraş ve hassasiyet göstermesi davetimizi bir dahaliyoruz.
Şair’in sözleriyle; “Yolumuz birbirimizi anlamaktan geçmiyorsa, hiç bir yere varamayacağız demektir.” ve “Eğer şimdiye kadar başımıza gelenler bize bir şey öğretmediyse, bundan daha sonra bildiklerimiz hiç işe yaramayacaktır.”
Saygılarımızla…”
ÖZGÜR ÖZEL NE DEMİŞTİ?
“Eğitimde birlik var, kanunu var. Diyanet okul öncesi eğitim üniteleri kuruyor. Okul öncesi eğitim Diyanet’in işi mi Ulusal Eğitim’in işi mi?” diyen Özgür Özel, “Sübyan mekteplerini kurmuşlar, kurumsallaştırmayı zarurî yapmaya çalışıyorlar.” tabirlerini kullanmıştı.
Din eğitimine ‘orta çağ zihniyeti’ diyen Özel, şunları söylemişti:
“Bu başla, bilimin B’si, fiziğin F’si, matematiğin M’si de olmuyor üniversiteye gidince. Çocukları bütün dünya nasıl yetiştiriyorsa o denli yetiştirmek varken bir ortaçağ zihniyetine yönelmenin, bunu kurumsallaştırmaya çalışmanın ne bu Cumhuriyet’e ne bu millete yararı var; ne de Anayasa’ya uygunluğu var.”