İKTİSAT SERVİSİ
Erdoğan, Merkez’in sonucundan evvel “Nas ortada” diyerek yaklaşımını ortaya koydu. Dini gerekçelendirme karşısında “bu biçimde faizi sıfıra çekin” davetleri yapıldı. ‘Enflasyon sonuç’ teorisindeki ısrar kararı yaşanan kur kriziyle maaşların eridiğine dikkat çeken muhalefet “Bunlar Türkiye’yi ırgat yapma politikası” yansısını gösterdi. hiç bir resmi programda yazılı olmayan yeni model, Ulusal Güvenlik Heyeti açıklamasına girdi. “Türkiye’nin iktisat siyasetlerini hayata geçirme sürecinde karşılaştığı sınamalar ile tehditler değerlendirildi” iletisi verildi.
‘MGK GEÇMİŞİNE BİLE RAHMET OKUTTU’
Terörle çabanın ve memleketler arası bağlantıların masaya yatırıldığı MGK’dan iktisattaki gelişmelere dönük bir açıklama yapılması dikkat çekti. İktisat bilimine alışılmamış politikayı eleştirenlerin ‘milli güvenlik tehdidi’ olarak görülebileceği telaşı lisana getirildi. DP önderi Uysal “Parti devletine dönüştüğümüzün ispatı” derken DEVA Partili Ekmen “Ekonominin neden o vakit olduğunun özeti” yorumunu yaptı. İktisatçı Nesrin Nas “MGK geçmişine bile rahmet okuttu” tabirini kullanırken CHP’li Öztrak “Oldu olacak MB’nin başına emekli bir albay atayın olsun bitsin” dedi.
İKTİSAT ARTIK DE ULUSAL GÜVENLİK SORUNU OLDU
Lira tarihinin en berbat düzeylerine imza atarken, Merkez Bankası atak yerine açıklamalarla yetindi. Bu süreçte dikkat çeken ise en son MGK toplantısı oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan MGK toplantısı daha sonrası yayınlanan bildiride ‘ekonomik tehdit’ vurgusu yapıldı. Erdoğan, daha evvel de ‘Nas ortada’ diyerek yaklaşımını ortaya koymuştu. MGK bildirisi daha sonrasında ekonomistler durumu “Bir parti devletine dönüştüğümüzün ispatı” yorumunu yaptı.
konomi idaresinin aldığı yanlış kararlar TL’yi tarihinin en kıymetsiz düzeyine taşıdı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz hassasiyeti ve bu husustaki kararlı açıklamaları kuru doruklara taşırken, gözler artık de Merkez Bankası’nın yapacağı Aralık 2021 Para Siyaseti Toplantısında. ‘Yeni bir şey deniyoruz’ diye başlayan sloganla birlikte düşük faiz kıymetsiz TL siyaseti yerini ulusal güvenliğe bıraktı. Evvelki gün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında toplanan Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısı daha sonrası yayınlanan bildiride ‘ekonomik tehdit’ vurgusu yapıldı. MGK’nın akabinde yayımlanan bildiride, “Türkiye’nin inşa ettiği sağlam altyapı üzerinde, maksatlarına uygun biçimde yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı iktisat siyasetlerini hayata geçirme sürecinde karşılaştığı ve karşılaşabileceği sınamalar ile tehditler değerlendirilmiştir” denildi.
Erdoğan, Merkez’in sonucundan evvel “Nas ortada” diyerek yaklaşımını ortaya koydu. Dini gerekçelendirme karşısında “bu biçimde faizi sıfıra çekin” davetleri yapıldı. ‘Enflasyon sebep’ teorisindeki ısrar kararı yaşanan kur kriziyle maaşların eridiğine dikkat çeken muhalefet “Bunlar Türkiye’yi ırgat yapma politikası” yansısını gösterdi. hiç bir resmi programda yazılı olmayan yeni model, Ulusal Güvenlik Heyeti açıklamasına girdi. Ayrıyeten MGK bildirisinde “Türkiye’nin gayelerine uygun biçimde iktisat siyasetlerini hayata geçirme sürecinde karşılaştığı ve karşılaşabileceği sınamalar ve tehditler değerlendirilmiştir” açıklaması da yapıldı.
Hafta içi Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Zayed Al Nahyan’ın Türkiye’ye gelmesi ve 20 milyar dolar direkt yatırım yapacağı açıklamalarının yapılması üzerine dolar karşısında lira, 11.40 düzeylerine geriledi. Bunun akabinde yapılan açıklamalar daha sonrasında kur bir daha 12 lira düzeyinin üzerine çıktı.
‘MGK GEÇMİŞİNE RAHMET OKUTTU’
Terörle gayret ve milletlerarası ilgilerin masaya yatırıldığı MGK’dan iktisattaki gelişmelere dönük bir açıklamanın yapılması dikkat çekti. Toplumsal medyada iktisat bilimine ters politikayı eleştirenlerin ‘milli güvenlik sorunu’ olarak görülebileceği tasası lisana getirildi. İktisatçı Nesrin Nas durumu şöyleki kıymetlendirdi: “Bu MGK sonucu daha sonrası artık iktisat ile ilgili söyleyebileceğimiz tek şey, ‘bu yeni model bir şahane, büyüyoruz, kalkınıyoruz. hiç bir kederimiz kalmadı. İşimiz de olacak, aşımız da… Allah bu programı akıl edenlerden ve bizi dış güçlerin elinden kurtaranlardan razı olsun’ dur. Geçmişte siyasetin alanını daraltan MGK, ekonomiyi eleştirmeyi güvenlik tehdidi ilan ederek asker yüklü geçmişine bile rahmet okuttu.”
‘PARTİ DEVLETİNE DÖNÜŞTÜĞÜMÜZÜN İSPATI’
“MGK bildirisine bak” diyen ekonomist Mustafa Sönmez “İhracat iktisadına dönük sınama ve tehditler değerlendirilmiş! Sevsinler! Geçinemiyoruz diye anayasal hakkını kullanır, pahalılık mitingi yaparsan ‘Sınama ve tehdit!’ Haydi oradan sen de” yorumunu yaptı. Demokrat Partili Gültekin Uysal da “Bir parti devletine dönüştüğünün ispatı. Hayırdır; AK Parti’nin Türkiye iktisadında 300 yıl ömrümüz olsa deneme-yanılma metoduyla öğrenmesine tahammül edeceğimiz batıl inanç ve tezlerini ne vakitten buyana MGK tehdit değerlendirmesi içine aldı?” dedi.
‘DÜŞÜK FAİZİ UYGULAMADA KARARLIYIZ’
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati Twitter hesabından faiz indirimlerinin devam edeceği ve bu bahiste kararlı olunduğuna yönelik bildiriler paylaştı. Nebati şu paylaşımlarda bulundu: “Türkiye İktisat Politiğini tüm ezber ve ön kabullerimizi bir yana bırakarak, bilimsel datalar ışığında netleştirelim ve bilgi karmaşasını ortadan kaldıralım. Türkiye iktisadını yalnızca döviz kurunu baz alan dar bakış açısı yerine büyük bir pencereden kıymetlendirmemiz gerekiyor. Yalnızca faiz ve döviz kuru ikilisini temel alan bir makroekonomik yaklaşım yerine düşük faiz yüksek üretim hacmine dayanan temel siyaset ekseninde yüksek istihdam, yüksek ihracat, düşük cari açık ve düşük dış borç hedeflenmektedir. Düşük faiz avantajı ile bir arada ihracat artışından elde ettiğimiz geliri ithalatımızın en büyük kalemleri olan güç, ham unsur ve orta malı yatırımlarına yönlendireceğiz. Bu sayede hem enflasyon üstündeki kur baskısını azaltacağız birebir vakitte istihdamın artmasını sağlayacağız. Mevcut piyasa şartlarında siyaset faizinin enflasyonun altında tutulmasında rastgele bir sorun yoktur. Talep enflasyonunu azaltmak için faizlerin arttırılması gerekirken, global salgının niye olduğu arz enflasyonunu azaltmak için faizlerin düşürülmesi gerekmektedir. Düşük faiz siyasetimiz kararı TL’ye yapılan manipülatif ataklar ekonomimize önemli ziyanlar veremez. 2013’ten beri düşük faiz siyasetimizi her uygulamaya yeltendiğimizde kuvvetli bir itirazla karşılaştık. Bu sefer bunu uygulamada kararlıyız. Milletimizin bağımsızlığı için verdiğimiz gayrette olduğu üzere, bugün de Milletimiz ile elbirliği ortasında ekonomimizin bu bağımsızlık gayretinden de Allah’ın müsaadesi ile zaferle ayrılacağız.”
‘TÜRKİYE’Yİ IRGAT ÜLKE YAPMA POLİTİKASI’
Cumhurbaşkanlığı’nın kesin hesabı ve bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülüyor. Komitede, kümesi ismine kelam alan GÜZEL Parti Küme Başkanvekili Erhan Usta, şöyleki konuştu: “Bugün itibariyle bütçe, 145 milyar liraya düştü. Paradigma değişikliği var. Yapısal, rakamsal değişiklikler var. Bütçenin gelir ve harcama kalemleri, kurdan olağanüstü etkilenecek. Birinci gün sordum. Bu ekonomiyi kim yönetiyor? Bakın son vakit içinderda tezahür etti. Biz bunu için biliyorduk. Merkez Bankası bir çerçeve ortaya koydu. ‘Biz enflasyonla doğruda çabayı bıraktık’ dedi. Ne yapacağız, ‘ekonominin temel sorunu cari açıktık, azaltmaya yönelik düzenleme yapacağız, enflasyon umulur ki aşağı hakikat gelecek.’ Dünyada bu biçimde bir merkez bankacılığı yok. Hükümet biliyorsa kendisi biliyordur ancak bu güvensizlik yaratıyor. Temel konuşmamız gereken bu. Birinci günde söylemiş oldum bu siyasetler Türkiye’yi ırgat ülke yapma siyasetidir. ‘Emeği sömüreceğiz, kurun verdiği avantaj ile döviz girdisi sağlayacağız.’ Arkadaşlar talip olmamız gereken bu değildir. Recep Tayyip Erdoğan ‘bir ülkenin ulusal parası o ülkenin namusudur’ demedi mi? 10 yılda nasıl değişiyor namus kavramı? Namus tarifi değişti. bu biçimde bir şey yok.”
‘KAVCIOĞLU’NDAN YÜZDE 5 YİNELEMESİ’
Merkez Bankası Lideri Kavcıoğlu’nun ‘Finansal İstikrar Raporu’ giriş kısmındaki yazısında Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı temel emeli doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 maksadına ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceğini söz etti. Kavcıoğlu “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, fiyat istikrarı temel gayesi doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 amacına ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir” dedi.
‘GENERAL İMZASIYLA MEŞRUİYET ARAMA’
DEVA Partisi Genel Lider Yardımcısı Mehmet Emin Eken MGK’ya değinerek “Bildiride yer alan bu cümleler, iktisadın neden hal bu türlü olunca olduğunun da, AK Parti’nin nereden nereye geldiğinin de tam bir özeti olmuş. Saçma sapan iktisat tezlerinin gerisine generallerin imzasını koyarak meşruiyet arama gereksinimi ne büyük acziyet. Yazık ki ne yazık” dedi. Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan da şu yorumu yaptı: “Ekonominin Ulusal Güvenlik Kurulu’nda görüşüldüğü bir ülkede, Nurettin Nebati’nin Hazine ve Maliye Bakanı olacağına inanarak twit atmasında şaşırılacak bir durum yok.”
Erdoğan, Merkez’in sonucundan evvel “Nas ortada” diyerek yaklaşımını ortaya koydu. Dini gerekçelendirme karşısında “bu biçimde faizi sıfıra çekin” davetleri yapıldı. ‘Enflasyon sonuç’ teorisindeki ısrar kararı yaşanan kur kriziyle maaşların eridiğine dikkat çeken muhalefet “Bunlar Türkiye’yi ırgat yapma politikası” yansısını gösterdi. hiç bir resmi programda yazılı olmayan yeni model, Ulusal Güvenlik Heyeti açıklamasına girdi. “Türkiye’nin iktisat siyasetlerini hayata geçirme sürecinde karşılaştığı sınamalar ile tehditler değerlendirildi” iletisi verildi.
‘MGK GEÇMİŞİNE BİLE RAHMET OKUTTU’
Terörle çabanın ve memleketler arası bağlantıların masaya yatırıldığı MGK’dan iktisattaki gelişmelere dönük bir açıklama yapılması dikkat çekti. İktisat bilimine alışılmamış politikayı eleştirenlerin ‘milli güvenlik tehdidi’ olarak görülebileceği telaşı lisana getirildi. DP önderi Uysal “Parti devletine dönüştüğümüzün ispatı” derken DEVA Partili Ekmen “Ekonominin neden o vakit olduğunun özeti” yorumunu yaptı. İktisatçı Nesrin Nas “MGK geçmişine bile rahmet okuttu” tabirini kullanırken CHP’li Öztrak “Oldu olacak MB’nin başına emekli bir albay atayın olsun bitsin” dedi.
İKTİSAT ARTIK DE ULUSAL GÜVENLİK SORUNU OLDU
Lira tarihinin en berbat düzeylerine imza atarken, Merkez Bankası atak yerine açıklamalarla yetindi. Bu süreçte dikkat çeken ise en son MGK toplantısı oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan MGK toplantısı daha sonrası yayınlanan bildiride ‘ekonomik tehdit’ vurgusu yapıldı. Erdoğan, daha evvel de ‘Nas ortada’ diyerek yaklaşımını ortaya koymuştu. MGK bildirisi daha sonrasında ekonomistler durumu “Bir parti devletine dönüştüğümüzün ispatı” yorumunu yaptı.
konomi idaresinin aldığı yanlış kararlar TL’yi tarihinin en kıymetsiz düzeyine taşıdı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz hassasiyeti ve bu husustaki kararlı açıklamaları kuru doruklara taşırken, gözler artık de Merkez Bankası’nın yapacağı Aralık 2021 Para Siyaseti Toplantısında. ‘Yeni bir şey deniyoruz’ diye başlayan sloganla birlikte düşük faiz kıymetsiz TL siyaseti yerini ulusal güvenliğe bıraktı. Evvelki gün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında toplanan Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısı daha sonrası yayınlanan bildiride ‘ekonomik tehdit’ vurgusu yapıldı. MGK’nın akabinde yayımlanan bildiride, “Türkiye’nin inşa ettiği sağlam altyapı üzerinde, maksatlarına uygun biçimde yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı iktisat siyasetlerini hayata geçirme sürecinde karşılaştığı ve karşılaşabileceği sınamalar ile tehditler değerlendirilmiştir” denildi.
Erdoğan, Merkez’in sonucundan evvel “Nas ortada” diyerek yaklaşımını ortaya koydu. Dini gerekçelendirme karşısında “bu biçimde faizi sıfıra çekin” davetleri yapıldı. ‘Enflasyon sebep’ teorisindeki ısrar kararı yaşanan kur kriziyle maaşların eridiğine dikkat çeken muhalefet “Bunlar Türkiye’yi ırgat yapma politikası” yansısını gösterdi. hiç bir resmi programda yazılı olmayan yeni model, Ulusal Güvenlik Heyeti açıklamasına girdi. Ayrıyeten MGK bildirisinde “Türkiye’nin gayelerine uygun biçimde iktisat siyasetlerini hayata geçirme sürecinde karşılaştığı ve karşılaşabileceği sınamalar ve tehditler değerlendirilmiştir” açıklaması da yapıldı.
Hafta içi Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Zayed Al Nahyan’ın Türkiye’ye gelmesi ve 20 milyar dolar direkt yatırım yapacağı açıklamalarının yapılması üzerine dolar karşısında lira, 11.40 düzeylerine geriledi. Bunun akabinde yapılan açıklamalar daha sonrasında kur bir daha 12 lira düzeyinin üzerine çıktı.
‘MGK GEÇMİŞİNE RAHMET OKUTTU’
Terörle gayret ve milletlerarası ilgilerin masaya yatırıldığı MGK’dan iktisattaki gelişmelere dönük bir açıklamanın yapılması dikkat çekti. Toplumsal medyada iktisat bilimine ters politikayı eleştirenlerin ‘milli güvenlik sorunu’ olarak görülebileceği tasası lisana getirildi. İktisatçı Nesrin Nas durumu şöyleki kıymetlendirdi: “Bu MGK sonucu daha sonrası artık iktisat ile ilgili söyleyebileceğimiz tek şey, ‘bu yeni model bir şahane, büyüyoruz, kalkınıyoruz. hiç bir kederimiz kalmadı. İşimiz de olacak, aşımız da… Allah bu programı akıl edenlerden ve bizi dış güçlerin elinden kurtaranlardan razı olsun’ dur. Geçmişte siyasetin alanını daraltan MGK, ekonomiyi eleştirmeyi güvenlik tehdidi ilan ederek asker yüklü geçmişine bile rahmet okuttu.”
‘PARTİ DEVLETİNE DÖNÜŞTÜĞÜMÜZÜN İSPATI’
“MGK bildirisine bak” diyen ekonomist Mustafa Sönmez “İhracat iktisadına dönük sınama ve tehditler değerlendirilmiş! Sevsinler! Geçinemiyoruz diye anayasal hakkını kullanır, pahalılık mitingi yaparsan ‘Sınama ve tehdit!’ Haydi oradan sen de” yorumunu yaptı. Demokrat Partili Gültekin Uysal da “Bir parti devletine dönüştüğünün ispatı. Hayırdır; AK Parti’nin Türkiye iktisadında 300 yıl ömrümüz olsa deneme-yanılma metoduyla öğrenmesine tahammül edeceğimiz batıl inanç ve tezlerini ne vakitten buyana MGK tehdit değerlendirmesi içine aldı?” dedi.
‘DÜŞÜK FAİZİ UYGULAMADA KARARLIYIZ’
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati Twitter hesabından faiz indirimlerinin devam edeceği ve bu bahiste kararlı olunduğuna yönelik bildiriler paylaştı. Nebati şu paylaşımlarda bulundu: “Türkiye İktisat Politiğini tüm ezber ve ön kabullerimizi bir yana bırakarak, bilimsel datalar ışığında netleştirelim ve bilgi karmaşasını ortadan kaldıralım. Türkiye iktisadını yalnızca döviz kurunu baz alan dar bakış açısı yerine büyük bir pencereden kıymetlendirmemiz gerekiyor. Yalnızca faiz ve döviz kuru ikilisini temel alan bir makroekonomik yaklaşım yerine düşük faiz yüksek üretim hacmine dayanan temel siyaset ekseninde yüksek istihdam, yüksek ihracat, düşük cari açık ve düşük dış borç hedeflenmektedir. Düşük faiz avantajı ile bir arada ihracat artışından elde ettiğimiz geliri ithalatımızın en büyük kalemleri olan güç, ham unsur ve orta malı yatırımlarına yönlendireceğiz. Bu sayede hem enflasyon üstündeki kur baskısını azaltacağız birebir vakitte istihdamın artmasını sağlayacağız. Mevcut piyasa şartlarında siyaset faizinin enflasyonun altında tutulmasında rastgele bir sorun yoktur. Talep enflasyonunu azaltmak için faizlerin arttırılması gerekirken, global salgının niye olduğu arz enflasyonunu azaltmak için faizlerin düşürülmesi gerekmektedir. Düşük faiz siyasetimiz kararı TL’ye yapılan manipülatif ataklar ekonomimize önemli ziyanlar veremez. 2013’ten beri düşük faiz siyasetimizi her uygulamaya yeltendiğimizde kuvvetli bir itirazla karşılaştık. Bu sefer bunu uygulamada kararlıyız. Milletimizin bağımsızlığı için verdiğimiz gayrette olduğu üzere, bugün de Milletimiz ile elbirliği ortasında ekonomimizin bu bağımsızlık gayretinden de Allah’ın müsaadesi ile zaferle ayrılacağız.”
‘TÜRKİYE’Yİ IRGAT ÜLKE YAPMA POLİTİKASI’
Cumhurbaşkanlığı’nın kesin hesabı ve bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülüyor. Komitede, kümesi ismine kelam alan GÜZEL Parti Küme Başkanvekili Erhan Usta, şöyleki konuştu: “Bugün itibariyle bütçe, 145 milyar liraya düştü. Paradigma değişikliği var. Yapısal, rakamsal değişiklikler var. Bütçenin gelir ve harcama kalemleri, kurdan olağanüstü etkilenecek. Birinci gün sordum. Bu ekonomiyi kim yönetiyor? Bakın son vakit içinderda tezahür etti. Biz bunu için biliyorduk. Merkez Bankası bir çerçeve ortaya koydu. ‘Biz enflasyonla doğruda çabayı bıraktık’ dedi. Ne yapacağız, ‘ekonominin temel sorunu cari açıktık, azaltmaya yönelik düzenleme yapacağız, enflasyon umulur ki aşağı hakikat gelecek.’ Dünyada bu biçimde bir merkez bankacılığı yok. Hükümet biliyorsa kendisi biliyordur ancak bu güvensizlik yaratıyor. Temel konuşmamız gereken bu. Birinci günde söylemiş oldum bu siyasetler Türkiye’yi ırgat ülke yapma siyasetidir. ‘Emeği sömüreceğiz, kurun verdiği avantaj ile döviz girdisi sağlayacağız.’ Arkadaşlar talip olmamız gereken bu değildir. Recep Tayyip Erdoğan ‘bir ülkenin ulusal parası o ülkenin namusudur’ demedi mi? 10 yılda nasıl değişiyor namus kavramı? Namus tarifi değişti. bu biçimde bir şey yok.”
‘KAVCIOĞLU’NDAN YÜZDE 5 YİNELEMESİ’
Merkez Bankası Lideri Kavcıoğlu’nun ‘Finansal İstikrar Raporu’ giriş kısmındaki yazısında Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı temel emeli doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 maksadına ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceğini söz etti. Kavcıoğlu “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, fiyat istikrarı temel gayesi doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 amacına ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir” dedi.
‘GENERAL İMZASIYLA MEŞRUİYET ARAMA’
DEVA Partisi Genel Lider Yardımcısı Mehmet Emin Eken MGK’ya değinerek “Bildiride yer alan bu cümleler, iktisadın neden hal bu türlü olunca olduğunun da, AK Parti’nin nereden nereye geldiğinin de tam bir özeti olmuş. Saçma sapan iktisat tezlerinin gerisine generallerin imzasını koyarak meşruiyet arama gereksinimi ne büyük acziyet. Yazık ki ne yazık” dedi. Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan da şu yorumu yaptı: “Ekonominin Ulusal Güvenlik Kurulu’nda görüşüldüğü bir ülkede, Nurettin Nebati’nin Hazine ve Maliye Bakanı olacağına inanarak twit atmasında şaşırılacak bir durum yok.”