Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, arka arda gelen artırımları konuşmak üzere mesken hanımlarıyla bir ortaya geldi. Aile sofrasının ehemmiyetine değinen Kılıçdaroğlu, mutfaktaki yangını lisana getirmek için mesken bayanlarına konuşma hakkı verdi. AK Parti’den artık bir beklentileri olmadığını söyleyen konut bayanları, “Bir an evvel umutlarımızı elimize geri verin” davetinde bulundu.
Kılıçdaroğlu ise TÜİK’in artık enflasyon sayılarını saklayamayacak hale geldiğini tabir ederek, ‘kuaför’ benzetmesinde bulundu. Kılıçdaroğlu, “Yarın enflasyon açıklanacak, bakılırsaceksiniz en makyajlı hali bile dehşetli olacak. Malum TÜİK kuaföre döndü makyaj yapa yapa lakin o bile bir yere kadar oynayabiliyor rakamlarla” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
Yeni yıla müthiş artırımlarla girdik. Bu iş artık siyasette çıktı. Makro ekonomik bilgileri konuşmaktan çıktı. İktisat para olmaktan çıktı kimse para kazanamıyor. İktisat artık masaya ekmek koyup koymamakta. Sıkıntı artık iç iktisattır. Toplumun yapı taşıdır aile sofrasıdır. Erdoğan Türkiye’sinde konut hanımlı haneler yıkımın eşiğindedir. İlan ediyorum. Birincil öncelliğim iç ekonomiyi korumaktır. Bayanların sorularını ön planda tutacağım. Tek gelirli haneler güç durumda. Aileler besin uğraşı ile uğraş edecek. Bu ailelerin çocukları politize oldular. Bu çocuklar çizgi sinema konuşması gereken yerde Erdoğan’ın aymazlığını konuşuyor.
Saray hükümetinin bir ahlak sorunu var. Konut hanımları çocuklarının eğitimi, beslenmesi, besin güvensizliğiyle ilgili kabus yaşarken bu saray yarattığı yoksulluğu din soslu vatanseverlik ile sümenaltı etmeye çalışmaktadır.
Onların çığlığını saraydan duymak zordu tabi. Yarın enflasyon açıklanacak, nazaranceksiniz en makyajlı hali bile vahim olacak. Malum TÜİK kuaföre döndü makyaj yapa yapa lakin o bile bir yere kadar oynayabiliyor sayılarla. Ben bu bayanların mutfağında bir masa bir sandalye istiyorum. 2022’de en büyük önceliğim bunlar olacak. 2022’de mesken hanımlarını daha da zora sokacak her ne olursa ben orada olacağım. Her kim sofradan çalıyorsa bunun bedelini ödeyecek.
Kılıçdaroğlu’nun yanında yer alan mesken bayanları basın açıklamasında şunları söylemiş oldu:
“BİZ BİR KARANLIKTAYIZ”
“Evimde tenceremi kaynatamıyorum geçinemiyoruz. Doğalgazımı, ocağımızı kullanamıyoruz, pazara uğrayamıyoruz. Bir karanlıktayız ve yardım edecek bir el bulamıyoruz. Çocuklarımıza mahçup oluyoruz, onlarda bize mahçup oluyor.”
“Sürekli karanlığa gidiyoruz. İktidara sesleniyorum; Artık yeter! Bizim de hoş yaşamak hakkımız, isyan ediyorum. İşsiz evladım var, kirada oturuyorum. Bir an evvel umutlarımızın elimize verilmesini iktidardan talep ediyorum.”
“Bir emekli eşi olarak meskenime besin alamıyorum, eşim engelli. Markete gidemiyoruz, evvelce bakkallarımız vardı, ekmek yağ yazdırıyorduk. Artık o da yok. AK Parti’den hiç bir beklentim yok. Başa gelecek insanların yardımcı olmasını bekliyorum. Lütfen gidin artık”
“Çocuklarım bir şey istiyor alamıyorum, kendi canıma mı kıymalıyım? Hükümet artık başımızdan gitsin. Komşularımdan 30 lira alıp çocuğuma süt aldım.”
Kılıçdaroğlu ise TÜİK’in artık enflasyon sayılarını saklayamayacak hale geldiğini tabir ederek, ‘kuaför’ benzetmesinde bulundu. Kılıçdaroğlu, “Yarın enflasyon açıklanacak, bakılırsaceksiniz en makyajlı hali bile dehşetli olacak. Malum TÜİK kuaföre döndü makyaj yapa yapa lakin o bile bir yere kadar oynayabiliyor rakamlarla” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
Yeni yıla müthiş artırımlarla girdik. Bu iş artık siyasette çıktı. Makro ekonomik bilgileri konuşmaktan çıktı. İktisat para olmaktan çıktı kimse para kazanamıyor. İktisat artık masaya ekmek koyup koymamakta. Sıkıntı artık iç iktisattır. Toplumun yapı taşıdır aile sofrasıdır. Erdoğan Türkiye’sinde konut hanımlı haneler yıkımın eşiğindedir. İlan ediyorum. Birincil öncelliğim iç ekonomiyi korumaktır. Bayanların sorularını ön planda tutacağım. Tek gelirli haneler güç durumda. Aileler besin uğraşı ile uğraş edecek. Bu ailelerin çocukları politize oldular. Bu çocuklar çizgi sinema konuşması gereken yerde Erdoğan’ın aymazlığını konuşuyor.
Saray hükümetinin bir ahlak sorunu var. Konut hanımları çocuklarının eğitimi, beslenmesi, besin güvensizliğiyle ilgili kabus yaşarken bu saray yarattığı yoksulluğu din soslu vatanseverlik ile sümenaltı etmeye çalışmaktadır.
Onların çığlığını saraydan duymak zordu tabi. Yarın enflasyon açıklanacak, nazaranceksiniz en makyajlı hali bile vahim olacak. Malum TÜİK kuaföre döndü makyaj yapa yapa lakin o bile bir yere kadar oynayabiliyor sayılarla. Ben bu bayanların mutfağında bir masa bir sandalye istiyorum. 2022’de en büyük önceliğim bunlar olacak. 2022’de mesken hanımlarını daha da zora sokacak her ne olursa ben orada olacağım. Her kim sofradan çalıyorsa bunun bedelini ödeyecek.
Kılıçdaroğlu’nun yanında yer alan mesken bayanları basın açıklamasında şunları söylemiş oldu:
“BİZ BİR KARANLIKTAYIZ”
“Evimde tenceremi kaynatamıyorum geçinemiyoruz. Doğalgazımı, ocağımızı kullanamıyoruz, pazara uğrayamıyoruz. Bir karanlıktayız ve yardım edecek bir el bulamıyoruz. Çocuklarımıza mahçup oluyoruz, onlarda bize mahçup oluyor.”
“Sürekli karanlığa gidiyoruz. İktidara sesleniyorum; Artık yeter! Bizim de hoş yaşamak hakkımız, isyan ediyorum. İşsiz evladım var, kirada oturuyorum. Bir an evvel umutlarımızın elimize verilmesini iktidardan talep ediyorum.”
“Bir emekli eşi olarak meskenime besin alamıyorum, eşim engelli. Markete gidemiyoruz, evvelce bakkallarımız vardı, ekmek yağ yazdırıyorduk. Artık o da yok. AK Parti’den hiç bir beklentim yok. Başa gelecek insanların yardımcı olmasını bekliyorum. Lütfen gidin artık”
“Çocuklarım bir şey istiyor alamıyorum, kendi canıma mı kıymalıyım? Hükümet artık başımızdan gitsin. Komşularımdan 30 lira alıp çocuğuma süt aldım.”