Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kayseri’de, Sanayi Odası’nı ziyaret etti. Ziyaretin akabinde açıklama yapan Kılıçdaroğlu, iktisadın gidişatı ve döviz kurundaki dalgalanmalarla ilgili yorumlarda bulundu. CHP önderi mevzuyla ilgili şu biçimde konuştu:
“Ekonomideki gelişmeleri; hem ticaret odasıyla hem sanayi odasıyla, yetkilileriyle görüştük. Dün de TÜSİAD’ın Sayın Lideri’ni aramıştım. Ekonomik gidiş pek parlak değil. Önemli bir sorun var. Döviz, denetim edilemiyor, dolar denetim edilemiyor. Hükümet, büyük bir kayıtsızlık ortasında. Türkiye’nin yönetilmediğini ve savrulduğunu görüyoruz. Dün gelişen olaylar, toplumdaki tasayı had safhasına çıkardı. Yapılması gereken, şayet nitekim ülkeyi yönetenler ülkeyi seviyorlarsa, insanlara hürmet duyuyorlarsa, ticaret erbabına, sanayiciye hürmet duyuyorlarsa, çiftçiye, esnaf hürmet duyuyorlarsa, özetlemek gerekirsesı 84 milyona hürmet duyuyorlarsa bir an evvel seçim sandığını milletin önüne getirsinler. Emin olun sandık geldiği andan itibaren döviz düşer. Bunu bilmelerini isterim.”
‘MİLLETİN SAĞDUYUSUNA İTİMADIN, SANDIĞI GETİRİN’
Kılıçdaroğlu, kuvvetli bir iktisadın millet iradesine dayandığını vurgulayarak, “Türkiye’nin daha büyük ezalara girmeye vakti da yoktur, tahammülü yoktur. Hakikat değildir. İşsizliğin geldiği noktaya bakın. ötürüsıyla bu atmosfer, Türkiye’yi daha berbata gdolayır. Daha kırılgan bir iktisat istemiyoruz. Daha kuvvetli bir Türkiye istiyoruz. Daha kuvvetli bir Türkiye’nin yolu da milletin iradesine başvurmaktır. Milletten hiç kimse korkmasın. Millet bizim milletimiz. Onun sağduyusuna da güvensin. Vatandaşımız gidecek oy kullanacaktır. Kendileri şayet fazlaca hoş şeyler yaptıklarına inanıyorlarsa ki, o denli söylüyorlar. bu biçimde niye korkuyorlar, niye çekiniyorlar? Sandığı getirsinler, beş yıl daha yetki alsınlar. Ülkeyi yönetsinler. Şayet vatandaş güvenmiyorsa, esasen değiştirecektir” diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, seçimin bir an evvel gerçekleşmesi gerektiğinin altını bir defa daha çizerek kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Daha hoş bir Türkiye’ye gereksinimimiz var. Daha huzurlu bir Türkiye’ye gereksinimimiz var. Bunun yapılması lazım ve önünün açılması lazım. Bunun yolu demokrasidir. Baskıyla, terörle Türkiye’nin önünü kesmek, demokrasinin önünü kesmek yanlışsız değildir. En büyük isteğimiz budur. Bir an evvel seçim ve sandığın da milletin önüne getirilmesi lazım.”
“Ekonomideki gelişmeleri; hem ticaret odasıyla hem sanayi odasıyla, yetkilileriyle görüştük. Dün de TÜSİAD’ın Sayın Lideri’ni aramıştım. Ekonomik gidiş pek parlak değil. Önemli bir sorun var. Döviz, denetim edilemiyor, dolar denetim edilemiyor. Hükümet, büyük bir kayıtsızlık ortasında. Türkiye’nin yönetilmediğini ve savrulduğunu görüyoruz. Dün gelişen olaylar, toplumdaki tasayı had safhasına çıkardı. Yapılması gereken, şayet nitekim ülkeyi yönetenler ülkeyi seviyorlarsa, insanlara hürmet duyuyorlarsa, ticaret erbabına, sanayiciye hürmet duyuyorlarsa, çiftçiye, esnaf hürmet duyuyorlarsa, özetlemek gerekirsesı 84 milyona hürmet duyuyorlarsa bir an evvel seçim sandığını milletin önüne getirsinler. Emin olun sandık geldiği andan itibaren döviz düşer. Bunu bilmelerini isterim.”
‘MİLLETİN SAĞDUYUSUNA İTİMADIN, SANDIĞI GETİRİN’
Kılıçdaroğlu, kuvvetli bir iktisadın millet iradesine dayandığını vurgulayarak, “Türkiye’nin daha büyük ezalara girmeye vakti da yoktur, tahammülü yoktur. Hakikat değildir. İşsizliğin geldiği noktaya bakın. ötürüsıyla bu atmosfer, Türkiye’yi daha berbata gdolayır. Daha kırılgan bir iktisat istemiyoruz. Daha kuvvetli bir Türkiye istiyoruz. Daha kuvvetli bir Türkiye’nin yolu da milletin iradesine başvurmaktır. Milletten hiç kimse korkmasın. Millet bizim milletimiz. Onun sağduyusuna da güvensin. Vatandaşımız gidecek oy kullanacaktır. Kendileri şayet fazlaca hoş şeyler yaptıklarına inanıyorlarsa ki, o denli söylüyorlar. bu biçimde niye korkuyorlar, niye çekiniyorlar? Sandığı getirsinler, beş yıl daha yetki alsınlar. Ülkeyi yönetsinler. Şayet vatandaş güvenmiyorsa, esasen değiştirecektir” diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, seçimin bir an evvel gerçekleşmesi gerektiğinin altını bir defa daha çizerek kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Daha hoş bir Türkiye’ye gereksinimimiz var. Daha huzurlu bir Türkiye’ye gereksinimimiz var. Bunun yapılması lazım ve önünün açılması lazım. Bunun yolu demokrasidir. Baskıyla, terörle Türkiye’nin önünü kesmek, demokrasinin önünü kesmek yanlışsız değildir. En büyük isteğimiz budur. Bir an evvel seçim ve sandığın da milletin önüne getirilmesi lazım.”