Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, geçen perşembe gecesi Habertürk TV’de katıldığı bir programda, başörtüsü özgürlüğü üzere kazanımların yasal/anayasal teminat altına alınması gerektiğini vurguladı ve ‘Biz iktidara gelirsek bunu yapacağız’ dedi. (‘Bir ittifakta yer almamız kelam konusu olursa, ilgili bütün partilerden bu istikamette yazılı taahhüt isteyeceğiz’ diye de ekledi.)
AK Partililere ‘Sahi, bu iş hâlâ halledilmedi. Niçin halledilmiyor ki? Bu işi niçin biz yapmıyoruz ki? Ve niçin çabucak yapmıyoruz ki? Elimizi tutan mı var?’ dedirtmesi gereken bir çıkış.
***
AK Parti ve MHP, 2008 başlarında, üniversitelerdeki başörtüsü yasağı problemini çözmek için TBMM’ye bir anayasa değişikliği paketi sunmuştu.
Anayasanın “Eğitim Ve Öğretim Hakkı Ödevi” başlıklı 42’nci hususuna “Kanunda açıkça yazılı olmayan rastgele bir sebeple kimse yükseköğrenim hakkını kullanmaktan yoksun edilemez. Bu hakkın kullanmasının hudutları kanunla belirlenir.” tabiri eklenecek, “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10’uncu hususunun dördüncü fıkrası ise “Devlet organları ve yönetim makamları bütün süreçlerinde ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik prensibine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” diye değişecekti.
Demokratik Toplum Partisi’nin -yani bu biçimdeki HDP’nin- de desteklediği paket, 9 Şubat 2008’deki ikinci tıp oylamada 411 kabul oyuyla TBMM’den geçti.
CHP’liler alışılmış ki ret oyu verdiler ve başörtülü yükseköğrenim hakkını iptal ettirmek için olağan ki Anayasa Mahkemesi’ne müracaat ettiler. (bu biçimdelar doğal idi bunlar.)
Ve Anayasa Mahkemesi doğal ki CHP’nin isteğini yaptı, o anayasa değişikliğini iptal etti. (bu biçimdelar bu da olağan idi.)
13 sene geçti ortadan.
Köprünün altından epeyce sular aktı.
Günümüz Türkiye’sinde, başörtülü diye yükseköğrenim haklarının engellenmesi şu biçimde dursun, hanımlar kamu bakılırsavlerinde de başörtülü olabiliyorlar.
Büyük, fazlaca büyük kazanım.
Kur’an kurslarının, İmam-Hatip okullarının üstündeki baskıların kalkması da o denli.
AK Parti gidip CHP gelirse bu kazanımlar kaybedilir mi?
Orasını bilmem ancak şurası kesin üzere: Mevcut siyasi atmosferde CHP, bu kazanımları teminat altına almaya yönelik anayasa değişikliklerine karşı çıkamaz. Karşı çıkamayacağı üzere, takviye vermeye kendini mecbur hisseder.
Meclisten ezici sıklıkla, hatta tahminen oybirliğiyle geçirilebilir bu biçimde düzenlemeler.
Ve ileride bu düzenlemeleri değiştirmek isteyen partiler çıkarsa mecliste nitelikli çoğunluğu bulmaları gerekir ki Türkiye gerçekliğinde buna ihtimal verilemez.
Anayasa Mahkemesi’nin eski Anayasa Mahkemesi olmadığını ve “411 el kaosa kalktı” üzere manşetler atan bir ‘ana akım medya’nın kalmadığını da hatırlatalım.
Kelam konusu kazanımları hiç bir tartışmaya mahal bırakmayacak netlikte tabirlerle anayasal teminat altına almanın önünde hiç bir mani görünmüyor.
E haydi artık!
***
“Yeni ve sivil bir anayasa” için “en geniş uzlaşı”yı arayacaklarını söyleyen iktidarın hazırlığında bu biçimde düzenlemeler de olsa gerek; şayet olmazsa izahı olmaz.
Öteki konularda sorun çıksa bile o düzenlemeler en geniş mutabakatla kabul edilecektir. (Diyelim ki CHP her şeye karşın ‘olmaz’ dedi; ilgili anaysa değişikliği tekrar meclisten geçebilir fakat CHP’nin değişim tezi çöpe masraf ve hem kendisi birebir vakitte “Millet İttifakı” kaybeder.)
Aslında bu işi -herbiçimde oldukçaça ve uzun uzun tartışılacak olan- “yeni ve sivil bir anayasa” paketinden başka olarak bir an evvelden meclise getirip halletmek daha hakikat olur.
Üniversitede başörtüsünün özgür olmasını sağlayacak Anayasa değişiklik paketinin ikinci çeşit oylamasında, 411 kabul, 103 ret oyu çıktı.
518 milletvekilinin katıldığı dünkü oylamada, paketi hazırlayan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) yanı sıra Demokratik Toplum Partisi (DTP) de evet oyu kullandı.
Değişiklik, Anayasanın, ‘’Eğitim ve öğretim hakkı ve ödevi ‘’ başlıklı 42. hususunu ve ‘’Kanun önünde eşitlik’’ başlıklı 10. hususunu değiştiriyor.
Buna göre, 42. hususa;
CHP Anayasa Mahkemesi’ne gidecek
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yarın (11 Şubat) kendisine gönderilecek değişikliği vakit geçirmeden onaylaması bekleniyor.
Cumhuriyet Halk Partisi’yse (CHP) değişikliği, iptal edilmesi için, Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğini daha evvel duyurmuştu.
9 şubat 2008
5 Haziran 2008
“9 Şubat 2008 günlü 5735 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın birtakım unsurlarında değişiklik yapılmasına dair Kanun’un 1. ve 2. hususları, Anayasa’nın 2, 4. ve 148. hususları gözetilerek iptal edilmiştir. Ayrıyeten yürürlüğü de durdurulmuştur.”
AK Partililere ‘Sahi, bu iş hâlâ halledilmedi. Niçin halledilmiyor ki? Bu işi niçin biz yapmıyoruz ki? Ve niçin çabucak yapmıyoruz ki? Elimizi tutan mı var?’ dedirtmesi gereken bir çıkış.
***
AK Parti ve MHP, 2008 başlarında, üniversitelerdeki başörtüsü yasağı problemini çözmek için TBMM’ye bir anayasa değişikliği paketi sunmuştu.
Anayasanın “Eğitim Ve Öğretim Hakkı Ödevi” başlıklı 42’nci hususuna “Kanunda açıkça yazılı olmayan rastgele bir sebeple kimse yükseköğrenim hakkını kullanmaktan yoksun edilemez. Bu hakkın kullanmasının hudutları kanunla belirlenir.” tabiri eklenecek, “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10’uncu hususunun dördüncü fıkrası ise “Devlet organları ve yönetim makamları bütün süreçlerinde ve her türlü kamu hizmetlerinden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik prensibine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” diye değişecekti.
Demokratik Toplum Partisi’nin -yani bu biçimdeki HDP’nin- de desteklediği paket, 9 Şubat 2008’deki ikinci tıp oylamada 411 kabul oyuyla TBMM’den geçti.
CHP’liler alışılmış ki ret oyu verdiler ve başörtülü yükseköğrenim hakkını iptal ettirmek için olağan ki Anayasa Mahkemesi’ne müracaat ettiler. (bu biçimdelar doğal idi bunlar.)
Ve Anayasa Mahkemesi doğal ki CHP’nin isteğini yaptı, o anayasa değişikliğini iptal etti. (bu biçimdelar bu da olağan idi.)
13 sene geçti ortadan.
Köprünün altından epeyce sular aktı.
Günümüz Türkiye’sinde, başörtülü diye yükseköğrenim haklarının engellenmesi şu biçimde dursun, hanımlar kamu bakılırsavlerinde de başörtülü olabiliyorlar.
Büyük, fazlaca büyük kazanım.
Kur’an kurslarının, İmam-Hatip okullarının üstündeki baskıların kalkması da o denli.
AK Parti gidip CHP gelirse bu kazanımlar kaybedilir mi?
Orasını bilmem ancak şurası kesin üzere: Mevcut siyasi atmosferde CHP, bu kazanımları teminat altına almaya yönelik anayasa değişikliklerine karşı çıkamaz. Karşı çıkamayacağı üzere, takviye vermeye kendini mecbur hisseder.
Meclisten ezici sıklıkla, hatta tahminen oybirliğiyle geçirilebilir bu biçimde düzenlemeler.
Ve ileride bu düzenlemeleri değiştirmek isteyen partiler çıkarsa mecliste nitelikli çoğunluğu bulmaları gerekir ki Türkiye gerçekliğinde buna ihtimal verilemez.
Anayasa Mahkemesi’nin eski Anayasa Mahkemesi olmadığını ve “411 el kaosa kalktı” üzere manşetler atan bir ‘ana akım medya’nın kalmadığını da hatırlatalım.
Kelam konusu kazanımları hiç bir tartışmaya mahal bırakmayacak netlikte tabirlerle anayasal teminat altına almanın önünde hiç bir mani görünmüyor.
E haydi artık!
***
“Yeni ve sivil bir anayasa” için “en geniş uzlaşı”yı arayacaklarını söyleyen iktidarın hazırlığında bu biçimde düzenlemeler de olsa gerek; şayet olmazsa izahı olmaz.
Öteki konularda sorun çıksa bile o düzenlemeler en geniş mutabakatla kabul edilecektir. (Diyelim ki CHP her şeye karşın ‘olmaz’ dedi; ilgili anaysa değişikliği tekrar meclisten geçebilir fakat CHP’nin değişim tezi çöpe masraf ve hem kendisi birebir vakitte “Millet İttifakı” kaybeder.)
Aslında bu işi -herbiçimde oldukçaça ve uzun uzun tartışılacak olan- “yeni ve sivil bir anayasa” paketinden başka olarak bir an evvelden meclise getirip halletmek daha hakikat olur.
Üniversitede başörtüsünün özgür olmasını sağlayacak Anayasa değişiklik paketinin ikinci çeşit oylamasında, 411 kabul, 103 ret oyu çıktı.
518 milletvekilinin katıldığı dünkü oylamada, paketi hazırlayan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) yanı sıra Demokratik Toplum Partisi (DTP) de evet oyu kullandı.
Değişiklik, Anayasanın, ‘’Eğitim ve öğretim hakkı ve ödevi ‘’ başlıklı 42. hususunu ve ‘’Kanun önünde eşitlik’’ başlıklı 10. hususunu değiştiriyor.
Buna göre, 42. hususa;
CHP Anayasa Mahkemesi’ne gidecek
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yarın (11 Şubat) kendisine gönderilecek değişikliği vakit geçirmeden onaylaması bekleniyor.
Cumhuriyet Halk Partisi’yse (CHP) değişikliği, iptal edilmesi için, Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğini daha evvel duyurmuştu.
9 şubat 2008
5 Haziran 2008
“9 Şubat 2008 günlü 5735 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın birtakım unsurlarında değişiklik yapılmasına dair Kanun’un 1. ve 2. hususları, Anayasa’nın 2, 4. ve 148. hususları gözetilerek iptal edilmiştir. Ayrıyeten yürürlüğü de durdurulmuştur.”