İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki KİPTAŞ, temeli 13 Aralık 2021’de atılan “Tuzla Aydınlık Evler” projesinin hak sahiplerini, noter huzurunda yapılan kurayla belirledi. 312 konut, 21 ticari alan ve 1 kreşten oluşacak projenin kura çekim merasimi, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun iştirakiyle, Zeytinburnu’ndaki KİPTAŞ Genel Müdürlük binasında yapıldı.
İBB Lideri Ekrem İmamoğlu merasimde yaptığı konuşmada KİPTAŞ’ın ’16 milyon insan ismine ne üretebiliriz’ hissiyle çalıştığını belirterek “İnsanların meskenlerinin sahibi olmasını sağlayan bir modeli yönetiyoruz. Gayemiz, Türkiye’nin en uygun fiyatlarıyla vatandaşlara toplumsal konut üretmek” dedi.
“İNSANLARIN İTİMAT DUYDUĞU BİR MODELİ YÖNETİYORUZ”
İmamoğlu’nun konuşmasının satır başları şu biçimde:
“Şeffafız. Yaptığımız her işi, insanların gözünün önünde yapıyoruz. Art planında hiç bir his, hiç bir aksiyon yok. KİPTAŞ, 16 milyon insanın şirketidir, kurumudur ve ‘16 milyon insan ismine ne üretebiliriz’ hissiyle hareket ediyor. Kaynaklarını bir daha bu kentin uygun imar edilmesine, yanlışsız bir iskan modeliyle insanların mülk sahibi bulunmasına dönük harcıyor. Artı; en ucuz formuyla toplumsal konut muhtaçlığı olan insanlara konut sağlamak ismine gayretini ortaya koyuyor. Artı; hayat ve inşaat kalitesi yüksek, memnun bireylerin yaşadığı yerleşkeleri hayata geçirme uğraşında oluyor. Şeffaflığın yanı sıra, ortada yüksek bir kalite duygusu var. Bunun yanı sıra, kimin satın alacağı noktasında da süreçleri o kadar açık ve hukuka uygun bir formda, merasimleri yaparak, kameralar önünde kuralarını çekerek yani 170 bine yakın insanın itimat duyduğu, insanların konutlarının sahibi olmasını sağlayan bir modeli yönetiyoruz.
Hedefimiz, Türkiye’nin en uygun fiyatlarıyla vatandaşlara toplumsal konut üretmek. Bu manada bizimle iş birliği yapmak isteyen bütün mülk sahiplerine de davette bulunuyoruz. İnançlı proje üretiriz biz. Hakikat iş üretiriz. Yalnızca toprağını uygun manada değerlendirmeye dönük düşünen her şahsa, kuruma KİPTAŞ’ın kapısı açıktır. Kederimiz ve sürece bakışımız en sağlıklı, en kaliteli ve azamî yarar üreten, azamî bedel üreten projeleri İstanbul’a kazandırmaktır. Buyursun gelsinler. Bizimle süreçlerini paylaşsınlar. Biz, İstanbul’a gereksinimi olduğu kadar toplumsal konut üretmeye hazır bir kurumuz. KİPTAŞ kurumunun imarlı yerini dahi -nasıl satın aldıklarını anlattım- Meclis’teki çoğunluk sayısını kullanarak yeşil alana çevirdiklerini -ki türel gayretimiz devam etmekte- biliyoruz. Kendi yerimizi dahi, parasını kendi periyotlarında ödeyip, kuruma kazandırıp (KİPTAŞ binamızın girişinde maketi bile var), o araziyi yeşil alana çevirip… Niçin? Bu kurum, orada iş yapmasın.
“BİZE KÖSTEK DEĞİL, TAKVİYE OLSUNLAR”
Biz, bütün bu zorluklara karşın hem arazi üretiyoruz hem konut üretiyoruz. Onun için kurum ve kuruluşları davet ediyorum. 39 ilçe belediyesini de İBB’nin sağlam iştiraki KİPTAŞ’ın sürecinin bir modülü olma duygusu ortasında bizimle iş birliğine davet ediyoruz. Bize köstek olmak değil, dayanak olsunlar. Ben, nereye gitsem, o ilçenin belediye liderini davet ediyorum. Nereye gitsem, temel atma merasimine davet ediyorum. Nereye gitsem, açılış merasimine ya da anahtar teslim merasimine o ilçenin belediye liderini davet ediyorum. Niçin? Oradaki ilçe belediye lideri da halkın oyuyla seçilmiş bir belediye lideri, ben de halkın oyuyla seçilmiş Büyükşehir Belediye Lideriyim. Birbirimize hürmet üreteceğiz, birlikte halkımıza iş üreteceğiz. O bakımdan, bu iş üretme konusunda 39 ilçe belediyemizi bizimle iş birliği yapmaya bir daha davet ediyorum. bu biçimde vatandaşın gözünde daha prestijli ve bir daha sonraki seçimde, daha manalı bir biçimde vatandaşla buluşabilecek bir pozisyonda oluruz daima birlikte. Bu tarafıyla, bilhassa birtakım süreçlerimize özel dava açma gayretinde olan, engelleme uğraşında olan, bir şeyler üretme uğraşında olan belediye liderlerimizin, şu anki yaratılmak istenen bize karşı, şahsıma ve idaremize karşı yaratılmak istenen siyasi türbülansın içine kapıldıklarını hissediyorum. Vazgeçsinler. O türbülans kendilerine ziyan verecek. O türbülanslara kapılanlar, bir daha sonraki seçimde inansınlar ki vatandaşın huzuruna çıkıp oy bile isteyemeyecekler. Bıraksınlar, iş üretsinler. İş üretenin yanında olsunlar. Üretmediğimiz konuya karşı gelsinler. Bu bireyler, bu şahıslar, hangi belediye liderleri olduklarını kendileri güzel biliyorlar. Onlara buradan davet yapıyorum: Bizimle iş üretme konusunda özel uğraş göstersinler.”
İBB Lideri Ekrem İmamoğlu merasimde yaptığı konuşmada KİPTAŞ’ın ’16 milyon insan ismine ne üretebiliriz’ hissiyle çalıştığını belirterek “İnsanların meskenlerinin sahibi olmasını sağlayan bir modeli yönetiyoruz. Gayemiz, Türkiye’nin en uygun fiyatlarıyla vatandaşlara toplumsal konut üretmek” dedi.
“İNSANLARIN İTİMAT DUYDUĞU BİR MODELİ YÖNETİYORUZ”
İmamoğlu’nun konuşmasının satır başları şu biçimde:
“Şeffafız. Yaptığımız her işi, insanların gözünün önünde yapıyoruz. Art planında hiç bir his, hiç bir aksiyon yok. KİPTAŞ, 16 milyon insanın şirketidir, kurumudur ve ‘16 milyon insan ismine ne üretebiliriz’ hissiyle hareket ediyor. Kaynaklarını bir daha bu kentin uygun imar edilmesine, yanlışsız bir iskan modeliyle insanların mülk sahibi bulunmasına dönük harcıyor. Artı; en ucuz formuyla toplumsal konut muhtaçlığı olan insanlara konut sağlamak ismine gayretini ortaya koyuyor. Artı; hayat ve inşaat kalitesi yüksek, memnun bireylerin yaşadığı yerleşkeleri hayata geçirme uğraşında oluyor. Şeffaflığın yanı sıra, ortada yüksek bir kalite duygusu var. Bunun yanı sıra, kimin satın alacağı noktasında da süreçleri o kadar açık ve hukuka uygun bir formda, merasimleri yaparak, kameralar önünde kuralarını çekerek yani 170 bine yakın insanın itimat duyduğu, insanların konutlarının sahibi olmasını sağlayan bir modeli yönetiyoruz.
Hedefimiz, Türkiye’nin en uygun fiyatlarıyla vatandaşlara toplumsal konut üretmek. Bu manada bizimle iş birliği yapmak isteyen bütün mülk sahiplerine de davette bulunuyoruz. İnançlı proje üretiriz biz. Hakikat iş üretiriz. Yalnızca toprağını uygun manada değerlendirmeye dönük düşünen her şahsa, kuruma KİPTAŞ’ın kapısı açıktır. Kederimiz ve sürece bakışımız en sağlıklı, en kaliteli ve azamî yarar üreten, azamî bedel üreten projeleri İstanbul’a kazandırmaktır. Buyursun gelsinler. Bizimle süreçlerini paylaşsınlar. Biz, İstanbul’a gereksinimi olduğu kadar toplumsal konut üretmeye hazır bir kurumuz. KİPTAŞ kurumunun imarlı yerini dahi -nasıl satın aldıklarını anlattım- Meclis’teki çoğunluk sayısını kullanarak yeşil alana çevirdiklerini -ki türel gayretimiz devam etmekte- biliyoruz. Kendi yerimizi dahi, parasını kendi periyotlarında ödeyip, kuruma kazandırıp (KİPTAŞ binamızın girişinde maketi bile var), o araziyi yeşil alana çevirip… Niçin? Bu kurum, orada iş yapmasın.
“BİZE KÖSTEK DEĞİL, TAKVİYE OLSUNLAR”
Biz, bütün bu zorluklara karşın hem arazi üretiyoruz hem konut üretiyoruz. Onun için kurum ve kuruluşları davet ediyorum. 39 ilçe belediyesini de İBB’nin sağlam iştiraki KİPTAŞ’ın sürecinin bir modülü olma duygusu ortasında bizimle iş birliğine davet ediyoruz. Bize köstek olmak değil, dayanak olsunlar. Ben, nereye gitsem, o ilçenin belediye liderini davet ediyorum. Nereye gitsem, temel atma merasimine davet ediyorum. Nereye gitsem, açılış merasimine ya da anahtar teslim merasimine o ilçenin belediye liderini davet ediyorum. Niçin? Oradaki ilçe belediye lideri da halkın oyuyla seçilmiş bir belediye lideri, ben de halkın oyuyla seçilmiş Büyükşehir Belediye Lideriyim. Birbirimize hürmet üreteceğiz, birlikte halkımıza iş üreteceğiz. O bakımdan, bu iş üretme konusunda 39 ilçe belediyemizi bizimle iş birliği yapmaya bir daha davet ediyorum. bu biçimde vatandaşın gözünde daha prestijli ve bir daha sonraki seçimde, daha manalı bir biçimde vatandaşla buluşabilecek bir pozisyonda oluruz daima birlikte. Bu tarafıyla, bilhassa birtakım süreçlerimize özel dava açma gayretinde olan, engelleme uğraşında olan, bir şeyler üretme uğraşında olan belediye liderlerimizin, şu anki yaratılmak istenen bize karşı, şahsıma ve idaremize karşı yaratılmak istenen siyasi türbülansın içine kapıldıklarını hissediyorum. Vazgeçsinler. O türbülans kendilerine ziyan verecek. O türbülanslara kapılanlar, bir daha sonraki seçimde inansınlar ki vatandaşın huzuruna çıkıp oy bile isteyemeyecekler. Bıraksınlar, iş üretsinler. İş üretenin yanında olsunlar. Üretmediğimiz konuya karşı gelsinler. Bu bireyler, bu şahıslar, hangi belediye liderleri olduklarını kendileri güzel biliyorlar. Onlara buradan davet yapıyorum: Bizimle iş üretme konusunda özel uğraş göstersinler.”