İçişleri Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), bağlı kuruluşları ve şirketlerinde işbaşı yaptırılan çalışandan kimilerinin terör örgütleriyle iltisaklı/irtibatlı olduğu tarafındaki savlarla ilgili özel teftiş süreci sürüyor.
Mevzuyla ilgili euronews’e açıklamalarda bulunan İBB’de CHP Meclis üyesi avukat İdeal Latifeler, Ekrem İmamoğlu aleyhine alınmış bir soruşturma sonucu olmadığını, bunun bir ‘özel teftiş’ olduğunu tabir etti.
“Normalde İçişleri Bakanlığı’na bağlı müfettişler kendi kanunları gereği her 3 yılda bir kamu kurumlarını denetler. Ancak İBB’de en son 2012’de teftiş yapılmış, o günden bugüne teftişe bile gelmemişler. Artık rutin şartlarda gelip denetlemeliler. Lakin burada bir baskın formunda bizim görmediğimiz bir nazaranvlendirme yazısıyla denetleme yapıyorlar. Bir müfettiş MASAK’tan bir başkası Ticaret Bakanlığı’ndan… Bunlar yalnızca İBB değil, şirketleri de denetlemek istiyorlar. Olağan şartlarda yalnızca belediye denetlenir, iştirakler olan şirketler anonimdir. O niçinle bu şirketleri yalnızca Sayıştay denetler. Bunun haricinde bakanlıklar şirketleri denetleyemez. Artık bu şirketleri de istiyorlar ‘getirin bir şey bulacağız’ diyorlar. Biz de bekliyoruz. İhaleleri de istemeleri de enteresan. Aslında kendi başlarında bir çerçeve var, bekliyoruz biz de.”
İçişleri Bakanlığı’ndan ”557 terörist” listesinin de kendilerine ulaşmadığını tabir eden Latifeler, teftişte İBB’den 1 Ocak 2019 yılından itibaren işe giren ve çıkanlar, alınan ve verilen ruhsatlar ile ihale belgelerinin istendiğine dikkat çekiyor ve şunları söylüyor:
“İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bütçe görüşmelerinde İBB’de 557 tane terörist var diye bir tartışma başlattı. Fakat ortada bize bildirilen bir liste yok. Onun bu çıkışından daha sonra Ekrem Lider İçişleri Bakanlığı’na bir yazı yazdı. var ise bu listeyi gönder bulalım dedi. İçişleri Bakanlığı cevap vermedi, İstanbul Valiliği cevap verdi; ‘senin muhatabın benim’ dedi. Fakat oradan da liste gelmedi. Kim bu 557 kişi biz de bilmiyoruz. Sizin elinizde var ise gönderin diyoruz, o da gelmiyor. Yalnızca bunları araştırmak için geliyoruz diye bir imaj yaratıldı ancak süreç öbür.
Bahisle ilgili sekiz müfettiş belirlenmiş ve bunlardan dördü yılbaşından evvel incelemelere başladı. Geri kalan öteki müfettişler de geldi. İstenilen evraklar 1 Ocak 2019 yılından itibaren işe giren ve çıkanlar, alınan ve verilen ruhsatlar, ihale belgeleri isteniyor. İBB’de teftiş şurasından gelenler için ayrılmış yerler var. Ne aradıkları muhakkak değil ancak arkadaşlarımız ne isteniyorsa hazırlıyorlar. esasen Ekrem Lider geldiğinden beri gelip gidiyorlar, boş kalmadık.”
Avukat İdeal Latifeler, İBB’de yürütülen teftişin siyasi olduğunu söylüyor ve bu adımın gayesinin CHP’yi PKK ile irtibatlı hale getirmeye çalışmak ve de ittifakları birbirine düşürmek olduğunu düşünüyor.
“KHK’lılar dediler lakin buna bakmıyorlar. Tüm işe giren çıkanları, ihaleleri istiyorlar. KHK’lıları işe almak diye bir şey kelam konusu değil, aslına bakarsan İBB’nin işe alma kriterleri belirli. İmtihan açar, sabıka kaydına göre alıyor. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını biz yapamıyoruz aslına bakarsanız. Valilik ve İçişleri Bakanlığı yapar. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını kanunu da Kasım 2019’da iptal edildi. 7 Nisan 2021’de yeni bir kanun yürürlüğe girdi. ötürüsıyla bu araştırma yapılsa bile lakin 7 Nisan 2021’den itibaren yapılabilir lakin onun da yönetmeliği yayımlanmadı. Bunun ortasında araştırma kimler hakkında yapılacak bilinmiyor.”
İBB CHP Küme Sözcüsü, Belediye Meclis Üyesi Tarık Balyalı ise iktidarın bir baskı ögesi oluşturmak istediğini söylüyor. sebebi ise 2022’de yapılacak erken seçim.
“aslına bakarsan incelenmiş mevzuları masaya yatırılıyor. Buralarda bir baskı ögesi oluşturmak istiyorlar. 2022’de bir seçim öngörümüz var ve bu siyasi bir baskı. İstanbul’a ait öfke hala geçmedi. Bu niçinle intikamcı hislerle hareket ediliyor. Bu müfettişlerin incelemelerine saygılıyız, bir problemimiz yok. Ancak yaptıranlarla ilgili sorun var. Terör ile ilişkilendirmeye çalışıyorlar lakin bir terör soruşturması değil. Çok önemli bir soruşturmadır bu toplumsal medya üzerinden yürütülmez. İBB olarak gelişmeleri toplumsal medyadan duyduk. Bu terörle ilişkilendirilmek istenen bir algı operasyonu. Karşılığı olmayan bir senaryo ve ısrar etmeye devam ediyorlar. KHK’lıların işe alınacağı belirlidir, güvenlik soruşturmasından geçiyorlar. Devletin yasalarında süreç var. Ekstra uygulama kelam konusu değildir. Bitmekte olan bir siyasi iktidarın son çırpınışları. Vicdanen son derece haklıyız, gayretimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Biz İstanbullu için metro üretmeye ve yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Kayyım mümkünlüğünü görmüyorum, hiçbir irade halkın iradesinden üstün değildir.”
Mevzuyla ilgili euronews’e açıklamalarda bulunan İBB’de CHP Meclis üyesi avukat İdeal Latifeler, Ekrem İmamoğlu aleyhine alınmış bir soruşturma sonucu olmadığını, bunun bir ‘özel teftiş’ olduğunu tabir etti.
“Normalde İçişleri Bakanlığı’na bağlı müfettişler kendi kanunları gereği her 3 yılda bir kamu kurumlarını denetler. Ancak İBB’de en son 2012’de teftiş yapılmış, o günden bugüne teftişe bile gelmemişler. Artık rutin şartlarda gelip denetlemeliler. Lakin burada bir baskın formunda bizim görmediğimiz bir nazaranvlendirme yazısıyla denetleme yapıyorlar. Bir müfettiş MASAK’tan bir başkası Ticaret Bakanlığı’ndan… Bunlar yalnızca İBB değil, şirketleri de denetlemek istiyorlar. Olağan şartlarda yalnızca belediye denetlenir, iştirakler olan şirketler anonimdir. O niçinle bu şirketleri yalnızca Sayıştay denetler. Bunun haricinde bakanlıklar şirketleri denetleyemez. Artık bu şirketleri de istiyorlar ‘getirin bir şey bulacağız’ diyorlar. Biz de bekliyoruz. İhaleleri de istemeleri de enteresan. Aslında kendi başlarında bir çerçeve var, bekliyoruz biz de.”
İçişleri Bakanlığı’ndan ”557 terörist” listesinin de kendilerine ulaşmadığını tabir eden Latifeler, teftişte İBB’den 1 Ocak 2019 yılından itibaren işe giren ve çıkanlar, alınan ve verilen ruhsatlar ile ihale belgelerinin istendiğine dikkat çekiyor ve şunları söylüyor:
“İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bütçe görüşmelerinde İBB’de 557 tane terörist var diye bir tartışma başlattı. Fakat ortada bize bildirilen bir liste yok. Onun bu çıkışından daha sonra Ekrem Lider İçişleri Bakanlığı’na bir yazı yazdı. var ise bu listeyi gönder bulalım dedi. İçişleri Bakanlığı cevap vermedi, İstanbul Valiliği cevap verdi; ‘senin muhatabın benim’ dedi. Fakat oradan da liste gelmedi. Kim bu 557 kişi biz de bilmiyoruz. Sizin elinizde var ise gönderin diyoruz, o da gelmiyor. Yalnızca bunları araştırmak için geliyoruz diye bir imaj yaratıldı ancak süreç öbür.
Bahisle ilgili sekiz müfettiş belirlenmiş ve bunlardan dördü yılbaşından evvel incelemelere başladı. Geri kalan öteki müfettişler de geldi. İstenilen evraklar 1 Ocak 2019 yılından itibaren işe giren ve çıkanlar, alınan ve verilen ruhsatlar, ihale belgeleri isteniyor. İBB’de teftiş şurasından gelenler için ayrılmış yerler var. Ne aradıkları muhakkak değil ancak arkadaşlarımız ne isteniyorsa hazırlıyorlar. esasen Ekrem Lider geldiğinden beri gelip gidiyorlar, boş kalmadık.”
Avukat İdeal Latifeler, İBB’de yürütülen teftişin siyasi olduğunu söylüyor ve bu adımın gayesinin CHP’yi PKK ile irtibatlı hale getirmeye çalışmak ve de ittifakları birbirine düşürmek olduğunu düşünüyor.
“KHK’lılar dediler lakin buna bakmıyorlar. Tüm işe giren çıkanları, ihaleleri istiyorlar. KHK’lıları işe almak diye bir şey kelam konusu değil, aslına bakarsan İBB’nin işe alma kriterleri belirli. İmtihan açar, sabıka kaydına göre alıyor. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını biz yapamıyoruz aslına bakarsanız. Valilik ve İçişleri Bakanlığı yapar. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını kanunu da Kasım 2019’da iptal edildi. 7 Nisan 2021’de yeni bir kanun yürürlüğe girdi. ötürüsıyla bu araştırma yapılsa bile lakin 7 Nisan 2021’den itibaren yapılabilir lakin onun da yönetmeliği yayımlanmadı. Bunun ortasında araştırma kimler hakkında yapılacak bilinmiyor.”
İBB CHP Küme Sözcüsü, Belediye Meclis Üyesi Tarık Balyalı ise iktidarın bir baskı ögesi oluşturmak istediğini söylüyor. sebebi ise 2022’de yapılacak erken seçim.
“aslına bakarsan incelenmiş mevzuları masaya yatırılıyor. Buralarda bir baskı ögesi oluşturmak istiyorlar. 2022’de bir seçim öngörümüz var ve bu siyasi bir baskı. İstanbul’a ait öfke hala geçmedi. Bu niçinle intikamcı hislerle hareket ediliyor. Bu müfettişlerin incelemelerine saygılıyız, bir problemimiz yok. Ancak yaptıranlarla ilgili sorun var. Terör ile ilişkilendirmeye çalışıyorlar lakin bir terör soruşturması değil. Çok önemli bir soruşturmadır bu toplumsal medya üzerinden yürütülmez. İBB olarak gelişmeleri toplumsal medyadan duyduk. Bu terörle ilişkilendirilmek istenen bir algı operasyonu. Karşılığı olmayan bir senaryo ve ısrar etmeye devam ediyorlar. KHK’lıların işe alınacağı belirlidir, güvenlik soruşturmasından geçiyorlar. Devletin yasalarında süreç var. Ekstra uygulama kelam konusu değildir. Bitmekte olan bir siyasi iktidarın son çırpınışları. Vicdanen son derece haklıyız, gayretimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Biz İstanbullu için metro üretmeye ve yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Kayyım mümkünlüğünü görmüyorum, hiçbir irade halkın iradesinden üstün değildir.”