, CHP Merkez İdare Şurası (MYK) toplantısı daha sonrası CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Öztrak’ın konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
ERDOĞAN’IN YILBAŞI GECESİ YAPTIĞI SİYASİ EŞKİYALIĞIN DANİSKASIDIR
“Erdoğan, tam da yılbaşı gecesi, millete fecî bir tuzak kurdu. Akaryakıttan köprü geçiş fiyatlarına, doğal gazdan elektriğe, harçlardan vergilere kadar her şeye fahiş artırımlar yaptı. Temel bunun ismi, siyasi eşkıyalıktır. Erdoğan’ın yılbaşı gecesi yaptığı, siyasi eşkıyalığın daniskasıdır. Siyasi eşkıyalık, eşkıyalığın en vahim olanıdır. kolay eşkıya, gözüne kestirdiğini soyar; siyasi eşkıya, topyekûn milleti soyar. kolay eşkıya yol keser; siyasi eşkıya, milletin cebinden yandaşlarının kesesine dolar, avro garantili yol döşer. kolay eşkıya alenen soyar; soyulduğunuzu bilirsiniz. Siyasi eşkıya, ‘dış güçler’, ‘faiz lobileri’, ‘dolar baronları’, ‘dövize endeksli mevduat’, ‘zamlara tarife değişikliği’, ‘enflasyona fiyat artışı’ diyerek ipteki cambazı gösterir, milleti çaktırmadan soyar.
SIRADAN EŞKİYA SİZİ SEÇER, SİYASİ EŞKİYAYI SİZ SEÇERSİNİZ
kolay eşkıya, paranızı, cüzdanınızı, malınızı gasp eder. Siyasi eşkıya, milletin geleceğini, hayallerini, umutlarını, gülümsemesini gasp eder. En acısı da bayağı eşkıya sizi seçer; siyasi eşkıyayı ise siz seçersiniz. Siyasi eşkıya da işte bundan güç alır. ‘Beni seçen, neticelerina katlanır’ rahatlığıyla hareket eder.
ERDOĞAN 20 YILDA ENFLASYON LİGİNDE BİRİNCİ 10 ÜLKEYE SOKTU
Geçtiğimiz yılın son ayında, tüketici enflasyonu yüzde 13,6’ya sıçradı. Bu, 1994 Nisan ayından bu yana, tek bir ayda gerçekleşen en yüksek aylık enflasyon. Erdoğan, bunu görür görmez her vakit yaptığını yaptı. Sorumluluktan kaçmak için ‘Enflasyon yalnızca bizim değil, tüm dünyanın sorunudur’ dedi. Millete Amerika’yı, Almanya’yı gösterdi. Bizde tek bir aydaki enflasyon, ABD’deki yıllık enflasyonun iki katı. Almanya’daki yıllık enflasyonun 2,5 katı. Komşumuz Yunanistan’daki yıllık enflasyonun 3 katı. Bizdeki enflasyonla ABD’yi, Almanya’yı karşılaştırmak için insanın izanını kaybetmesi gerekir. Ancak daha da berbatı, milletimiz Erdoğan yardımıyla, Türkiye’deki enflasyon yetmezmiş üzere bir de ABD’deki enflasyonun yükünü çekiyor. Geçilmeyen köprülerin, otoyolların faturası hem dolarla tıpkı vakitte Amerikan enflasyonuyla milletin sırtına yıkılıyor. Gerçekler acıdır. Erdoğan’ın yönettiği Türkiye’de yıllık enflasyon yüzde 36. Türkiye, dünya üzerinde en yüksek enflasyona sahip 8. iktisat. Erdoğan, 20 yılın sonunda ülkemizi en yüksek gelire sahip 20 iktisat liginden düşürdü. Ancak enflasyon liginde birinci 10’a soktu. Bu ligde birlikte olduğumuz ülkeler Suriye, Surinam, Zimbabve.
KÖPÜK HÜPLETMEYİ BIRAK MİLLETİN HALİNE BAK
Şimdilerde Erdoğan, ‘Dövizin köpüğünü aldım, enflasyon üstündeki köpüğü de alacağım’ demeye başladı. Ancak döviz hala köpürmeye devam ediyor. Tıpkı Bakan Nebati’nin gözleri üzere, döviz hala kıpır kıpır. Kendisine tavsiyemiz; köpük hüpletmeyi bırak, milletin haline bak. Bu ülkede her 100 bireyden 10’u 65 yaş ve üzerinde. 9,5 milyon emeklimiz, üç kuruşla yaşama tutunmaya çalışıyor. Lakin Erdoğan’ın yönettiği ülkemizde tek bir kişinin aylık ömür maliyeti 4 bin 927 lira. Emeklilerimiz, Erdoğan yardımıyla kan ağlıyor. Yaş almış bu yurttaşlarımız kara kışı nasıl aşacağını kara kara düşünüyor. 2 bin 500 lirayla emeklilerimiz bu kara kışı geçiremez. yinelıyorum; enflasyonda turpun büyüğü heybede. Üretici fiyatlarından tüketicilerimize gerçek görülmemiş bir tsunami geliyor. Emeklilerimizi yaklaşan tsunamiye ezdirmeyin.
KİMSE ‘MECLİS KONTROLÜNDEN KAÇTIM’ DİYE SEVİNMESİN
Merkez Bankası, 3 Ocak 2022 tarihinde bir uygulama talimatı yayımladı. Bu talimatla ihracat bedeli dövizin yüzde 25’inin Merkez Bankası’na satılmasını düzenledi. Biz merak ediyoruz; bu düzenlemeye destek teşkil eden İhracat Genelgesi’nin ek 1’inci hususu, sanki ne vakit yayımlandı? Türk Parasının Değerini Muhafaza Hakkında Kanun, Türk Parası Değerini Müdafaa Hakkında 32 sayılı Karar hala ortada dururken ihracatçılarımızı mağdur eden bu biçimde bir düzenleme, sıradan bir uygulama talimatıyla nasıl yapıldı? Biz, bu mevzuyu da Meclis gündemine taşıyoruz. Çok açık söyleyeyim; bu saatten daha sonra, TCMB ve Hazine dehlizleri içinde kuşku uyandıran, kural ve teamüllerin gerisinden dolanan her iş soruşturma konusudur. Sayın Genel Liderimiz bu mevzuda aslına bakarsan bir milat belirledi; 18 Ekim 2021. İşini düzgün yapan, hukukun gerisinden dolanmayan, dürüst devlet memurlarımızın hepsi rahat olsun. Artık az kaldı. Vatandaşlarımız da müsterih olsun. 20 Kasım finansal kumpasında milletin alın terine emeğine, yılların birikimine bir gecede çöküp servetlerine servet katanlar, milletin geleceğini köpük görüp hüpletenler, birincinin sandıkta millete, daha sonra da hukuk önünde adalete hesabını kesinlikle verecek. Kimse ‘Meclis kontrolünden şimdilik kaçtım’ diye sevinmesin. Bu saatten daha sonra şeriatın kestiği parmak acımaz.”
Öztrak, basın mensupların gelen sorulara da cevap verdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun kedi görüntüsünün adaylık iletisi olarak algılandığı tarafındaki soruya, “Hoppala. Bu soru bir gazeteci sorusu mu, yoksa troll yorumu mu? Kimse öküz altında kedi aramasın. Bu kanallar, AK Parti Genel Lideri ile Sayın Genel Liderimizi tartışma programına çağırsınlar” dedi.
Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın kapısına zincirin Kemal Kılıçdaroğlu’nun müdafaalarının talebiyle asıldığı savlarına Öztrak, “İletişim Koordinatörlüğü’müz gerekli açıklamayı yaptı, oradan karşılığı bulabilirler” diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ‘MUSİAD üzere hasılatını helal yoldan kazananların bizim lisanımızı fazlaca daha uygun anlayabileceği dönemdeyiz” kelamlarına Öztrak, “Bu açıklama vahim. Yararı helal-haram diye ayıran bir Hazine ve Maliye Bakanı olduğunu gösterir. Sayın Bakan, siz bu hakkı kendinizde nasıl görüyorsunuz? Size bakılırsa hangi esnafın, kasabın, bakkalın çıkarı haram? Bu laflar haramzadelerin laflarıdır. Helali, haramı konuşanlar, dün 20 Aralık kumpasıyla ilgili araştırma önergemize karşı oy vermemeliydi” dedi.
Bakan Nebati’nin “Ortodoks siyasetleri bir tarafa koyduk, artık heterodoks siyasetler var” kelamlarına Öztrak, “Hayırdır? Saray sosyetesi, Bizans saray sosyetesine mi imreniyor? Bizans saray sosyetesi üzere ortalık yangın yerine dönerken meleklerin cinsiyetini mi tartışmaya başladılar. Nebati Bakan, kendi şirketlerini bilmem ancak devlet, devlet üzere yönetilir” diye konuştu.
TBMM Lideri Mustafa Şentop’un, limanların işletme hakkının 49 yıla çıkarılmasını önnazarann yasa teklifinin geri çekilmesini isteyen CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Genel Şura kademesine gelmiş bir kanun teklifinin Meclis Başkanı’na rastgele bir müdahale yetkisi tanımadığını bilmiyor olmasını şaşkınlıkla karşılıyorum. Kamuoyunu aldatıcı, sorumluluktan uzak bu tabirleri esefle karşılıyorum” kelamlarına ait Öztrak, “Bugün Türkiye’de ortada epey büyük bir vurgun teşebbüsü var, bu limanlar hadisesiyle bir arada. Sayın Şentop, tarz ile temel ile uğraşacağına evvel çıksın şu vurgun teşebbüsüne bir iki laf etsin. Bu ülkede vurgunu önleyecek tek yer kaldı, o da TBMM. Onun Lideri da tarz ile uğraşıyor. Sayın Şentop yolu bıraksın, artık temele gelsin ve getirilen vurgun maddesine karşı çıksın” dedi.
ERDOĞAN’IN YILBAŞI GECESİ YAPTIĞI SİYASİ EŞKİYALIĞIN DANİSKASIDIR
“Erdoğan, tam da yılbaşı gecesi, millete fecî bir tuzak kurdu. Akaryakıttan köprü geçiş fiyatlarına, doğal gazdan elektriğe, harçlardan vergilere kadar her şeye fahiş artırımlar yaptı. Temel bunun ismi, siyasi eşkıyalıktır. Erdoğan’ın yılbaşı gecesi yaptığı, siyasi eşkıyalığın daniskasıdır. Siyasi eşkıyalık, eşkıyalığın en vahim olanıdır. kolay eşkıya, gözüne kestirdiğini soyar; siyasi eşkıya, topyekûn milleti soyar. kolay eşkıya yol keser; siyasi eşkıya, milletin cebinden yandaşlarının kesesine dolar, avro garantili yol döşer. kolay eşkıya alenen soyar; soyulduğunuzu bilirsiniz. Siyasi eşkıya, ‘dış güçler’, ‘faiz lobileri’, ‘dolar baronları’, ‘dövize endeksli mevduat’, ‘zamlara tarife değişikliği’, ‘enflasyona fiyat artışı’ diyerek ipteki cambazı gösterir, milleti çaktırmadan soyar.
SIRADAN EŞKİYA SİZİ SEÇER, SİYASİ EŞKİYAYI SİZ SEÇERSİNİZ
kolay eşkıya, paranızı, cüzdanınızı, malınızı gasp eder. Siyasi eşkıya, milletin geleceğini, hayallerini, umutlarını, gülümsemesini gasp eder. En acısı da bayağı eşkıya sizi seçer; siyasi eşkıyayı ise siz seçersiniz. Siyasi eşkıya da işte bundan güç alır. ‘Beni seçen, neticelerina katlanır’ rahatlığıyla hareket eder.
ERDOĞAN 20 YILDA ENFLASYON LİGİNDE BİRİNCİ 10 ÜLKEYE SOKTU
Geçtiğimiz yılın son ayında, tüketici enflasyonu yüzde 13,6’ya sıçradı. Bu, 1994 Nisan ayından bu yana, tek bir ayda gerçekleşen en yüksek aylık enflasyon. Erdoğan, bunu görür görmez her vakit yaptığını yaptı. Sorumluluktan kaçmak için ‘Enflasyon yalnızca bizim değil, tüm dünyanın sorunudur’ dedi. Millete Amerika’yı, Almanya’yı gösterdi. Bizde tek bir aydaki enflasyon, ABD’deki yıllık enflasyonun iki katı. Almanya’daki yıllık enflasyonun 2,5 katı. Komşumuz Yunanistan’daki yıllık enflasyonun 3 katı. Bizdeki enflasyonla ABD’yi, Almanya’yı karşılaştırmak için insanın izanını kaybetmesi gerekir. Ancak daha da berbatı, milletimiz Erdoğan yardımıyla, Türkiye’deki enflasyon yetmezmiş üzere bir de ABD’deki enflasyonun yükünü çekiyor. Geçilmeyen köprülerin, otoyolların faturası hem dolarla tıpkı vakitte Amerikan enflasyonuyla milletin sırtına yıkılıyor. Gerçekler acıdır. Erdoğan’ın yönettiği Türkiye’de yıllık enflasyon yüzde 36. Türkiye, dünya üzerinde en yüksek enflasyona sahip 8. iktisat. Erdoğan, 20 yılın sonunda ülkemizi en yüksek gelire sahip 20 iktisat liginden düşürdü. Ancak enflasyon liginde birinci 10’a soktu. Bu ligde birlikte olduğumuz ülkeler Suriye, Surinam, Zimbabve.
KÖPÜK HÜPLETMEYİ BIRAK MİLLETİN HALİNE BAK
Şimdilerde Erdoğan, ‘Dövizin köpüğünü aldım, enflasyon üstündeki köpüğü de alacağım’ demeye başladı. Ancak döviz hala köpürmeye devam ediyor. Tıpkı Bakan Nebati’nin gözleri üzere, döviz hala kıpır kıpır. Kendisine tavsiyemiz; köpük hüpletmeyi bırak, milletin haline bak. Bu ülkede her 100 bireyden 10’u 65 yaş ve üzerinde. 9,5 milyon emeklimiz, üç kuruşla yaşama tutunmaya çalışıyor. Lakin Erdoğan’ın yönettiği ülkemizde tek bir kişinin aylık ömür maliyeti 4 bin 927 lira. Emeklilerimiz, Erdoğan yardımıyla kan ağlıyor. Yaş almış bu yurttaşlarımız kara kışı nasıl aşacağını kara kara düşünüyor. 2 bin 500 lirayla emeklilerimiz bu kara kışı geçiremez. yinelıyorum; enflasyonda turpun büyüğü heybede. Üretici fiyatlarından tüketicilerimize gerçek görülmemiş bir tsunami geliyor. Emeklilerimizi yaklaşan tsunamiye ezdirmeyin.
KİMSE ‘MECLİS KONTROLÜNDEN KAÇTIM’ DİYE SEVİNMESİN
Merkez Bankası, 3 Ocak 2022 tarihinde bir uygulama talimatı yayımladı. Bu talimatla ihracat bedeli dövizin yüzde 25’inin Merkez Bankası’na satılmasını düzenledi. Biz merak ediyoruz; bu düzenlemeye destek teşkil eden İhracat Genelgesi’nin ek 1’inci hususu, sanki ne vakit yayımlandı? Türk Parasının Değerini Muhafaza Hakkında Kanun, Türk Parası Değerini Müdafaa Hakkında 32 sayılı Karar hala ortada dururken ihracatçılarımızı mağdur eden bu biçimde bir düzenleme, sıradan bir uygulama talimatıyla nasıl yapıldı? Biz, bu mevzuyu da Meclis gündemine taşıyoruz. Çok açık söyleyeyim; bu saatten daha sonra, TCMB ve Hazine dehlizleri içinde kuşku uyandıran, kural ve teamüllerin gerisinden dolanan her iş soruşturma konusudur. Sayın Genel Liderimiz bu mevzuda aslına bakarsan bir milat belirledi; 18 Ekim 2021. İşini düzgün yapan, hukukun gerisinden dolanmayan, dürüst devlet memurlarımızın hepsi rahat olsun. Artık az kaldı. Vatandaşlarımız da müsterih olsun. 20 Kasım finansal kumpasında milletin alın terine emeğine, yılların birikimine bir gecede çöküp servetlerine servet katanlar, milletin geleceğini köpük görüp hüpletenler, birincinin sandıkta millete, daha sonra da hukuk önünde adalete hesabını kesinlikle verecek. Kimse ‘Meclis kontrolünden şimdilik kaçtım’ diye sevinmesin. Bu saatten daha sonra şeriatın kestiği parmak acımaz.”
Öztrak, basın mensupların gelen sorulara da cevap verdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun kedi görüntüsünün adaylık iletisi olarak algılandığı tarafındaki soruya, “Hoppala. Bu soru bir gazeteci sorusu mu, yoksa troll yorumu mu? Kimse öküz altında kedi aramasın. Bu kanallar, AK Parti Genel Lideri ile Sayın Genel Liderimizi tartışma programına çağırsınlar” dedi.
Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın kapısına zincirin Kemal Kılıçdaroğlu’nun müdafaalarının talebiyle asıldığı savlarına Öztrak, “İletişim Koordinatörlüğü’müz gerekli açıklamayı yaptı, oradan karşılığı bulabilirler” diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ‘MUSİAD üzere hasılatını helal yoldan kazananların bizim lisanımızı fazlaca daha uygun anlayabileceği dönemdeyiz” kelamlarına Öztrak, “Bu açıklama vahim. Yararı helal-haram diye ayıran bir Hazine ve Maliye Bakanı olduğunu gösterir. Sayın Bakan, siz bu hakkı kendinizde nasıl görüyorsunuz? Size bakılırsa hangi esnafın, kasabın, bakkalın çıkarı haram? Bu laflar haramzadelerin laflarıdır. Helali, haramı konuşanlar, dün 20 Aralık kumpasıyla ilgili araştırma önergemize karşı oy vermemeliydi” dedi.
Bakan Nebati’nin “Ortodoks siyasetleri bir tarafa koyduk, artık heterodoks siyasetler var” kelamlarına Öztrak, “Hayırdır? Saray sosyetesi, Bizans saray sosyetesine mi imreniyor? Bizans saray sosyetesi üzere ortalık yangın yerine dönerken meleklerin cinsiyetini mi tartışmaya başladılar. Nebati Bakan, kendi şirketlerini bilmem ancak devlet, devlet üzere yönetilir” diye konuştu.
TBMM Lideri Mustafa Şentop’un, limanların işletme hakkının 49 yıla çıkarılmasını önnazarann yasa teklifinin geri çekilmesini isteyen CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Genel Şura kademesine gelmiş bir kanun teklifinin Meclis Başkanı’na rastgele bir müdahale yetkisi tanımadığını bilmiyor olmasını şaşkınlıkla karşılıyorum. Kamuoyunu aldatıcı, sorumluluktan uzak bu tabirleri esefle karşılıyorum” kelamlarına ait Öztrak, “Bugün Türkiye’de ortada epey büyük bir vurgun teşebbüsü var, bu limanlar hadisesiyle bir arada. Sayın Şentop, tarz ile temel ile uğraşacağına evvel çıksın şu vurgun teşebbüsüne bir iki laf etsin. Bu ülkede vurgunu önleyecek tek yer kaldı, o da TBMM. Onun Lideri da tarz ile uğraşıyor. Sayın Şentop yolu bıraksın, artık temele gelsin ve getirilen vurgun maddesine karşı çıksın” dedi.