Elektrikte en kuvvetli oyuncu rüzgar gücü
Global bir güç dönüşümü günden güne daha da değer ve sürat kazanıyor. Bu değişim yalnızca fosil yakıtlardan pak güce geçişi değil, birlikteinde pak güçten elde edilen gücü de gerçek biçimde kullanmayı ortasında barındırıyor. ETIPWind ve WindEurope tarafınca yayınlanan bir rapora bakılırsa elektrifikasyon, Avrupa iktisadını karbondan arındırmanın en uygun maliyetli yolu. Bu sürecin öncülüğünü rüzgar gücünün yapacağını lisana getiren Ülke Güç Genel Müdürü Ali Aydın, meskenlerden ulaşıma, üretimden tüm sanayi kollarına kadar yapılacak gerçek atılımlarla Avrupa’daki elektrik üretiminin yarısının 2050’ye kadar rüzgar gücü tarafınca karşılanacağını belirtiyor.
Avrupa Komitesi’nin senaryoları, rüzgar gücünün 2025’ten daha sonra Avrupa’nın en büyük elektrik kaynağı haline geldiğini ve 2050 yılına kadar Avrupa’nın elektrik sisteminin %50’sini oluşturduğunu öngörüyor. birebir vakitte Avrupa’daki elektrik talebinin 2050 yılına kadar 6 bin 800 TWh’ye çıkacağı iddia ediliyor. Bütün bu gelişmelerin rüzgar gücünde büyük genişlemelere yol açacağını belirten Ali Aydın, geleceğin güç sisteminin merkezinde olacak olan rüzgar gücünün halihazırda en uygun maliyetli güç üretim kaynağı olduğunu aktarıyor. Avrupa’nın karbonsuzlaşma maksatlarında rüzgar gücüne bağlı elektrifikasyon gücünün bu atılımlarla birlikte daha da artacağına dikkat çeken Aydın, Türkiye’nin rüzgar gücü alanında daha ileri teknoloji geliştirmeleri ve daha uygun müsaade prosedürleri uygulaması gerektiğini, bu sistemli ilerleyişle de rüzgar gücünü 1 numaralı elektrik kaynağı haline getirebileceğimizi lisana getiriyor.
Karbon emisyon oranını 2030’a kadar %55 oranında azaltmayı kabul eden AB’nin geleceğe yönelik adımlarının birinci sırasında, rüzgar gücüne yönelik yatırımları artırmak bulunuyor. Bunun yanı sıra Avrupa Komitesi’nin tahlili de elektrifikasyonun, güç kesimi karbon emisyonlarını 2050 yılına kadar net sıfıra indirmenin en uygun maliyetli ve güç açısından verimli yolu olduğunu raporluyor. Burada ise öncülük edecek en büyük pak güç kaynağı olarak da rüzgar görülüyor. Rüzgar gücünün en ucuz elektrik üretim biçimleri içinde olduğuna dikkat çeken Ali Aydın, türbin teknolojisindeki iyileştirmeler ile bakım ve onarımlardaki kaliteli hizmet ve gelişmiş raporlamanın rüzgar gücünün üretim çıktılarını daha da ucuz hale getireceğini belirtiyor. Bu niçinlerle rüzgara dayalı elektrifikasyonun daha değerli hale geldiğini aktaran Aydın’a göre, rüzgar gücü Avrupa ve Türkiye iktisadını ivmelendirebilecek en büyük güç gücü.
Hibya Haber Ajansı
Alıntıdır
Global bir güç dönüşümü günden güne daha da değer ve sürat kazanıyor. Bu değişim yalnızca fosil yakıtlardan pak güce geçişi değil, birlikteinde pak güçten elde edilen gücü de gerçek biçimde kullanmayı ortasında barındırıyor. ETIPWind ve WindEurope tarafınca yayınlanan bir rapora bakılırsa elektrifikasyon, Avrupa iktisadını karbondan arındırmanın en uygun maliyetli yolu. Bu sürecin öncülüğünü rüzgar gücünün yapacağını lisana getiren Ülke Güç Genel Müdürü Ali Aydın, meskenlerden ulaşıma, üretimden tüm sanayi kollarına kadar yapılacak gerçek atılımlarla Avrupa’daki elektrik üretiminin yarısının 2050’ye kadar rüzgar gücü tarafınca karşılanacağını belirtiyor.
Avrupa Komitesi’nin senaryoları, rüzgar gücünün 2025’ten daha sonra Avrupa’nın en büyük elektrik kaynağı haline geldiğini ve 2050 yılına kadar Avrupa’nın elektrik sisteminin %50’sini oluşturduğunu öngörüyor. birebir vakitte Avrupa’daki elektrik talebinin 2050 yılına kadar 6 bin 800 TWh’ye çıkacağı iddia ediliyor. Bütün bu gelişmelerin rüzgar gücünde büyük genişlemelere yol açacağını belirten Ali Aydın, geleceğin güç sisteminin merkezinde olacak olan rüzgar gücünün halihazırda en uygun maliyetli güç üretim kaynağı olduğunu aktarıyor. Avrupa’nın karbonsuzlaşma maksatlarında rüzgar gücüne bağlı elektrifikasyon gücünün bu atılımlarla birlikte daha da artacağına dikkat çeken Aydın, Türkiye’nin rüzgar gücü alanında daha ileri teknoloji geliştirmeleri ve daha uygun müsaade prosedürleri uygulaması gerektiğini, bu sistemli ilerleyişle de rüzgar gücünü 1 numaralı elektrik kaynağı haline getirebileceğimizi lisana getiriyor.
Karbon emisyon oranını 2030’a kadar %55 oranında azaltmayı kabul eden AB’nin geleceğe yönelik adımlarının birinci sırasında, rüzgar gücüne yönelik yatırımları artırmak bulunuyor. Bunun yanı sıra Avrupa Komitesi’nin tahlili de elektrifikasyonun, güç kesimi karbon emisyonlarını 2050 yılına kadar net sıfıra indirmenin en uygun maliyetli ve güç açısından verimli yolu olduğunu raporluyor. Burada ise öncülük edecek en büyük pak güç kaynağı olarak da rüzgar görülüyor. Rüzgar gücünün en ucuz elektrik üretim biçimleri içinde olduğuna dikkat çeken Ali Aydın, türbin teknolojisindeki iyileştirmeler ile bakım ve onarımlardaki kaliteli hizmet ve gelişmiş raporlamanın rüzgar gücünün üretim çıktılarını daha da ucuz hale getireceğini belirtiyor. Bu niçinlerle rüzgara dayalı elektrifikasyonun daha değerli hale geldiğini aktaran Aydın’a göre, rüzgar gücü Avrupa ve Türkiye iktisadını ivmelendirebilecek en büyük güç gücü.
Hibya Haber Ajansı
Alıntıdır