Diyanet İşleri Başkanlığı’na giriş için milletvekilleri tarafınca mülakat için liste gönderildiği savlarına Diyanet İşleri Lider Yardımcısı Burhan İşliyen’den karşılık geldi. İşliyen, her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verdiği müsaade çerçevesinde 4B kontratlı imam hatip, müezzin-kayyım ve Kuran kursu öğreticisi alındığını, geçen ay da bu kapsamda imtihanların yapıldığını anımsattı.
Türkiye’de 20 vilayette 21 imtihan merkezinde 56 imtihan komitesi marifetiyle yazılı imtihan puanıyla müracaat etmiş 46 bin aday içerisinden 19 bin 726 kişinin mülakata çağrıldığını belirten İşliyen, mülakata girenlerde Kuran’ın ‘güzel, gerçek ve tecvit kurallarına bakılırsa okunmasına dikkat edildiğini’ vurguladı.
İşliyen, mülakatlarda uygulanacak asılların ilgili ünitelerle kurul liderlerince mülakatlar başlamadan evvel gözden geçirildiğini ve ‘mülakatların ehliyet ve hakkaniyet çerçevesinde yapılması için her vakit ihtimam gösterildiğini’ söz etti.
Komiteler tarafınca yapılan değerlendirmelerde ‘sadece ehliyet ve liyakatin dikkate alındığını’ vurgulayan İşliyen, toplumsal medyada ortaya çıkan listeleri de incelediklerini, mesela listenin birisinde yer alan üç isimden hiç birinin imtihanı kazanamadığının belirlendiğini bildirdi.
“SADECE EHLİYETE BAKILIR”
İşliyen, ‘her insanın gönül rahatlığıyla hakkını aldığı, hakkı olmadığı vakit da alamadığı şuuruyla hareket etmesi gerektiğini’ söylemiş oldu.
Adayların, ÖSYM tarafınca gerçekleştirilen ve dini ayrıntılarının ölçüldüğü yazılı imtihanın akabinde mülakata alındıklarını, dini ayrıntıların büyük oranda yazılı imtihanla ölçüldüğünden mülakatta daha epey Kuran ve tecvit bilgisiyle okuyuş marifetlerinin dikkate alındığını anlatan İşliyen, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nda imtihana giren, yakını, tanıdığı, dostu, seçmeni olan herkes bilsin ki Diyanet İşleri Başkanlığında mülakata girenlerin yalnızca ehliyetine bakılır. Onun haricindekiler tesirli olmaz. Yorulup da ‘Efendim bu biçimde birilerine ulaşayım’ diye bir uğraş içerisinde olmanın bir karşılığı yoktur” diye konuştu.
Türkiye’de 20 vilayette 21 imtihan merkezinde 56 imtihan komitesi marifetiyle yazılı imtihan puanıyla müracaat etmiş 46 bin aday içerisinden 19 bin 726 kişinin mülakata çağrıldığını belirten İşliyen, mülakata girenlerde Kuran’ın ‘güzel, gerçek ve tecvit kurallarına bakılırsa okunmasına dikkat edildiğini’ vurguladı.
İşliyen, mülakatlarda uygulanacak asılların ilgili ünitelerle kurul liderlerince mülakatlar başlamadan evvel gözden geçirildiğini ve ‘mülakatların ehliyet ve hakkaniyet çerçevesinde yapılması için her vakit ihtimam gösterildiğini’ söz etti.
Komiteler tarafınca yapılan değerlendirmelerde ‘sadece ehliyet ve liyakatin dikkate alındığını’ vurgulayan İşliyen, toplumsal medyada ortaya çıkan listeleri de incelediklerini, mesela listenin birisinde yer alan üç isimden hiç birinin imtihanı kazanamadığının belirlendiğini bildirdi.
“SADECE EHLİYETE BAKILIR”
İşliyen, ‘her insanın gönül rahatlığıyla hakkını aldığı, hakkı olmadığı vakit da alamadığı şuuruyla hareket etmesi gerektiğini’ söylemiş oldu.
Adayların, ÖSYM tarafınca gerçekleştirilen ve dini ayrıntılarının ölçüldüğü yazılı imtihanın akabinde mülakata alındıklarını, dini ayrıntıların büyük oranda yazılı imtihanla ölçüldüğünden mülakatta daha epey Kuran ve tecvit bilgisiyle okuyuş marifetlerinin dikkate alındığını anlatan İşliyen, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nda imtihana giren, yakını, tanıdığı, dostu, seçmeni olan herkes bilsin ki Diyanet İşleri Başkanlığında mülakata girenlerin yalnızca ehliyetine bakılır. Onun haricindekiler tesirli olmaz. Yorulup da ‘Efendim bu biçimde birilerine ulaşayım’ diye bir uğraş içerisinde olmanın bir karşılığı yoktur” diye konuştu.