Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Türkiye şahlanıyor, iktisat şahlanıyor” kelamlarını eleştirdi.
Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı’nın etrafındaki üç-beş müteahhit şahlanıyor lakin emekliler cefa çekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ve etrafındakilerin yedi sülaleleri, akrabaları güçlü oluyor, şahlanıyor lakin çiftçilerimiz mazot, gübre, kredi borçları altında eziliyorlar” dedi.
T24’ün haberine nazaran, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, partisinin Arnavutköy 1. Olağan İlçe Kongresi’nde konuştu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan’ın, “Türkiye şahlanıyor, iktisat şahlanıyor” kelamlarına reaksiyon gösteren Davutoğlu, şu açıklamalarda bulundu:
Sayın Cumhurbaşkanı Türkiye’nin şahlanışa geçtiğini söylüyor. Hakkârililerle konuştum, birkaç sene evvel 3 milyon civarında olan küçükbaş sayısı 600 bine düşmüş. Çiftçiler feryat ediyor, ‘Meralarımız kalmadı’ diye. Toros Dağlarında bu sefer Yörüklerle buluştum; yangınlar ötürüsıyla gözleri gökyüzündeydi, yangın söndürme uçakları gelecek mi diye. Günlerce yangın söndürme uçaklarını beklediler.
Yangın söndürme uçakları, Türk Hava Kurumu’nun (THK) depolarındaydı. Marmaris’te İçmeler’de dağlar bayırlar yanmış, beşerler feryat ediyorlardı, ‘devlet nerede?’ diye… İşte ‘şahlanan Türkiye’ tabloları bu. Kastamonu’ya, Bartın’a gittim, adım adım dolaştım sel yerlerini. Bozkurt’ta yüreği yanmış bir amca yıkılan binayı gösteriyordu, ‘4 yeğenimin cesedi bu binanın altında…’ yanında da müteahhidin ayakta duran binalarını göstererek…
“O DERE YATAKLARINA KONUT YAPMAYA KİM MÜSAADE VERDİ?”
Artık Sayın Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı konuştuklarında şunu söylüyor: ‘Dere yataklarına mesken yapmayın.’ Pekala lakin şunu sorma hakkı yok mu bizde: O dere yataklarına mesken yapmaya müsaadesi kim verdi? Bozkurt’un bundan evvelki belediye lideri müsaadesi veren sizin ortağınız MHP’nin belediye lideriydi.
Sayın Cumhurbaşkanı İstanbul’da dikey mimariye karşı çıktığını söylüyor, şunu size söyleyeyim: İstanbul’da Cumhurbaşkanı’nın, ister Büyükşehir Belediye Lideri, ister Başbakan, ister Cumhurbaşkanlığı devrinde, onayı olmadan tek bir gökdelen dikilmemiştir. Bunlar hiç bir vakit sorumluluk üstelenmezler.
“TÜRKİYE’NİN HER YERİNDE VATANDAŞ KEDER YANIYOR”
Artık ‘şahlanan Türkiye’ye bakın ki, Trabzon’da bir emekli vatandaş, ‘Bin 500 TL ile nasıl geçineceğim?’ diye kaygı yanıyordu. Türkiye’nin doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde, her yerde vatandaş keder yanıyor. Vatandaş meskenine onuruyla ekmek götürebilecek bir imkân bulamıyor, Sayın Cumhurbaşkanı ‘şahlanıyoruz’ diyor. Neresi şahlanıyor biliyor musunuz?
Sayın Cumhurbaşkanı’nın etrafındaki üç-beş müteahhit şahlanıyor fakat emekliler cefa çekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ve etrafındakilerin yedi sülaleleri, akrabaları varlıklı oluyor, şahlanıyor lakin çiftçilerimiz mazot, gübre, kredi borçları altında eziliyorlar. Cumhurbaşkanı’nın özel himayesine sahip birtakım aileler yükseliyor, bir aileden büyükelçiler, 3-4 maaş alanlar çıkıyor lakin sel altında kalan Kastamonulular, Bartınlılar inliyor.
“BAHÇELİ, ANADOLU TEHDİT ALTINDA MI?”
Davutoğlu, Mehmetçiğin, Afganistan’da Kabil Havalimanı’nı muhafaza nazaranvini sonlandırması ve yurda dönmesine ait de konuştu. MHP başkanı Devlet Bahçeli’nin bu bahse ait evvelki açıklamalarını hatırlatan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
Beş gün evvel, ‘Askerimiz Afganistan’da kalacak. Bu ulusal bakılırsavdir’ diyen iktidar ve daha çarpıcısı ‘Eğer askerimiz Afganistan’dan çekilirse Anadolu tehdit altına düşer’ dedi Bahçeli. Beş gün daha sonra Ulusal Savunma Bakanı ‘Askerlerimizi çekiyoruz’ dedi. Artık Sayın Bahçeli’ye sormak lazım; Allah aşkına, Anadolu tehdit altında mı? Anadolu tehdit altındaysa bunun niçini, Afganistan’dan çıkıp, ülkemize Amerika’nın müsaadesi ve yönlendirmesiyle gelenlere karşı sessiz kalmanızdır. Yerlilik ve ulusallık bunlarda daima lafta, kelamda.
Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı’nın etrafındaki üç-beş müteahhit şahlanıyor lakin emekliler cefa çekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ve etrafındakilerin yedi sülaleleri, akrabaları güçlü oluyor, şahlanıyor lakin çiftçilerimiz mazot, gübre, kredi borçları altında eziliyorlar” dedi.
T24’ün haberine nazaran, Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, partisinin Arnavutköy 1. Olağan İlçe Kongresi’nde konuştu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan’ın, “Türkiye şahlanıyor, iktisat şahlanıyor” kelamlarına reaksiyon gösteren Davutoğlu, şu açıklamalarda bulundu:
Sayın Cumhurbaşkanı Türkiye’nin şahlanışa geçtiğini söylüyor. Hakkârililerle konuştum, birkaç sene evvel 3 milyon civarında olan küçükbaş sayısı 600 bine düşmüş. Çiftçiler feryat ediyor, ‘Meralarımız kalmadı’ diye. Toros Dağlarında bu sefer Yörüklerle buluştum; yangınlar ötürüsıyla gözleri gökyüzündeydi, yangın söndürme uçakları gelecek mi diye. Günlerce yangın söndürme uçaklarını beklediler.
Yangın söndürme uçakları, Türk Hava Kurumu’nun (THK) depolarındaydı. Marmaris’te İçmeler’de dağlar bayırlar yanmış, beşerler feryat ediyorlardı, ‘devlet nerede?’ diye… İşte ‘şahlanan Türkiye’ tabloları bu. Kastamonu’ya, Bartın’a gittim, adım adım dolaştım sel yerlerini. Bozkurt’ta yüreği yanmış bir amca yıkılan binayı gösteriyordu, ‘4 yeğenimin cesedi bu binanın altında…’ yanında da müteahhidin ayakta duran binalarını göstererek…
“O DERE YATAKLARINA KONUT YAPMAYA KİM MÜSAADE VERDİ?”
Artık Sayın Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı konuştuklarında şunu söylüyor: ‘Dere yataklarına mesken yapmayın.’ Pekala lakin şunu sorma hakkı yok mu bizde: O dere yataklarına mesken yapmaya müsaadesi kim verdi? Bozkurt’un bundan evvelki belediye lideri müsaadesi veren sizin ortağınız MHP’nin belediye lideriydi.
Sayın Cumhurbaşkanı İstanbul’da dikey mimariye karşı çıktığını söylüyor, şunu size söyleyeyim: İstanbul’da Cumhurbaşkanı’nın, ister Büyükşehir Belediye Lideri, ister Başbakan, ister Cumhurbaşkanlığı devrinde, onayı olmadan tek bir gökdelen dikilmemiştir. Bunlar hiç bir vakit sorumluluk üstelenmezler.
“TÜRKİYE’NİN HER YERİNDE VATANDAŞ KEDER YANIYOR”
Artık ‘şahlanan Türkiye’ye bakın ki, Trabzon’da bir emekli vatandaş, ‘Bin 500 TL ile nasıl geçineceğim?’ diye kaygı yanıyordu. Türkiye’nin doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde, her yerde vatandaş keder yanıyor. Vatandaş meskenine onuruyla ekmek götürebilecek bir imkân bulamıyor, Sayın Cumhurbaşkanı ‘şahlanıyoruz’ diyor. Neresi şahlanıyor biliyor musunuz?
Sayın Cumhurbaşkanı’nın etrafındaki üç-beş müteahhit şahlanıyor fakat emekliler cefa çekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ve etrafındakilerin yedi sülaleleri, akrabaları varlıklı oluyor, şahlanıyor lakin çiftçilerimiz mazot, gübre, kredi borçları altında eziliyorlar. Cumhurbaşkanı’nın özel himayesine sahip birtakım aileler yükseliyor, bir aileden büyükelçiler, 3-4 maaş alanlar çıkıyor lakin sel altında kalan Kastamonulular, Bartınlılar inliyor.
“BAHÇELİ, ANADOLU TEHDİT ALTINDA MI?”
Davutoğlu, Mehmetçiğin, Afganistan’da Kabil Havalimanı’nı muhafaza nazaranvini sonlandırması ve yurda dönmesine ait de konuştu. MHP başkanı Devlet Bahçeli’nin bu bahse ait evvelki açıklamalarını hatırlatan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
Beş gün evvel, ‘Askerimiz Afganistan’da kalacak. Bu ulusal bakılırsavdir’ diyen iktidar ve daha çarpıcısı ‘Eğer askerimiz Afganistan’dan çekilirse Anadolu tehdit altına düşer’ dedi Bahçeli. Beş gün daha sonra Ulusal Savunma Bakanı ‘Askerlerimizi çekiyoruz’ dedi. Artık Sayın Bahçeli’ye sormak lazım; Allah aşkına, Anadolu tehdit altında mı? Anadolu tehdit altındaysa bunun niçini, Afganistan’dan çıkıp, ülkemize Amerika’nın müsaadesi ve yönlendirmesiyle gelenlere karşı sessiz kalmanızdır. Yerlilik ve ulusallık bunlarda daima lafta, kelamda.