Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu gündeme ait değerlendirmelerde bulundu. Balıkesir’in Edremit ilçesinde yapılan kurtuluş merasiminde çarşaflı bir hanımın zincirlenerek temsil edilmesi daha sonrası yaşananlara dikkat çeken Davutoğlu, “AK Parti iktidarının yanlışlıklarına duyulan reaksiyon bir kesimde jakoben Kemalizmin yeniden uyanışına yol açabilir” diye konuştu.
Habertürk’ten Nihal Bengisu Karaca’ya konuşan Davutoğlu, “Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde kıymetli üç fay sınırı var” diyerek şu tabirleri kullandı:
“Belli periyotlarda tepkisel trendler ortaya çıkar bunlar da öbür eğilimlere hatta kimi vakit tansiyonlara niye olur. AK Parti iktidarının yanlışlıklarına duyulan reaksiyon bir kesimde jakoben Kemalizmin yine uyanışına yol açabilir, jakoben Kemalizme duyulan reaksiyon de klasik muhafazakâr kesimde tepkiselliğe yol açabilir. Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde kıymetli üç fay çizgisi var. Biri Kürt-Türk ekseninde etnik, biri Sünni-Alevi ekseninde mezhepsel, oburu laik-dindar ekseninde dünya görüşü fay sınırı. Makul siyasetçilerin geçmiş deneyimlerden ders almış insanların bu fay sınırlarını yanlışsız yönetmesi ve çok uçlardan kaçınmayı sağlamaları gerekir.
Evren’in darbeciliğini Kemalizme maletmek ne kadar yanlışsa, iktidarın kusurlarından da dindarlığı sorumlu tutmak da o derece yanlış.”
YÜZDE 7 BARAJI: SİYASET MÜHENDİSLİĞİNİN ALTINDA KALACAKLAR
Öte yandan Davutoğlu, Cumhur İttifakı’nın seçim barajını yüzde 7’ye indirme sonucunın ‘mühendislik çalışması’ olduğunu kaydederek, “Birilerinin engellenmesi için matematiksel bir dizayn yapılıyor. Daha evvel HDP’yi engellemek için hatta Refah Partisi’ni engellemek için %10 barajı getirilmişti. Bizim için barajın bir manası yok. Biz daha yüksek oy alacağımızdan eminiz. Ancak onlar yaptıkları siyaset mühendisliğinin altında kalacaklar. Kim siyaset mühendisliği yaparsa onun altında kalmıştır. Bizim gücümüzü müzakere marjımızı rastgele bir siyasi denklemde azaltmaz bu” sözlerini kullandı.
DİYARBAKIR ANNELERİNE ‘ÇOCUĞUNUZA SAHİP ÇIKSAYDINIZ’ DEDİ Mİ?
İktidara yakın medya organları tarafınca lisana getirilen , Diyarbakır Anneleri’nin çadırına gerçekleştirdiği ziyarette bir anneye “Siz de çocuğunuza sahip çıksaydınız” dediği argümanına açıklık getiren Davutoğlu , “Benim söylemediğim, söylemediğimi rahatlıkla ispat edilebilecek bir cümleyi ısrarla benim ağzıma yakıştırma eforu var kimi kanallarda haberlerde. Biz oraya bir acıyı paylaşmaya gitmişiz, dayanak beyan etmeye gitmişiz. ‘Çocuklarınıza sahip çıksaydınız’ diyecek olsam o başta olsam dayanak vermeye gitmem, niçin gideyim?” diye sorguladı.
Davutoğlu, “Anlaşılıyor ki orada bu işi siyasallaştırmaya çalışan bir akıl var ve olasıdır ki talimat var” dedi.
Balıkesir Edremit’te yapılan çarşaflı bayanın zincirlerinin çözülerek ortasından çağdaş bayan çıkarılması gösterini de kıymetlendiren Davutoğlu, görüşlerini şöyleki aktardı:
“Belli devirlerde tepkisel trendler ortaya çıkar bunlar da diğer eğilimlere hatta kimi vakit tansiyonlara niye olur. AK Parti iktidarının yanlışlıklarına duyulan reaksiyon bir kesimde jakoben Kemalizmin tekrar uyanışına yol açabilir, jakoben Kemalizme duyulan reaksiyon de klâsik muhafazakâr kesimde tepkiselliğe yol açabilir. Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde değerli üç fay çizgisi var. Biri Kürt-Türk ekseninde etnik, biri Sünni-Alevi ekseninde mezhepsel, oburu laik-dindar ekseninde dünya görüşü fay çizgisi. Makul siyasetçilerin geçmiş deneyimlerden ders almış insanların bu fay çizgilerini hakikat yönetmesi ve çok uçlardan kaçınmayı sağlamaları gerekir.
Son Edremit olayı epey çarpıcı ve her insanın dikkat etmesi gereken bir olay. Rasyonel bir siyasi halla açıklanabilir bir şey değil o. Bayan onuruna bir hücum var her şeydilk evvel, yalnızca inanca değil. İktidarın yanlışlıkları muhafazakâr bedellerde bir yıpranmaya yol açtı. hem de daha evvel bu kıymetlere hürmet duyan insanlarda da bir refleks oluştu. Bu refleks de gerçek bir refleks değil. İktidarın yanlışlıklarını dine maletme kusuruna kimsenin düşmemesi lazım.
İmtihanı hakikat vermeye çalışan dindar ya da muhafazakâr siyasetçiler de var. Yalnızca yanlışları olanlar mı referans teşkil etmeli? tıpkı vakitte şu var bakın, 12 Eylül’ün sene-i devriyesindeyiz. Kenan Evren’in yaptığı bütün yanılgıları sergilediği jakobenizmi, Kemalizme maledip Mustafa Kemal tersliği yapılabilir mi?”
Habertürk’ten Nihal Bengisu Karaca’ya konuşan Davutoğlu, “Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde kıymetli üç fay sınırı var” diyerek şu tabirleri kullandı:
“Belli periyotlarda tepkisel trendler ortaya çıkar bunlar da öbür eğilimlere hatta kimi vakit tansiyonlara niye olur. AK Parti iktidarının yanlışlıklarına duyulan reaksiyon bir kesimde jakoben Kemalizmin yine uyanışına yol açabilir, jakoben Kemalizme duyulan reaksiyon de klasik muhafazakâr kesimde tepkiselliğe yol açabilir. Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde kıymetli üç fay çizgisi var. Biri Kürt-Türk ekseninde etnik, biri Sünni-Alevi ekseninde mezhepsel, oburu laik-dindar ekseninde dünya görüşü fay sınırı. Makul siyasetçilerin geçmiş deneyimlerden ders almış insanların bu fay sınırlarını yanlışsız yönetmesi ve çok uçlardan kaçınmayı sağlamaları gerekir.
Evren’in darbeciliğini Kemalizme maletmek ne kadar yanlışsa, iktidarın kusurlarından da dindarlığı sorumlu tutmak da o derece yanlış.”
YÜZDE 7 BARAJI: SİYASET MÜHENDİSLİĞİNİN ALTINDA KALACAKLAR
Öte yandan Davutoğlu, Cumhur İttifakı’nın seçim barajını yüzde 7’ye indirme sonucunın ‘mühendislik çalışması’ olduğunu kaydederek, “Birilerinin engellenmesi için matematiksel bir dizayn yapılıyor. Daha evvel HDP’yi engellemek için hatta Refah Partisi’ni engellemek için %10 barajı getirilmişti. Bizim için barajın bir manası yok. Biz daha yüksek oy alacağımızdan eminiz. Ancak onlar yaptıkları siyaset mühendisliğinin altında kalacaklar. Kim siyaset mühendisliği yaparsa onun altında kalmıştır. Bizim gücümüzü müzakere marjımızı rastgele bir siyasi denklemde azaltmaz bu” sözlerini kullandı.
DİYARBAKIR ANNELERİNE ‘ÇOCUĞUNUZA SAHİP ÇIKSAYDINIZ’ DEDİ Mİ?
İktidara yakın medya organları tarafınca lisana getirilen , Diyarbakır Anneleri’nin çadırına gerçekleştirdiği ziyarette bir anneye “Siz de çocuğunuza sahip çıksaydınız” dediği argümanına açıklık getiren Davutoğlu , “Benim söylemediğim, söylemediğimi rahatlıkla ispat edilebilecek bir cümleyi ısrarla benim ağzıma yakıştırma eforu var kimi kanallarda haberlerde. Biz oraya bir acıyı paylaşmaya gitmişiz, dayanak beyan etmeye gitmişiz. ‘Çocuklarınıza sahip çıksaydınız’ diyecek olsam o başta olsam dayanak vermeye gitmem, niçin gideyim?” diye sorguladı.
Davutoğlu, “Anlaşılıyor ki orada bu işi siyasallaştırmaya çalışan bir akıl var ve olasıdır ki talimat var” dedi.
Balıkesir Edremit’te yapılan çarşaflı bayanın zincirlerinin çözülerek ortasından çağdaş bayan çıkarılması gösterini de kıymetlendiren Davutoğlu, görüşlerini şöyleki aktardı:
“Belli devirlerde tepkisel trendler ortaya çıkar bunlar da diğer eğilimlere hatta kimi vakit tansiyonlara niye olur. AK Parti iktidarının yanlışlıklarına duyulan reaksiyon bir kesimde jakoben Kemalizmin tekrar uyanışına yol açabilir, jakoben Kemalizme duyulan reaksiyon de klâsik muhafazakâr kesimde tepkiselliğe yol açabilir. Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihinde değerli üç fay çizgisi var. Biri Kürt-Türk ekseninde etnik, biri Sünni-Alevi ekseninde mezhepsel, oburu laik-dindar ekseninde dünya görüşü fay çizgisi. Makul siyasetçilerin geçmiş deneyimlerden ders almış insanların bu fay çizgilerini hakikat yönetmesi ve çok uçlardan kaçınmayı sağlamaları gerekir.
Son Edremit olayı epey çarpıcı ve her insanın dikkat etmesi gereken bir olay. Rasyonel bir siyasi halla açıklanabilir bir şey değil o. Bayan onuruna bir hücum var her şeydilk evvel, yalnızca inanca değil. İktidarın yanlışlıkları muhafazakâr bedellerde bir yıpranmaya yol açtı. hem de daha evvel bu kıymetlere hürmet duyan insanlarda da bir refleks oluştu. Bu refleks de gerçek bir refleks değil. İktidarın yanlışlıklarını dine maletme kusuruna kimsenin düşmemesi lazım.
İmtihanı hakikat vermeye çalışan dindar ya da muhafazakâr siyasetçiler de var. Yalnızca yanlışları olanlar mı referans teşkil etmeli? tıpkı vakitte şu var bakın, 12 Eylül’ün sene-i devriyesindeyiz. Kenan Evren’in yaptığı bütün yanılgıları sergilediği jakobenizmi, Kemalizme maledip Mustafa Kemal tersliği yapılabilir mi?”