Eski Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Şurası Üyesi Bülent Arınç, konuk olduğu bir programda CHP’nin, Baykal’ın laik ve Kemalist çizgisini bırakmasıyla oylarını artırdığını ve bunun devam edeceğini söylemişti. Bu kelamları fazlaca konuşan Arınç’tan yeni açıklama geldi.
Arınç, Twitter’dan yaptığı açıklamada, ‘CHP’nin oyları artıyor’ cümlesinin bir karar cümlesi değildir, tespit olduğunu belirterek, “Bu tespitte AK Partililerin gocunmasını gerektirecek bir durum yoktur. Benim sade ve anlaşılır açıklamalarımda AK Parti’nin ya da öteki bir partinin oylarının düştüğüne dair bir tabir yok” dedi.
‘BEYANATLARIM KASITLI OLARAK ÇARPITILIYOR’
Arınç’ın açıklaması şöyle:
“Son birkaç yıldır çeşitli vesileler ile yaptığım açıklamaların akabinde beyanatlarımın kasıtlı olarak çarpıtılması ve akabinde cümlelerime açıklık getirme gereksinimi hissetmek can sıkıcı bir hal almaya başladı. Geçtiğimiz Pazar günü Kanal 42 ekranlarında merhum Oğuzhan Asiltürk’ü ve Ulusal Görüş’ün kıymetli figürlerini yad etmek üzere Yaşayan Hafıza isimli programa katıldım. Program öncesinde çerçevesini belirlediğimiz gündeme olan hassasiyetim ve hürmetimden dolayı moderatörün program gündeminin dışına çıkabileceğimiz sorular sormasının önüne bir Karadeniz fıkrası ile geçtim; akabinde da karşılıklı gülüşerek programı kapattık. Fıkradaki mizah ögesini çarpıtarak benim yeni siyaset hakkında konuşmaktan imtina ettiğimi düşünen kimileri beni korkaklıkla suçlamışlar. Çeşitli mecralarda yaptığım siyasi yorum, tenkit hatta en doğal konuşmaları bile gündem olan biri olarak doğruyu söyleyen, ciddiyet ve vicdan sahibi biri olarak bilinmek benim için kafidir.
‘HER DÖNEMİN ADAMI OLAN OMURGASIZLARDAN KORKMAM’
Son 10 yılda gördüğüm bir görünüm var. Televizyonlarda ve gazetelerde uzunluk gösteren değeri kendinden menkul kelamda siyasetçi ve gazeteciler türedi. Birtakım medya işverenleri rahatsız oldukları gazetecileri kendi gazetelerinde işe alıyor, onları kullanıyorlar. Bir kısım siyasetçiler de şerrinden çekindikleri isimleri başını ağrıtacak telaşıyla kendi etraflarında tutuyorlar. Bunun örneklerini her vakit görmek mümkün. Her bölümün adamı ve her devranın kalıbına girme hünerini gösteren omurgasızlardan korkmam. Yetersiz nitelikleri sebebiyle siyasette ve toplumun gönlünde yer edemeyen kimilerinin ismim üzerinden polemik yaratarak birilerine yahut birtakım makamlara yaranma gayreti, beni hakikat bildiklerimi tabir etmekten alıkoymaz. Birileri tarafınca maaşa bağlanan siyasetçi tiplerden olmadığım üzere kalemini ve kelâmını para için satan bukalemun tiplerden de olmadım.
‘AK PARTİLİLERİN GOCUNMASINI GEREKTİRECEK BİR DURUM YOK’
Program içerisinden kamuoyunun dikkatini çeken öbür bir tabir ise “CHP’nin oyları artıyor.” cümlesi. CHP’nin oyları artıyor demek bir karar cümlesi değildir; bir tespittir. Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu periyodu CHP’sini laiklik, laikçilik ve Kemalizm kavramları üzerinden mukayese ettim. Günümüz CHP’sindeki dine saygılı ve özgürlükçü laiklik anlayışının Baykal CHP’sinden farklı olduğunu ve bu durumun halk ile CHP içindeki buzları eritmeye başladığına işaret ettim.
Bu tespitte AK Partililerin gocunmasını gerektirecek bir durum yoktur. Bu CHP’ye ilişkin bir tespittir ve bunu CHP’liler pek natürel tartışabilir. Bir kısım “Hayır biz değişmedik.” derken öbür bir kısım bu tespiti haklı bulabilir. Bu tespitin doğruluğu; oyların arttığı ya da azaldığı konusu ise kamuoyu araştırmacılarının gündemidir.
Benim sade ve anlaşılır açıklamalarımda AK Parti’nin ya da diğer bir partinin oylarının düştüğüne dair bir söz yok. Fakat buradan bu manası çıkarabilme muvaffakiyetini göstererek akıl ve izan dışı cümleler sarf edenlere de kıymet vermiyorum.”
Arınç, Twitter’dan yaptığı açıklamada, ‘CHP’nin oyları artıyor’ cümlesinin bir karar cümlesi değildir, tespit olduğunu belirterek, “Bu tespitte AK Partililerin gocunmasını gerektirecek bir durum yoktur. Benim sade ve anlaşılır açıklamalarımda AK Parti’nin ya da öteki bir partinin oylarının düştüğüne dair bir tabir yok” dedi.
‘BEYANATLARIM KASITLI OLARAK ÇARPITILIYOR’
Arınç’ın açıklaması şöyle:
“Son birkaç yıldır çeşitli vesileler ile yaptığım açıklamaların akabinde beyanatlarımın kasıtlı olarak çarpıtılması ve akabinde cümlelerime açıklık getirme gereksinimi hissetmek can sıkıcı bir hal almaya başladı. Geçtiğimiz Pazar günü Kanal 42 ekranlarında merhum Oğuzhan Asiltürk’ü ve Ulusal Görüş’ün kıymetli figürlerini yad etmek üzere Yaşayan Hafıza isimli programa katıldım. Program öncesinde çerçevesini belirlediğimiz gündeme olan hassasiyetim ve hürmetimden dolayı moderatörün program gündeminin dışına çıkabileceğimiz sorular sormasının önüne bir Karadeniz fıkrası ile geçtim; akabinde da karşılıklı gülüşerek programı kapattık. Fıkradaki mizah ögesini çarpıtarak benim yeni siyaset hakkında konuşmaktan imtina ettiğimi düşünen kimileri beni korkaklıkla suçlamışlar. Çeşitli mecralarda yaptığım siyasi yorum, tenkit hatta en doğal konuşmaları bile gündem olan biri olarak doğruyu söyleyen, ciddiyet ve vicdan sahibi biri olarak bilinmek benim için kafidir.
‘HER DÖNEMİN ADAMI OLAN OMURGASIZLARDAN KORKMAM’
Son 10 yılda gördüğüm bir görünüm var. Televizyonlarda ve gazetelerde uzunluk gösteren değeri kendinden menkul kelamda siyasetçi ve gazeteciler türedi. Birtakım medya işverenleri rahatsız oldukları gazetecileri kendi gazetelerinde işe alıyor, onları kullanıyorlar. Bir kısım siyasetçiler de şerrinden çekindikleri isimleri başını ağrıtacak telaşıyla kendi etraflarında tutuyorlar. Bunun örneklerini her vakit görmek mümkün. Her bölümün adamı ve her devranın kalıbına girme hünerini gösteren omurgasızlardan korkmam. Yetersiz nitelikleri sebebiyle siyasette ve toplumun gönlünde yer edemeyen kimilerinin ismim üzerinden polemik yaratarak birilerine yahut birtakım makamlara yaranma gayreti, beni hakikat bildiklerimi tabir etmekten alıkoymaz. Birileri tarafınca maaşa bağlanan siyasetçi tiplerden olmadığım üzere kalemini ve kelâmını para için satan bukalemun tiplerden de olmadım.
‘AK PARTİLİLERİN GOCUNMASINI GEREKTİRECEK BİR DURUM YOK’
Program içerisinden kamuoyunun dikkatini çeken öbür bir tabir ise “CHP’nin oyları artıyor.” cümlesi. CHP’nin oyları artıyor demek bir karar cümlesi değildir; bir tespittir. Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu periyodu CHP’sini laiklik, laikçilik ve Kemalizm kavramları üzerinden mukayese ettim. Günümüz CHP’sindeki dine saygılı ve özgürlükçü laiklik anlayışının Baykal CHP’sinden farklı olduğunu ve bu durumun halk ile CHP içindeki buzları eritmeye başladığına işaret ettim.
Bu tespitte AK Partililerin gocunmasını gerektirecek bir durum yoktur. Bu CHP’ye ilişkin bir tespittir ve bunu CHP’liler pek natürel tartışabilir. Bir kısım “Hayır biz değişmedik.” derken öbür bir kısım bu tespiti haklı bulabilir. Bu tespitin doğruluğu; oyların arttığı ya da azaldığı konusu ise kamuoyu araştırmacılarının gündemidir.
Benim sade ve anlaşılır açıklamalarımda AK Parti’nin ya da diğer bir partinin oylarının düştüğüne dair bir söz yok. Fakat buradan bu manası çıkarabilme muvaffakiyetini göstererek akıl ve izan dışı cümleler sarf edenlere de kıymet vermiyorum.”