Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, TRT Haber’de katıldığı canlı yayında, eğitim gündemine ait değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
198 DERSLİKTE EĞİTİME ORTA VERİLDİ
Okullarda Kovid-19 şartları altında yüz yüze eğitim öğretim için alınan tedbirlere ait bilgiler aktaran Özer, bir haftalık yüz yüze eğitimden daha sonra 850 bin dersliğin yalnızca 198’sinde hadise yahut yakın temas niçiniyle yüz yüze eğitime orta verildiğini hatırlattı.
Türkiye’de, 57 bin 108 devlet okulu olmak üzere toplam 71 bin 320 okul bulunduğunu aktaran Özer, “Vaka niçiniyle tatil edilen hiç bir okulumuz bulunmuyor.” dedi.
EKİM AYINDA OKULLAR KAPANCAK MI?
Velilerin cep telefonları üzerinden kurduğu kümelerde, “ekim ayında okulların kapanacağı” istikametinde tezlerin yer aldığının belirtilmesi üzerine Bakan Özer, şu biçimde konuştu:
“Hayır bu biçimde bir şey kelam konusu değil. 71 bin 320 okulumuzda ve 850 bin dersliğimizde uyulması gereken kuralları belirledik. Sürecin devam ettirilmesi, okul bazlı değil olay bazlı. hiç bir okulumuz kapalı değil lakin 198 tane sınıfta olay yahut yakın temas niçiniyle eğitim öğretime orta verildi. ötürüsıyla olayların yaygınlaşması durumunda hadiselerin etkilediği sınıflarla ilgili kararlar alacağız, okul, ilçe yahut vilayet ile ilgili karar almayacağız. Başlangıçtaki irademizi devam ettiriyoruz, okullar açık kalmaya devam edecek. Şu andaki bilimsel datalar ışığında aldığımız kararlar var, 1 ay daha sonra bilimsel datalar değiştiği vakit tedbirlerimizle ilgili güncellemeler yapacağız. Ancak bir daha okullarımızın açık kalması için her türlü tedbiri alarak süreci devam ettireceğiz.”
‘OKULLAR AÇIK KALMASI BİR ULUSAL GÜVENLİK MESELESİ’
Yüz yüze eğitimde her insanın sorumluluk alması ve önlemlere dikkat etmesi gerektiğine işaret eden Bakan Mahmut Özer, “Okulların açık kalması, artık yalnızca bir eğitim sorunu değil, bir ulusal güvenlik problemidir. Onun için de okullarımızı elimizden geldiği kadar epey olağanüstü durumlar olmadığı surece en son kapanan kurumlar olarak tutmak için tüm vatandaşlarımızın fedakarlık yapması gerekiyor.” dedi.
“ÖĞRETMENLERİMİZ ÇOK BAŞARILI BİR SÜREÇ YÖNETİYOR”
Öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının aşılanma oranlarına ait de bilgiler veren Özer, “6 Ağustos’ta en az bir doz aşı olmuş öğretmen oranımız yüzde 73’tü, dün prestijiyle yüzde 91’e çıktı. Türkiye ortalaması ise yüzde 83. Yani Türkiye ortalamasından 8 puan daha yüksekte. En az iki doz aşı olmuş öğretmen oranı ise 6 Ağustos’ta yüzde 59’du, dün prestijiyle yüze 78’e çıkmış. Öğretmenlerimiz yalnızca kendi sıhhatleri açısından değil, beraberinde topluma örnek olma tarafında de hayli başarılı bir müddetç yönetiyorlar. Tüm öğretmenlere şükranlarımı sunuyorum.” diye konuştu.
‘TABLET DAĞITMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
Bakan Özer, muhakkak okullarda, örneklem üzerinden ve velinin isteğini alarak öğrencilere PCR testi yapılması tarafında Sıhhat Bakanlığı ile koordineli biçimde görüştüklerini aktardı.
Öğrencilere tablet dağıtımında gelinen kademenin sorulması üzerine Özer, 2 milyona yakın tablet dağıtıldığını belirterek, “Toplu dağıtımlardan çok, mesela hadise niçiniyle yüz yüze eğitime orta verilen 198 sınıfta tablet ve bilgisayara muhtaçlığı olan çocukları çabucak tespit edip bu muhtaçlıklarını karşıladık. Şayet çocuk yüz yüze eğitimin dışına çıkmışsa ve gereksinimi var ise tablet dağıtmaya devam edeceğiz.” dedi.
“TÜM ÖĞRETMENLERE EŞİT HALDE KAPIYI AÇTIK”
Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 15 bin öğretmen atama süreçlerinde 2020 ve 2021 KPSS puanları ile müracaatların alınmasına ait bir soruyu, şu biçimde yanıtladı:
“15 bin yeni atama, ek atama değil, eğitim sistemimizin içine 15 bin yeni öğretmen almak için Cumhurbaşkanımızın eğitim sistemine yaptığı bir katkıdır. Ulusal Eğitim Bakanlığı olarak bir KPSS’ye girenleri oburlarının lehinde yahut aleyhinde müspet ayrımcılık yapma durumumuz yok, biz adil olmak zorundayız. Mühleti geçmeyen tüm adaylarımıza yani 2020 ve 2021 KPSS’ye giren tüm adaylara müracaat hakkı tanıdık. ötürüsıyla atama bekleyen ve müracaat yapabilecekken yapamayacak duruma düşürdüğümüz hiç bir öğretmen kitlemiz yok. İki imtihana da girdiyse hangi puanı en yüksekse onun geçerli olmasını sağladık. Yansıları anlayışla karşılıyorum ancak yapılan yanlışlık yok. Tüm öğretmenlere eşit bir biçimde kapıyı açtık.”
198 DERSLİKTE EĞİTİME ORTA VERİLDİ
Okullarda Kovid-19 şartları altında yüz yüze eğitim öğretim için alınan tedbirlere ait bilgiler aktaran Özer, bir haftalık yüz yüze eğitimden daha sonra 850 bin dersliğin yalnızca 198’sinde hadise yahut yakın temas niçiniyle yüz yüze eğitime orta verildiğini hatırlattı.
Türkiye’de, 57 bin 108 devlet okulu olmak üzere toplam 71 bin 320 okul bulunduğunu aktaran Özer, “Vaka niçiniyle tatil edilen hiç bir okulumuz bulunmuyor.” dedi.
EKİM AYINDA OKULLAR KAPANCAK MI?
Velilerin cep telefonları üzerinden kurduğu kümelerde, “ekim ayında okulların kapanacağı” istikametinde tezlerin yer aldığının belirtilmesi üzerine Bakan Özer, şu biçimde konuştu:
“Hayır bu biçimde bir şey kelam konusu değil. 71 bin 320 okulumuzda ve 850 bin dersliğimizde uyulması gereken kuralları belirledik. Sürecin devam ettirilmesi, okul bazlı değil olay bazlı. hiç bir okulumuz kapalı değil lakin 198 tane sınıfta olay yahut yakın temas niçiniyle eğitim öğretime orta verildi. ötürüsıyla olayların yaygınlaşması durumunda hadiselerin etkilediği sınıflarla ilgili kararlar alacağız, okul, ilçe yahut vilayet ile ilgili karar almayacağız. Başlangıçtaki irademizi devam ettiriyoruz, okullar açık kalmaya devam edecek. Şu andaki bilimsel datalar ışığında aldığımız kararlar var, 1 ay daha sonra bilimsel datalar değiştiği vakit tedbirlerimizle ilgili güncellemeler yapacağız. Ancak bir daha okullarımızın açık kalması için her türlü tedbiri alarak süreci devam ettireceğiz.”
‘OKULLAR AÇIK KALMASI BİR ULUSAL GÜVENLİK MESELESİ’
Yüz yüze eğitimde her insanın sorumluluk alması ve önlemlere dikkat etmesi gerektiğine işaret eden Bakan Mahmut Özer, “Okulların açık kalması, artık yalnızca bir eğitim sorunu değil, bir ulusal güvenlik problemidir. Onun için de okullarımızı elimizden geldiği kadar epey olağanüstü durumlar olmadığı surece en son kapanan kurumlar olarak tutmak için tüm vatandaşlarımızın fedakarlık yapması gerekiyor.” dedi.
“ÖĞRETMENLERİMİZ ÇOK BAŞARILI BİR SÜREÇ YÖNETİYOR”
Öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının aşılanma oranlarına ait de bilgiler veren Özer, “6 Ağustos’ta en az bir doz aşı olmuş öğretmen oranımız yüzde 73’tü, dün prestijiyle yüzde 91’e çıktı. Türkiye ortalaması ise yüzde 83. Yani Türkiye ortalamasından 8 puan daha yüksekte. En az iki doz aşı olmuş öğretmen oranı ise 6 Ağustos’ta yüzde 59’du, dün prestijiyle yüze 78’e çıkmış. Öğretmenlerimiz yalnızca kendi sıhhatleri açısından değil, beraberinde topluma örnek olma tarafında de hayli başarılı bir müddetç yönetiyorlar. Tüm öğretmenlere şükranlarımı sunuyorum.” diye konuştu.
‘TABLET DAĞITMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
Bakan Özer, muhakkak okullarda, örneklem üzerinden ve velinin isteğini alarak öğrencilere PCR testi yapılması tarafında Sıhhat Bakanlığı ile koordineli biçimde görüştüklerini aktardı.
Öğrencilere tablet dağıtımında gelinen kademenin sorulması üzerine Özer, 2 milyona yakın tablet dağıtıldığını belirterek, “Toplu dağıtımlardan çok, mesela hadise niçiniyle yüz yüze eğitime orta verilen 198 sınıfta tablet ve bilgisayara muhtaçlığı olan çocukları çabucak tespit edip bu muhtaçlıklarını karşıladık. Şayet çocuk yüz yüze eğitimin dışına çıkmışsa ve gereksinimi var ise tablet dağıtmaya devam edeceğiz.” dedi.
“TÜM ÖĞRETMENLERE EŞİT HALDE KAPIYI AÇTIK”
Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 15 bin öğretmen atama süreçlerinde 2020 ve 2021 KPSS puanları ile müracaatların alınmasına ait bir soruyu, şu biçimde yanıtladı:
“15 bin yeni atama, ek atama değil, eğitim sistemimizin içine 15 bin yeni öğretmen almak için Cumhurbaşkanımızın eğitim sistemine yaptığı bir katkıdır. Ulusal Eğitim Bakanlığı olarak bir KPSS’ye girenleri oburlarının lehinde yahut aleyhinde müspet ayrımcılık yapma durumumuz yok, biz adil olmak zorundayız. Mühleti geçmeyen tüm adaylarımıza yani 2020 ve 2021 KPSS’ye giren tüm adaylara müracaat hakkı tanıdık. ötürüsıyla atama bekleyen ve müracaat yapabilecekken yapamayacak duruma düşürdüğümüz hiç bir öğretmen kitlemiz yok. İki imtihana da girdiyse hangi puanı en yüksekse onun geçerli olmasını sağladık. Yansıları anlayışla karşılıyorum ancak yapılan yanlışlık yok. Tüm öğretmenlere eşit bir biçimde kapıyı açtık.”