Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Lideri Devlet Bahçeli, ÂLÂ Parti Genel Lideri Meral Akşener’in İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu’nu Fatih Sultan Mehmet’e benzetmesine Twitter hesabından yaptığı açıklamayla reaksiyon gösterdi.
Akşener, “1453, Fatih Sultan Mehmet tıpkı senin üzere dedi ki; ‘Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul’u alırım. Bizans’a, Avrupa’ya karşın, Haçlılara karşın ya İstanbul’u alırım ya İstanbul beni alır. İki kararlı önder ve İstanbul alındı. İkinci istikbal fethi..” demişti.
“ASIRLARIN KİLİDİ TÜRK MİLLETİNİN MÜDAHALESİYLE AÇILMIŞTIR”
Bahçeli, yaptığı paylaşımlarda şu sözleri kullandı:
“Adaletli kararın, ahlaklı hürriyetin, akıllı hüner ve kararı kişiselyetin hüsnü zan ve hükümran bir haysiyetle kristalize olması tarihe Türk milletinin damga vurmasını temin etmiş; mukadderatın kaynağından beslenen iman, inanç ve irade bayrağı kıtaları gölgesi altına almıştır.
Gıpta edilecek mazimizin derinlikleri halin kuvvesi, atinin de kuluçkası; beraberinde inançlı, huzurlu ve geniş ufuklu ulusal varlığın kucaklaşma ve kudret ilhamıdır. Asırların kilidi Türk milletinin müdahalesiyle açılmış, şiddetli maniler kutlu çabasıyla aşılmıştır.
Aziz ecdadımız üzerinde yaşadığımız vatan toprağına rahmet fidanları dikmiş, birlik tohumları serpmiş, devamında barış ve kardeşlik ruhu aşılamıştır. Söğüt; cihanı kavrayan, cihanşümul bir kuvveti mayalandıran, oba oba büyüyüp fütuhat şuuruyla güçlenen bir tarih yakutudur.
Elleri öpülesi dedemiz Ertuğrul Gazi ve sayın ahfadı, tekfur hesaplarıyla çembere alınmış bir coğrafyaya asalet ve soylu duruşu getirmiş, zulüm zincirlerini kırıp esaret prangalarını sökerek beşeriyeti şefkat, merhamet ve adil idare meşalesiyle aydınlatmıştır.
“HORGÖRÜ SİLİNMİŞ, MÜSAMAHA SİVRİLMİŞTİR”
Türk milleti, sadece kılıç kuşanmamış, sadece cihat ve gaza onuruyla donanmamış, kaleleri fethettiği kadar kalpleri de fethetmiş, Hayme Ana’nın dirayetiyle, Dursun Fakih’in duasıyla; alplerin, erenlerin, neferlerin dokunuşuyla horgörü silinmiş, müsamaha sivrilmiştir.
Söğüt ruhunda; sabır vardır, strateji vardır, iman vardır, atılganlık ve cüret vardır, bu ruha aynısıyla teslim olmayan, taviz vermeyen, tehir etmeyen bir mizaç hâkimdir. Bu sayededir ki, 400 çadırlık bir beylikten devasa bir dünya imparatorluğu doğmuş ve yükselmiştir.
şüphesiz geçmişimizle ne kadar övünsek azdır, yetersizdir. Kendimizi tanımak, kimliğimizi tanımak irfan sahibi olmak demektir; tarihimizi, kültürümüzü ve medeniyet hazinemizi bilmek kendimizi bilmektir. Kendimizi bilmek kanımızın ve bahtımızın yol haritasını çizmek demektir.
Dünden bugüne nesiller eliyle intikal eden ulusal emanetlerin sırrına erişenler, palavraya, iftiraya ve ihanete sırtını dönmüş yüksek karakterlerdir. Siyasi çıkar uğruna fethimizi ve Fatihimizi basitlaştırma uğraşında olanlar ecdadımızın anılarını sulandıran meczuplardır.
“FAZİLETSİZ VÜCUTLARDA FATİH ŞANININ İZİ BULUNAMAZ”
Çürümüş Bizans ve haçlı emellerini canlı tutmak için kılıktan kılığa girenler Ötüken dimağını susturmaya, Söğüt davetini bastırmaya çalışan bir avuç gafil ve kendini bilmezdir. Müfteri ve münafık lisanlar ne söylerse söylesin, faziletsiz vücutlarda Fatih şanının izi bulunamaz.
Dün, millet haşmeti, zillet rezaletini yenmiştir. Bugün tarih bir sefer daha tekerrür edecek, zillete düşen fitneciler kaybedecektir. Bu, Ertuğrul Gazi’ye ve evlatlarına namus borcumuzdur. Bu, İstanbul’a ulusal varlığımızı ilmik ilmik dokuyan Fatihimize vefa sorumluluğumuzdur.
Bu toprakların her karışı şehit kanlarıyla sulanmış ve bunun kararında toprak vatan olmuştur. Terörle uğraş sırasında şehit düşen kahraman evlatlarımız ulusal bekamıza ve ulusal güvenliğimize şükran, minnet ve duayla yad edeceğimiz hizmetlerde bulunmuşlardır.
“İDLİB’TE ŞEHİT DÜŞEN 2 EVLADIMIZIN YERLERİ CENNET OLSUN”
Bugün İdlib’de şehit düşen iki evladımız başta olmak üzere, tarihin rastgele bir devrinde batıla, haine, caniye, küfre ve mütecaviz gayeli kaç hücumlara direnirken şehit olan yiğit yüreklere Cenab-ı Allah’tan gufran niyaz ediyor, yaşayan gazilerimize hürmetlerimi sunuyorum.
Söğüt’ün bağrından çıkarak Anadolu Türk birliğinin kurulmasını sağlayan ve akabinde da şevkle ve inanmışlıkla cihan devletine giden yolu inşa eden büyük ecdadımız Ertuğrul Gazi’yi, Osman Gazi’yi, dualarıyla takviye veren manevi liderlerimizi rahmetle, hürmetle anıyorum.
Ruhları şad, yerleri cennet olsun. Cenab-ı Allah hepsinden başka ayrı razı olsun.”
Akşener, “1453, Fatih Sultan Mehmet tıpkı senin üzere dedi ki; ‘Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul’u alırım. Bizans’a, Avrupa’ya karşın, Haçlılara karşın ya İstanbul’u alırım ya İstanbul beni alır. İki kararlı önder ve İstanbul alındı. İkinci istikbal fethi..” demişti.
“ASIRLARIN KİLİDİ TÜRK MİLLETİNİN MÜDAHALESİYLE AÇILMIŞTIR”
Bahçeli, yaptığı paylaşımlarda şu sözleri kullandı:
“Adaletli kararın, ahlaklı hürriyetin, akıllı hüner ve kararı kişiselyetin hüsnü zan ve hükümran bir haysiyetle kristalize olması tarihe Türk milletinin damga vurmasını temin etmiş; mukadderatın kaynağından beslenen iman, inanç ve irade bayrağı kıtaları gölgesi altına almıştır.
Gıpta edilecek mazimizin derinlikleri halin kuvvesi, atinin de kuluçkası; beraberinde inançlı, huzurlu ve geniş ufuklu ulusal varlığın kucaklaşma ve kudret ilhamıdır. Asırların kilidi Türk milletinin müdahalesiyle açılmış, şiddetli maniler kutlu çabasıyla aşılmıştır.
Aziz ecdadımız üzerinde yaşadığımız vatan toprağına rahmet fidanları dikmiş, birlik tohumları serpmiş, devamında barış ve kardeşlik ruhu aşılamıştır. Söğüt; cihanı kavrayan, cihanşümul bir kuvveti mayalandıran, oba oba büyüyüp fütuhat şuuruyla güçlenen bir tarih yakutudur.
Elleri öpülesi dedemiz Ertuğrul Gazi ve sayın ahfadı, tekfur hesaplarıyla çembere alınmış bir coğrafyaya asalet ve soylu duruşu getirmiş, zulüm zincirlerini kırıp esaret prangalarını sökerek beşeriyeti şefkat, merhamet ve adil idare meşalesiyle aydınlatmıştır.
“HORGÖRÜ SİLİNMİŞ, MÜSAMAHA SİVRİLMİŞTİR”
Türk milleti, sadece kılıç kuşanmamış, sadece cihat ve gaza onuruyla donanmamış, kaleleri fethettiği kadar kalpleri de fethetmiş, Hayme Ana’nın dirayetiyle, Dursun Fakih’in duasıyla; alplerin, erenlerin, neferlerin dokunuşuyla horgörü silinmiş, müsamaha sivrilmiştir.
Söğüt ruhunda; sabır vardır, strateji vardır, iman vardır, atılganlık ve cüret vardır, bu ruha aynısıyla teslim olmayan, taviz vermeyen, tehir etmeyen bir mizaç hâkimdir. Bu sayededir ki, 400 çadırlık bir beylikten devasa bir dünya imparatorluğu doğmuş ve yükselmiştir.
şüphesiz geçmişimizle ne kadar övünsek azdır, yetersizdir. Kendimizi tanımak, kimliğimizi tanımak irfan sahibi olmak demektir; tarihimizi, kültürümüzü ve medeniyet hazinemizi bilmek kendimizi bilmektir. Kendimizi bilmek kanımızın ve bahtımızın yol haritasını çizmek demektir.
Dünden bugüne nesiller eliyle intikal eden ulusal emanetlerin sırrına erişenler, palavraya, iftiraya ve ihanete sırtını dönmüş yüksek karakterlerdir. Siyasi çıkar uğruna fethimizi ve Fatihimizi basitlaştırma uğraşında olanlar ecdadımızın anılarını sulandıran meczuplardır.
“FAZİLETSİZ VÜCUTLARDA FATİH ŞANININ İZİ BULUNAMAZ”
Çürümüş Bizans ve haçlı emellerini canlı tutmak için kılıktan kılığa girenler Ötüken dimağını susturmaya, Söğüt davetini bastırmaya çalışan bir avuç gafil ve kendini bilmezdir. Müfteri ve münafık lisanlar ne söylerse söylesin, faziletsiz vücutlarda Fatih şanının izi bulunamaz.
Dün, millet haşmeti, zillet rezaletini yenmiştir. Bugün tarih bir sefer daha tekerrür edecek, zillete düşen fitneciler kaybedecektir. Bu, Ertuğrul Gazi’ye ve evlatlarına namus borcumuzdur. Bu, İstanbul’a ulusal varlığımızı ilmik ilmik dokuyan Fatihimize vefa sorumluluğumuzdur.
Bu toprakların her karışı şehit kanlarıyla sulanmış ve bunun kararında toprak vatan olmuştur. Terörle uğraş sırasında şehit düşen kahraman evlatlarımız ulusal bekamıza ve ulusal güvenliğimize şükran, minnet ve duayla yad edeceğimiz hizmetlerde bulunmuşlardır.
“İDLİB’TE ŞEHİT DÜŞEN 2 EVLADIMIZIN YERLERİ CENNET OLSUN”
Bugün İdlib’de şehit düşen iki evladımız başta olmak üzere, tarihin rastgele bir devrinde batıla, haine, caniye, küfre ve mütecaviz gayeli kaç hücumlara direnirken şehit olan yiğit yüreklere Cenab-ı Allah’tan gufran niyaz ediyor, yaşayan gazilerimize hürmetlerimi sunuyorum.
Söğüt’ün bağrından çıkarak Anadolu Türk birliğinin kurulmasını sağlayan ve akabinde da şevkle ve inanmışlıkla cihan devletine giden yolu inşa eden büyük ecdadımız Ertuğrul Gazi’yi, Osman Gazi’yi, dualarıyla takviye veren manevi liderlerimizi rahmetle, hürmetle anıyorum.
Ruhları şad, yerleri cennet olsun. Cenab-ı Allah hepsinden başka ayrı razı olsun.”