1. Olağan İstanbul Kadıköy İlçe Kongresinde kıymetli açıklamalarda bulunan DEVA Partisi başkanı Ali Babacan, hükümete sert çıktı. düşürmeden döviz satmanın bir yararı olmayacağını vurgulayan Babacan, iktidarın uydurulmuş gerçeklik dünyasında yaşadığını söylemiş oldu. AK Parti-MHP iştirakine değinen Babacan, “1999’lardan beri krizin adresi Bahçeli” dedi.
Ali Babacan’ın konuşmasından satır başları:
Kadıköy’e bakıyoruz ışıltısını biraz kaybetmiş. Artık bütün ülkede karamsarlık var, ticaret işlemiyor. Üretim zorlaşmaya başladı. Üretimden vazgeçen epeyce vatandaşlarla karşılaşıyoruz. “Gübresiz tarıma başladım” diyen vatandaş var. Fiyat etiketlerinde artık yabancı para ünitesi var. Bunları aşmıştık halbuki. Ülkeyi yönetenler paralel bir cihan yaşıyor. Memleketin ne biçimde olduğunun farkında değiller. Model diye dayattıkları bu model dünyada yok. Ülkeyi tam gaz bir felakete gdolayıyorlar. Uydurulmuş gerçeklik dünyasında yaşıyorlar. Lakin vatandaşlarımız gerçek hayatı yaşıyor. Uydurulmuş siyasetler hepimiz ömrüne mal oluyor. Ülkemizi mahvediyorlar. Perişan ediyorlar. Batıyoruz. Fakat Beştepe bunu görmüyor. Sokaklarda alnı açık gezemiyorlar. Devlet kurumları Erdoğan’ın oyuncağı haline geldi. Erdoğan koca ülkeyi Sims sanıyor. Beğenmediği vakit gece yarısı kararnamesiyle bakılırsavden alıyor. Evvelden muhtıralar gece yarısı yapılırdı.
SATTIĞI DÖVİZ, BORÇ DÖVİZ
Bu ülkenin iktisadından bir şey beklemeyin. Hayır gelmez. Yangını çıkaran Erdoğan, dövizleri yakan Merkez Bankası. Döviz satışının hiçbir yararı olmaz. Bu akıl dışı saçma sapan müdahalelerde harcanan para 6 milyar dolar. Sattığı döviz borç aldığı döviz. Kendi dövizini lokal seçimlere giderken harcadı. Bâtın gizli Merkez Bankası’nın dövizlerini art kapıdan sattı.
AVRUPA’NIN EN DÜŞÜK MİNİMUM FİYATI
Artık Türkiye kronik yüksek enflasyon periyoduna girdi. Açıklanan minimum fiyat emekçilerin eline 45 gün daha sonra geçecek. Ocak sonunda enflasyonun ne olacağını kestirim edene aşk olsun. Kur artınca bütün fiyatlar artacak. Bugün artırım yaptıkları taban fiyat birinci günden eridi. deklare ettikları taban fiyat geçmiş enflasyonu telafi etme uğraşı. Açıklanan taban fiyat Avrupa’nın en düşük minimum fiyatı. Yoksullaşıyoruz. Bulgarlar hudutta “Batan ülkenin malları” diyorlar. Geldiğimiz nokta bu. Bu artırımlarla bu kurla taban fiyatı artırsan yarar etmez. Değerli olan enflasyonu düşürmek.
MİNİMUM FİYATI KENDİ AÇIKLADIĞINA PİŞMAN OLACAK
Yeni taban fiyat deklare ettilar. Yüzde 50 artırım verecek ya, toplantıyı Külliye’de yapıp şahsen açıklıyor. Birkaç ay daha sonra ‘Keşke bunu açıklamasaydım, nereden deklare ettik’ diyecek. Zira biz o ‘4250 lira yaptık’ görüntüsünü göstereceğiz. Bir de o günden daha sonra enflasyon nasıl seyretmiş, kur nereden nereye gelmiş, onu da göstereceğiz. Pişman olacak bunu kendi deklare ettiğına
MADEM HİKMET İMZADA, ATSIN DÜŞÜRSÜN ENFLASYONU
Enflasyonu tek haneye indirmiştik. şu an 1990’lere 80’lere geri döndük Bu ülke 24 yıl tek haneli enflasyon görmedi. Hükümetler geldi geçti kimse yapamadı. Bu sıkıntı bir nazaranv. Akılla bilimle olmalı. Biz enflasyonu 2003-2004 yıl tek haneye düşürdük. Erdoğan, atsın bir imzayı tek haneye düşürsün de nazaranlim. Madem hikmet imzada, atsın ve düşürsün enflasyonu. 3,5 yıl oldu. Aklına ne geliyorsa yapıyor. Enflasyonu düşürmek her insanın harcı değil. Vatandaşlarımız sayıyla biber alıyor. 1970’ler devri bu.
DÜNYADA KRİZ VAR DİYE VATANDAŞI ALDATMAYIN
Bütün dünyada kriz var’ diyorlar. Avrupa’da buna misal bir kriz yaşayan ülke yok. G20 ülkeleri içinde buna benzeri bir kriz yaşayan yok. Biz, Beştepe imali bir kriz yaşıyoruz. Ülkenin cumhurbaşkanın şahsen ateşe körükle gittiği bir krizi, bir yangını yaşıyoruz. Altında Erdoğan’ın imzasının olduğu bir kriz yaşıyoruz. Kimse ‘Dünyada kriz var’ diye vatandaşı aldatmasın. Yok bu biçimde bir şey. Çok sevdikleri tanımla, bu krizin ismi ulusal ve yerli kriz
KABİNE DEĞİL KABİLE
Bakanlar Kurulu’ diyor. İsmi değişti, kabine oldu. Kabine, cumhurbaşkanını sağında solunda talimatını yerine getiren buyruk erleri demek. Kabine sözü yerine kabile sözü daha yanlışsız. Merkez Bankası’nın alacağı sonucu ilgili bakanı ağabeyi açıklıyor. Bunlar kabilelerde olan şeyler. Reis dedikleri de şu anda maalesef kabile devletinin reisi
KRİZLERİN ORTAĞI BAHÇELİ
Formülü söylemişler. Tansiyonun formülü hayli açık. Sayın Erdoğan bu işi biliyor. Faizi de Bahçeli’yi de aldı, ülkede tansiyon ortamı yine dirildi. Ben Bahçeli’nin ismini krizlerle birlikte andığımda kızıyor ancak hakikaten krizlerin ortağı. Her kriz arşivinde ismi çıkıyor. Çeyrek yüzyıllık genel başkanlık mesleğine ülkenin en büyük krizlerini sığdırmayı başardı. Tahlillerin, refahın, özgürlüğün hiç birinde ismi yok. Nerede kriz, orada Bahçeli. Hani mağazaların üzerinde müellif ya ‘şu tarihten beri bilmem neyin adresi’ diye. Sayın Bahçeli de bu mevzuda sahiden marka. 99’dan beri krizlerin adresi Bahçeli
HALIMIZ MÜSTERİH OLSUN BİZ VARIZ
Bu iktidar olduğu sürece yeterli günleri nazaranmeyeceğiz. Dört bir yanımızda hukuksuzluk var. Bu ülkeye olan inancımızı asla yitirmeyeceğiz. Halkımız müsterih olsun artık biz varız. Vatandaşlarımızı DEVA çatısı altına davet ediyoruz. Konuşmaktan korkmayan bir ülkeye davet ediyoruz. Vatandaşlarımızı temel hakları kapsayan yeni bir toplumsal mukaveleye davet ediyoruz. Davetimizi kapı kapı ulaştıracağız. Çalışmalarımızı korkmadan usanmadan devam ettireceğiz.
Ali Babacan’ın konuşmasından satır başları:
Kadıköy’e bakıyoruz ışıltısını biraz kaybetmiş. Artık bütün ülkede karamsarlık var, ticaret işlemiyor. Üretim zorlaşmaya başladı. Üretimden vazgeçen epeyce vatandaşlarla karşılaşıyoruz. “Gübresiz tarıma başladım” diyen vatandaş var. Fiyat etiketlerinde artık yabancı para ünitesi var. Bunları aşmıştık halbuki. Ülkeyi yönetenler paralel bir cihan yaşıyor. Memleketin ne biçimde olduğunun farkında değiller. Model diye dayattıkları bu model dünyada yok. Ülkeyi tam gaz bir felakete gdolayıyorlar. Uydurulmuş gerçeklik dünyasında yaşıyorlar. Lakin vatandaşlarımız gerçek hayatı yaşıyor. Uydurulmuş siyasetler hepimiz ömrüne mal oluyor. Ülkemizi mahvediyorlar. Perişan ediyorlar. Batıyoruz. Fakat Beştepe bunu görmüyor. Sokaklarda alnı açık gezemiyorlar. Devlet kurumları Erdoğan’ın oyuncağı haline geldi. Erdoğan koca ülkeyi Sims sanıyor. Beğenmediği vakit gece yarısı kararnamesiyle bakılırsavden alıyor. Evvelden muhtıralar gece yarısı yapılırdı.
SATTIĞI DÖVİZ, BORÇ DÖVİZ
Bu ülkenin iktisadından bir şey beklemeyin. Hayır gelmez. Yangını çıkaran Erdoğan, dövizleri yakan Merkez Bankası. Döviz satışının hiçbir yararı olmaz. Bu akıl dışı saçma sapan müdahalelerde harcanan para 6 milyar dolar. Sattığı döviz borç aldığı döviz. Kendi dövizini lokal seçimlere giderken harcadı. Bâtın gizli Merkez Bankası’nın dövizlerini art kapıdan sattı.
AVRUPA’NIN EN DÜŞÜK MİNİMUM FİYATI
Artık Türkiye kronik yüksek enflasyon periyoduna girdi. Açıklanan minimum fiyat emekçilerin eline 45 gün daha sonra geçecek. Ocak sonunda enflasyonun ne olacağını kestirim edene aşk olsun. Kur artınca bütün fiyatlar artacak. Bugün artırım yaptıkları taban fiyat birinci günden eridi. deklare ettikları taban fiyat geçmiş enflasyonu telafi etme uğraşı. Açıklanan taban fiyat Avrupa’nın en düşük minimum fiyatı. Yoksullaşıyoruz. Bulgarlar hudutta “Batan ülkenin malları” diyorlar. Geldiğimiz nokta bu. Bu artırımlarla bu kurla taban fiyatı artırsan yarar etmez. Değerli olan enflasyonu düşürmek.
MİNİMUM FİYATI KENDİ AÇIKLADIĞINA PİŞMAN OLACAK
Yeni taban fiyat deklare ettilar. Yüzde 50 artırım verecek ya, toplantıyı Külliye’de yapıp şahsen açıklıyor. Birkaç ay daha sonra ‘Keşke bunu açıklamasaydım, nereden deklare ettik’ diyecek. Zira biz o ‘4250 lira yaptık’ görüntüsünü göstereceğiz. Bir de o günden daha sonra enflasyon nasıl seyretmiş, kur nereden nereye gelmiş, onu da göstereceğiz. Pişman olacak bunu kendi deklare ettiğına
MADEM HİKMET İMZADA, ATSIN DÜŞÜRSÜN ENFLASYONU
Enflasyonu tek haneye indirmiştik. şu an 1990’lere 80’lere geri döndük Bu ülke 24 yıl tek haneli enflasyon görmedi. Hükümetler geldi geçti kimse yapamadı. Bu sıkıntı bir nazaranv. Akılla bilimle olmalı. Biz enflasyonu 2003-2004 yıl tek haneye düşürdük. Erdoğan, atsın bir imzayı tek haneye düşürsün de nazaranlim. Madem hikmet imzada, atsın ve düşürsün enflasyonu. 3,5 yıl oldu. Aklına ne geliyorsa yapıyor. Enflasyonu düşürmek her insanın harcı değil. Vatandaşlarımız sayıyla biber alıyor. 1970’ler devri bu.
DÜNYADA KRİZ VAR DİYE VATANDAŞI ALDATMAYIN
Bütün dünyada kriz var’ diyorlar. Avrupa’da buna misal bir kriz yaşayan ülke yok. G20 ülkeleri içinde buna benzeri bir kriz yaşayan yok. Biz, Beştepe imali bir kriz yaşıyoruz. Ülkenin cumhurbaşkanın şahsen ateşe körükle gittiği bir krizi, bir yangını yaşıyoruz. Altında Erdoğan’ın imzasının olduğu bir kriz yaşıyoruz. Kimse ‘Dünyada kriz var’ diye vatandaşı aldatmasın. Yok bu biçimde bir şey. Çok sevdikleri tanımla, bu krizin ismi ulusal ve yerli kriz
KABİNE DEĞİL KABİLE
Bakanlar Kurulu’ diyor. İsmi değişti, kabine oldu. Kabine, cumhurbaşkanını sağında solunda talimatını yerine getiren buyruk erleri demek. Kabine sözü yerine kabile sözü daha yanlışsız. Merkez Bankası’nın alacağı sonucu ilgili bakanı ağabeyi açıklıyor. Bunlar kabilelerde olan şeyler. Reis dedikleri de şu anda maalesef kabile devletinin reisi
KRİZLERİN ORTAĞI BAHÇELİ
Formülü söylemişler. Tansiyonun formülü hayli açık. Sayın Erdoğan bu işi biliyor. Faizi de Bahçeli’yi de aldı, ülkede tansiyon ortamı yine dirildi. Ben Bahçeli’nin ismini krizlerle birlikte andığımda kızıyor ancak hakikaten krizlerin ortağı. Her kriz arşivinde ismi çıkıyor. Çeyrek yüzyıllık genel başkanlık mesleğine ülkenin en büyük krizlerini sığdırmayı başardı. Tahlillerin, refahın, özgürlüğün hiç birinde ismi yok. Nerede kriz, orada Bahçeli. Hani mağazaların üzerinde müellif ya ‘şu tarihten beri bilmem neyin adresi’ diye. Sayın Bahçeli de bu mevzuda sahiden marka. 99’dan beri krizlerin adresi Bahçeli
HALIMIZ MÜSTERİH OLSUN BİZ VARIZ
Bu iktidar olduğu sürece yeterli günleri nazaranmeyeceğiz. Dört bir yanımızda hukuksuzluk var. Bu ülkeye olan inancımızı asla yitirmeyeceğiz. Halkımız müsterih olsun artık biz varız. Vatandaşlarımızı DEVA çatısı altına davet ediyoruz. Konuşmaktan korkmayan bir ülkeye davet ediyoruz. Vatandaşlarımızı temel hakları kapsayan yeni bir toplumsal mukaveleye davet ediyoruz. Davetimizi kapı kapı ulaştıracağız. Çalışmalarımızı korkmadan usanmadan devam ettireceğiz.