DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan partisinin Posof 1. Olağan Kongresi’nde gündeme dair kıymetli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün gerçekleşen NATO Doruğu’nda 5 ay ortadan daha sonra bir ortaya geldiği Amerika Lideri Joe Biden ile görüşmelerini, dış siyaset tavrını üzerinden eleştiren Babacan, ”Amerika’da seçilen lider 5 ay sizi telefon kuyruğunda bekletiyor siz bir daha ordasınız demek ki muvaffakiyet kadrolardaydı. Erdoğan, işin uzmanlarıyla çalışmıyor artık. ‘Ben, ben’ demeyeceksin diyen kendisi bunu yapan kendisi. Dünyanın kendi etrafında döndüğünü sandığı için bu durumda” dedi.
‘TÜRKİYE KAYBET KAYBET NOKTASINA GELDİ’
Babacan’ın konuşmalarından öne çıkanlar şöyleki:
Türkiye Dışişleri’nde kaybet kaybet noktasına gelmiş durumda. Türkiye S-400 için 2.5 milyar dolar ödedi. Kapağını açtılar daha ağır yaptırımlar gelir diye kapadılar. Bu mu ulusallık, yerlilik? Hamasetle arbedeyle siyaset yürütülmez. Parayı kaybet, Dışişleri kaybet, uçakları kaybet. Bunlar işte kaybet kaybet siyaseti. Sayın Erdoğan Mısır Devlet Lideri için ‘darbeci sisi, zalim sisi’ demedi mi? Artık ne oldu? Bakın onların devlet yetkilileri bize gelmiyor. Biz onların yanına gidiyoruz. Mısır ile ortanı bozarken aklın neredeydi? ‘Zulüm kokan Mısırla dost olmamız mümkün değil’ diyen sen değil miydin? Erdoğan televizyondaki gözyaşlarını, Rabia deyişlerini de unutuyor.
‘İSTİKRARLI VE KARARLI BİR DIŞ SİYASETİNİZ şayet olmazsa KİMSEYE KELAM GEÇİREMEZSİNİZ’
Sayın Erdoğan Bahçeli’ye ‘Mısırdaki darbe sizin içinize sindi mi’ diye sormuştunuz? Unuttunuz mu? Zikzak var U dönüşü var. Tıpkı U dönüşlerini Amerika münasebetlerinde de gördük. Türkiye Cumhuriyeti öteki ülkelerin seçimlerinde taraf olmazdı, öbür ülkelerin iç siyasetine karışmazdı. Filistin davası hiç bir vakit bu kadar sahipsiz kalmamıştı. Artık batı basını bile İsrail’in zulmünü haber yapıyor lakin Türkiye kucak kucak konuşuyor. Ne diyor telefon diplomasisi yaptık. Kimi kime şikayet ediyorsun. Şu anda laf üretmekten öbür hiç bir şey yapamıyorlar. İstikrarlı ve kararlı bir dış siyasetiniz şayet olmazsa kimseye kelam geçiremezsiniz.
Dün mevcut Amerika idaresiyle 5 ay daha sonra görüştüler. Kasım seçiminden daha sonra Amerikan seçiminin tebriği için telefon kuyruğuna girdiler. Nisan’da Amerika’dan soykırım açıklaması geldi. Dış münasebetleri senelerca naralar atarak kendinizi düşman ederseniz bu duruma düşersiniz.
Dün NATO Zirvesi’nde 48 dakika görüştüler lakin özü 24 dakikadır. Yarısı çeviri at kaldı 24; 12 dakika sen, 12 dakika karşındaki. Kaba hesapla 12 dakika. Hesap sıradan yani.12 dakika sıkıntısını yüz yüze anlatabilmek için aylardır bekliyor ülkemin Cumhurbaşkanı. Haftalardır görüşebildiler diye epey sevindiler 12 dakika kederlerini ne anlattılarsa anlattılar. Bu ülke bunu hak etmiyor. Durum fazlaca hayli acı. Yıl 2009 Obama çabucak çıkıp geldi Türkiye kuvvetli ülkeydi. Ülkeyi makus yönetiyorsanız prestijiniz 5 paralık olur. Bir ülkenin pahası prestiji nedir? Bizim yaptıklarımıza bakın ders alın.
‘KURUMLARIN BAĞIMSIZ OLMASI LAZIM’
Merkez Bankası bağımsızken enflasyonu yüzde 29’dan aldık, paradan sıfırları bu biçimde attık. Talimat ile iş yapmıyorduk. Bu kurumların bağımsız olması lazım. Laf dinlemiyor diye Merkez Bankası liderlerini değiştirdi art geriye. Ulusal kıymeti aldık 3 bin 500 dolar idi, 12 bin 500 dolara getirdik. O gün de siz vardınız bugün de siz varsınız pekala ne değişti? Yanınızda talimatla çalışmayan, işini yapan beşerler vardı.
‘DÜNYA KENDİ ETRAFINDA DÖNÜYOR SANIYOR’
Amerika’da seçilen lider Biden 5 ay sizi telefon kuyruğunda bekletiyor siz bir daha ordasınız demek ki muvaffakiyet kadrolardaydı. İşin uzmanlarıyla çalışmıyor artık. ‘Ben, ben’ demeyeceksin diyen kendisi bunu yapan kendisi. Dünyanın kendi etrafında döndüğünü sandığı için bu durumda.
Sayın Erdoğan sözlerinizin değeri olsun ki birileri sizi dinlesin. Gerçek dış siyaset ne demektir? Dış siyaset demek diplomasi, siyasi dialog kurmak, sorunları konuşarak çözmek, barışçıl yolu izlemek, düşmanları azaltmak, dostları çoğaltmak demektir. Noldu Suriye’de hesapsızlık, kitapsızlık… 32 şehit verdik daha sonrasında Sayın Erdoğan Moskova’ya gitti. Bizim hedeflediğimiz Türkiye bu değil. Bu ülkenin dış siyaseti birilerinin ferdî duruşu yüzünden heba edilemez.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün gerçekleşen NATO Doruğu’nda 5 ay ortadan daha sonra bir ortaya geldiği Amerika Lideri Joe Biden ile görüşmelerini, dış siyaset tavrını üzerinden eleştiren Babacan, ”Amerika’da seçilen lider 5 ay sizi telefon kuyruğunda bekletiyor siz bir daha ordasınız demek ki muvaffakiyet kadrolardaydı. Erdoğan, işin uzmanlarıyla çalışmıyor artık. ‘Ben, ben’ demeyeceksin diyen kendisi bunu yapan kendisi. Dünyanın kendi etrafında döndüğünü sandığı için bu durumda” dedi.
‘TÜRKİYE KAYBET KAYBET NOKTASINA GELDİ’
Babacan’ın konuşmalarından öne çıkanlar şöyleki:
Türkiye Dışişleri’nde kaybet kaybet noktasına gelmiş durumda. Türkiye S-400 için 2.5 milyar dolar ödedi. Kapağını açtılar daha ağır yaptırımlar gelir diye kapadılar. Bu mu ulusallık, yerlilik? Hamasetle arbedeyle siyaset yürütülmez. Parayı kaybet, Dışişleri kaybet, uçakları kaybet. Bunlar işte kaybet kaybet siyaseti. Sayın Erdoğan Mısır Devlet Lideri için ‘darbeci sisi, zalim sisi’ demedi mi? Artık ne oldu? Bakın onların devlet yetkilileri bize gelmiyor. Biz onların yanına gidiyoruz. Mısır ile ortanı bozarken aklın neredeydi? ‘Zulüm kokan Mısırla dost olmamız mümkün değil’ diyen sen değil miydin? Erdoğan televizyondaki gözyaşlarını, Rabia deyişlerini de unutuyor.
‘İSTİKRARLI VE KARARLI BİR DIŞ SİYASETİNİZ şayet olmazsa KİMSEYE KELAM GEÇİREMEZSİNİZ’
Sayın Erdoğan Bahçeli’ye ‘Mısırdaki darbe sizin içinize sindi mi’ diye sormuştunuz? Unuttunuz mu? Zikzak var U dönüşü var. Tıpkı U dönüşlerini Amerika münasebetlerinde de gördük. Türkiye Cumhuriyeti öteki ülkelerin seçimlerinde taraf olmazdı, öbür ülkelerin iç siyasetine karışmazdı. Filistin davası hiç bir vakit bu kadar sahipsiz kalmamıştı. Artık batı basını bile İsrail’in zulmünü haber yapıyor lakin Türkiye kucak kucak konuşuyor. Ne diyor telefon diplomasisi yaptık. Kimi kime şikayet ediyorsun. Şu anda laf üretmekten öbür hiç bir şey yapamıyorlar. İstikrarlı ve kararlı bir dış siyasetiniz şayet olmazsa kimseye kelam geçiremezsiniz.
Dün mevcut Amerika idaresiyle 5 ay daha sonra görüştüler. Kasım seçiminden daha sonra Amerikan seçiminin tebriği için telefon kuyruğuna girdiler. Nisan’da Amerika’dan soykırım açıklaması geldi. Dış münasebetleri senelerca naralar atarak kendinizi düşman ederseniz bu duruma düşersiniz.
Dün NATO Zirvesi’nde 48 dakika görüştüler lakin özü 24 dakikadır. Yarısı çeviri at kaldı 24; 12 dakika sen, 12 dakika karşındaki. Kaba hesapla 12 dakika. Hesap sıradan yani.12 dakika sıkıntısını yüz yüze anlatabilmek için aylardır bekliyor ülkemin Cumhurbaşkanı. Haftalardır görüşebildiler diye epey sevindiler 12 dakika kederlerini ne anlattılarsa anlattılar. Bu ülke bunu hak etmiyor. Durum fazlaca hayli acı. Yıl 2009 Obama çabucak çıkıp geldi Türkiye kuvvetli ülkeydi. Ülkeyi makus yönetiyorsanız prestijiniz 5 paralık olur. Bir ülkenin pahası prestiji nedir? Bizim yaptıklarımıza bakın ders alın.
‘KURUMLARIN BAĞIMSIZ OLMASI LAZIM’
Merkez Bankası bağımsızken enflasyonu yüzde 29’dan aldık, paradan sıfırları bu biçimde attık. Talimat ile iş yapmıyorduk. Bu kurumların bağımsız olması lazım. Laf dinlemiyor diye Merkez Bankası liderlerini değiştirdi art geriye. Ulusal kıymeti aldık 3 bin 500 dolar idi, 12 bin 500 dolara getirdik. O gün de siz vardınız bugün de siz varsınız pekala ne değişti? Yanınızda talimatla çalışmayan, işini yapan beşerler vardı.
‘DÜNYA KENDİ ETRAFINDA DÖNÜYOR SANIYOR’
Amerika’da seçilen lider Biden 5 ay sizi telefon kuyruğunda bekletiyor siz bir daha ordasınız demek ki muvaffakiyet kadrolardaydı. İşin uzmanlarıyla çalışmıyor artık. ‘Ben, ben’ demeyeceksin diyen kendisi bunu yapan kendisi. Dünyanın kendi etrafında döndüğünü sandığı için bu durumda.
Sayın Erdoğan sözlerinizin değeri olsun ki birileri sizi dinlesin. Gerçek dış siyaset ne demektir? Dış siyaset demek diplomasi, siyasi dialog kurmak, sorunları konuşarak çözmek, barışçıl yolu izlemek, düşmanları azaltmak, dostları çoğaltmak demektir. Noldu Suriye’de hesapsızlık, kitapsızlık… 32 şehit verdik daha sonrasında Sayın Erdoğan Moskova’ya gitti. Bizim hedeflediğimiz Türkiye bu değil. Bu ülkenin dış siyaseti birilerinin ferdî duruşu yüzünden heba edilemez.”