Allah üçün üçüncüsüdür küfür mü ?

Umut

New member
Allah Üçün Üçüncüsüdür İfadesi Küfür Müdür? Bilimsel Bir Yaklaşım

Merhaba değerli forum üyeleri,

Bu başlığı açmamın nedeni sıkça tartışılan bir konuya bilimsel bir bakış getirmek isteğimden kaynaklanıyor: “Allah üçün üçüncüsüdür” ifadesi gerçekten küfür müdür, yoksa farklı bir inanç sisteminin teolojik tanımlaması mı? Bu soruya hem teolojik, hem psikolojik, hem de sosyolojik veriler ışığında yaklaşmaya çalışacağım. Böylece sadece dini kaynakların değil, insan davranışlarının ve kültürel algıların da tartışmaya dahil olmasını amaçlıyorum.

Teolojik Arka Plan

Kur’an’da Maide Suresi 73. ayette “Andolsun, ‘Allah üçün üçüncüsüdür’ diyenler kâfir olmuşlardır” ifadesi geçer. İslam teolojisine göre bu ayet, Hristiyanlıktaki teslis inancına (Baba, Oğul, Kutsal Ruh) karşı net bir reddiyedir. Burada “küfür” kavramı, sadece hakikati örtmek ve Allah’a ortak koşmak anlamına gelir.

Hristiyan teolojisinde ise teslis, üç farklı tanrıya inanmak değil, tek Tanrı’nın üç farklı tezahürü olarak anlaşılır. Fakat İslam’ın tevhid anlayışında “bir” olan Allah’ın bölünmesi, üçlü bir sistemle tanımlanması kabul edilemez. Bu nedenle İslam açısından “Allah üçün üçüncüsüdür” demek doğrudan küfür kapsamına girer.

Bilimsel Yaklaşım: İnançların Beyindeki Yansıması

Nörolojik araştırmalar göstermektedir ki dinî inançlar beynin ön korteks ve limbik sistem bölgelerinde işlenir. İnanç, sadece kültürel bir aktarım değil, aynı zamanda beyinde belirli bir güven ve aidiyet duygusuyla bağlantılıdır.

- Veri örneği: 2019’da yapılan bir fMRI çalışmasında, tevhid vurgusunu içeren ifadelerin Müslüman deneklerde “doğru” yargısı ile örtüşen bölgeleri harekete geçirdiği, teslis gibi ifadelerin ise “çelişki” ile bağlantılı bölgeleri aktive ettiği görülmüştür.

- Bu durum, inanç farklılıklarının sadece kültürel değil, bilişsel düzeyde de kökleştiğini gösterir.

Dolayısıyla bir Müslüman için “Allah üçün üçüncüsüdür” ifadesi sadece teolojik değil, nörolojik olarak da kabul edilemezdir.

Erkeklerin Veri Odaklı Yaklaşımı

Araştırmalarda erkek katılımcıların inanç tartışmalarına yaklaşırken daha analitik ve veri odaklı oldukları gözleniyor. Bu bağlamda erkeklerin bakış açısıyla şunlar öne çıkıyor:

1. Mantıksal çelişki analizi: Bir varlık ya tektir ya da çoktur. Eğer Tanrı tektir deniyorsa, “üç” kavramı mantıksal bir çelişki oluşturur. Erkeklerin tartışmalarda sıkça dile getirdiği argüman, teslisin matematiksel ve mantıksal düzeyde sorunlu olduğudur.

2. İstatistiksel gözlem: Dünya genelinde 2020 verilerine göre yaklaşık 2,4 milyar Hristiyan teslise inanıyor. 1,9 milyar Müslüman ise tevhid inancını benimsiyor. Erkek forum katılımcıları bu tür verileri kullanarak, çoğunluk ve azınlık inançlarının küresel ölçekte nasıl dağıldığını vurgular.

3. Kavramsal tutarlılık: Analitik yaklaşımda “Allah üçün üçüncüsüdür” ifadesi Tanrı’nın mutlak kudretiyle bağdaşmaz; çünkü mutlak varlık bölünemez.

Kadınların Sosyal ve Empati Odaklı Yaklaşımı

Kadınların tartışmalara katılımında ise daha çok sosyal bağlam, empati ve kültürel çeşitlilik ön plana çıkıyor. Psikososyal araştırmalar, kadınların dini farklılıkları değerlendirirken daha uzlaştırıcı ve empatik bir dil kullandığını gösteriyor.

1. Empati perspektifi: Kadınlar, “Onlar inançlarını böyle ifade ediyor, biz ise farklı düşünüyoruz” diyerek ötekileştirmeden anlayış geliştirmeye çalışıyor.

2. Sosyal bağlar: Aile içinde farklı dine mensup bireylerle yaşamak zorunda olan kadınların, teslis ve tevhid konularına daha yumuşak bir yaklaşım sergiledikleri görülüyor.

3. Toplumsal uyum: Kadınların odak noktası, bu farklı inançların toplumda çatışma değil, diyalog için zemin oluşturması gerektiği yönündedir.

Bu iki farklı bakış açısı, aynı konuya yaklaşımda cinsiyetin bilişsel ve duygusal eğilimlere nasıl yön verdiğini ortaya koyar.

Kavramsal Analiz: Küfür Nedir?

Bilimsel ve sosyolojik açıdan küfür, yalnızca “hakikati reddetmek” değil, aynı zamanda farklı inanç sistemlerinin birbirini tanımlama biçimidir. İslam teolojisinde bu ifade kesinlikle küfürdür; ancak Hristiyan teolojisinde bu bir iman ifadesidir. Yani aynı cümle, farklı topluluklarda iki zıt anlama gelir.

Bu durum bize gösteriyor ki kavramların anlamı bağlama bağlıdır. Bir Müslüman için bu ifade reddedilemez şekilde yanlış ve küfürdür; bir Hristiyan için ise imanının merkezidir.

Forum Tartışmasına Açık Sorular

- Sizce dini metinlerde geçen “küfür” kavramı, günümüz sosyolojik gerçekleriyle nasıl örtüşüyor?

- Erkeklerin analitik, kadınların empati odaklı yaklaşımları arasında bir denge kurulabilir mi?

- “Allah üçün üçüncüsüdür” ifadesi sizce sadece teolojik bir tartışma mı, yoksa kültürlerarası diyalog için de bir fırsat mı?

- İnanç farklılıklarını değerlendirirken nörolojik ve psikolojik veriler bize ne kadar yardımcı olabilir?

Sonuç

“Allah üçün üçüncüsüdür” ifadesi İslam teolojisinde açıkça küfür olarak tanımlanır. Ancak bu konuyu bilimsel açıdan ele aldığımızda, insanların inanç sistemlerini sadece dini kaynaklarla değil; psikoloji, nöroloji ve sosyoloji üzerinden de değerlendirmemiz gerektiği ortaya çıkar. Erkeklerin veri odaklı, kadınların empati odaklı yaklaşımları bu tartışmayı daha da zenginleştirir.

Bu başlık altında hem inanç özgürlüğünü gözeten hem de bilimsel gerçeklere dayalı bir tartışma yürütmek mümkün. Şimdi söz sizde: Siz bu ifadeyi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kelime sayısı: ~820