Yeşil bir gezegen için sürdürülebilir teknolojiler
Bir asırdır Changes for the Better (Daha Uygunu İçin Değişim) ruhuyla dünya genelinde toplumların ömür kalitesini artırmak için çalışan Mitsubishi Electric; fabrika otomasyonu sistemlerinden endüstriyel ve kolaboratif ileri robot teknolojilerine, CNC mekatronik sistemlerden asansör ve yürüyen merdivenlere, klimadan taze hava aygıtlarına, bilgi merkezi soğutma sistemlerinden izleme ve idare sistemlerine kadar bir epey alanda öncü teknolojiler geliştiriyor.
Birincilere imza atan ve bugünden geleceği bakılırsan inovatif çalışmalarında etrafın her vakit öncelikli olduğunu söyleyen Mitsubishi Electric Türkiye Lideri Şevket Saraçoğlu, 5 Haziran Dünya Etraf günü kapsamında şunları paylaştı: “Geçmiş 100 yılda gelecek jenerasyonlara olan sorumluluğumuzla çalıştık. Şirketimiz, 1960’ların başında etraf şuuru önemli bir sorun olmadan yıllar evvel, dikkatini etrafa hassas üretim tekniklerine çevirdi. Bugün de yeşil bir şirket olarak karbon salımını düşürmeye, geri dönüşüme dayalı bir toplum yaratmaya, biyolojik çeşitliliğe hürmet duyarak tabiata ahenk sağlamaya ve etraf şuurunu artırmaya katkıda bulunmayı amaçlayan çalışmalar yürütüyoruz. 2021 yılında Japonya’da faaliyete başlamasının 100’üncü yıl dönümünü kutlayan Mitsubishi Electric, dünya genelinde toplumların ömür kalitesini artırmak için çalışırken çevreyi her vakit ajandasının birinci sırasında tutuyor” dedi.
“Hava, kara ve su kaynaklarını kalbimiz ve teknolojilerimizle koruyoruz”
Gelecekte bir asır daha bir dünya devi olarak kalmanın yolunun sürdürülebilirlikten geçtiğine dikkat çeken Saraçoğlu; “Akıllı tahlillerle enerjiyi koruyan ve güç üreten bir toplumun oluşmasına katkı sunan teknolojiler geliştirmek için çalışan şirketimiz, Nisan 2021 ve daha sonrasındaki uzun bir periyoda odaklanan Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050 ile etrafın korunmasına yönelik çalışmalar yapıyor. Vizyonumuzu ‘Herkes için daha güzel bir gelecek sunmak emeliyle hava, kara ve su kaynaklarını kalbimiz ve teknolojilerimizle korumak’ biçiminde tabir ediyoruz. Bu doğrultuda tabiat ile ahenk ortasında yaşayan, düşük karbonlu ve geri dönüşüm odaklı bir toplum oluşturmak için kritik ehemmiyet taşıyan uygulamalar hayata geçiriyoruz. Bu vizyonumuz; ‘çevre sıkıntılarını çözmek için çeşitli iş alanlarında farklı teknolojiler uygulamak’, ‘gelecek kuşaklar için iş inovasyonları geliştirmek ve uygulamak’ ve ‘yeni bedelleri ve ömür üsluplarını toplumla paylaşmak’ biçiminde sıralanan Üç Çevresel Aksiyon İlkesi’ne dayanıyor. Hareket planı kapsamında iklim değişikliği, kaynak geri dönüşümü ve tüm bedel zincirinde etraf sıkıntılarını çözmek hedefiyle çeşitli iş alanlarında farklı teknolojik kaynakları kullanıyoruz hem de, küresel çapta Birleşmiş Milletler tarafınca 2016 ila 2030 yılları içinde ulaşılmak üzere belirlenen Sürdürülebilir Kalkınma Gayeleri doğrultusunda da çalışıyoruz. Bu amaçlardan ‘Ucuz ve Pak Enerji’, yani ‘Herkes için karşılanabilir, emniyetli, sürdürülebilir ve çağdaş güce erişimi sağlamak’ en epeyce yoğunlaştığımız alanlardan biri… Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Emelleri doğrultusunda şirket ortasında eğitimler de düzenlemeye başladık. Çalışma arkadaşlarımızı sürdürülebilir gelecek konusunda bilgilendirmeyi ve bu anlayışı kurum kültürü haline getirmeyi hedefliyoruz” biçiminde açıklamalarda bulundu.
“Yüksek güç tasarrufuna sahip tahlillerimizle argümanlı bir tahlil ortağıyız”
Mitsubishi Electric olarak her vakit ‘Daha Güzeli İçin Değişim’ ideolojisiyle yol aldıklarını söz eden Saraçoğlu yalnızca mamüllerinin teknolojisi, güvenilirliği ve kalitesiyle değil etraf hassaslığı konusunda da fark yarattıklarını belirterek kelamlarına şöyleki devam etti; “Dünyada olduğu üzere Türkiye’de de ‘evden uzaya’ kadar faaliyet gösterdiğimiz tüm kesimlerde yüksek güç tasarrufuna sahip tahlillerimizle öne çıkıyoruz. Türkiye’de etraf dostu binalar, fabrikalar ve altyapı projeleri için iklimlendirme, otomasyon, asansör ve yürüyen merdiven sistemleri alanlarında tezli bir tahlil ortağıyız. Dünyanın en derin batırma tüp tüneline sahip Marmaray üzere hayatın ortasındaki projelerde de yer alıyoruz ve güç verimliliği alanında yüksek katma bedel sunuyoruz. AVM’ler, gökdelenler ve hastaneler üzere çok yüksek oranda güce muhtaçlık duyan yapılarda ise denetimli güç idare sistemi uyguluyoruz”dedi.
“Hızlı, verimli ve çevreci üretim imkanı sunuyoruz”
Yeni sanayi evresinde hammaddenin daha verimli kullanılmasını, güç idaresinin fazlaca daha planlı yapılmasını ve etrafla dost üretim gerçekleştirilmesini birinci öncelikli bahisler olarak gördüklerini tabir eden Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric olarak, güç verimli ve çevreci fabrika otomasyon eserlerimizle işletmelerde ve projelerde önemli oranda güç tasarrufu sağlıyoruz. Mitsubishi Electric’in Sanayi 4.0’a karşılığı olan dijital fabrika konseptimiz e-Factory ile fabrikalara fazlaca daha süratli, verimli ve çevreci üretim imkanı tanıyoruz. Üretimde fazlaca önemli maliyet tasarrufu sağlayan ve idareden üretim katına kadar tüm fabrika katmanlarını optimize etmek için ileri teknolojileri kullanan e-Factory, işletmelerin hem global rekabette tıpkı vakitte çevreci üretimde bir adım önde olmalarına katkı sağlıyor” dedi.
“Yüksek teknoloji ve düşük güç prensibiyle karbon salımını azaltıyoruz”
Konut, ofis ve endüstriyel klima sistemleri alanında, sistem ömrünü tamamlayana kadar etrafa dost bir yaklaşımla azamî güç tasarrufu sağlayacak problemsiz bir eser yelpazesi sunduklarını belirten Saraçoğlu; “Yüksek teknoloji ve düşük güç prensibiyle hareket ediyoruz. Bu doğrultuda, Avrupa Birliği’nin yeni Florlu Sera Gazları (F-Gaz) Yönetmeliği amaçlarıyla uyumlu olan yüksek güç verimliliğine sahip R-32 gazını birinci kullanan markalardan biriyiz. Hatta saf haliyle etrafta var olan doğal bir akışkan olması sebebiyle etrafa rastgele bir olumsuz etkileşimi bulunmayan karbondioksit akışkanlı sistemleri tasarlayarak daha yaygın kullanılması için çalışıyoruz. Bu sayede daha az soğutucu akışkan kullanarak randımanı artırmayı, karbon salımını kısıtlamayı ve karbon ayak izini küçültmeyi amaçlıyoruz. Klima alanında yüzde 94’e varan geri dönüşüm oranıyla da dikkat çekiyoruz” diye konuştu.
“Çevreyi korumak için değişen koşullara süratle ahenk sağlıyoruz”
Milyonlarca insanın pandemiyle bir arada uzaktan çalışmaya ve eğitim görmeye başladığını ve tüm dünyada büyük ölçülerde datanın açığa çıktığını söyleyen Saraçoğlu; “Verilerin işlendiği ve saklandığı merkezlerdeki soğutma süreci, sistemlerin güvenliği için büyük ehemmiyet taşırken bu işletmelerde kullanılan güç ölçüsünün düşük olması etrafın korunması açısından şayet olmazsa olmaz. Güç verimliliğinin ve kesintisizliğin büyük kıymet taşıdığı data merkezi soğutma alanında güvenilirlikten ödün vermeden esnek ve süratli modüler MULTIDENSITY eserimizle kolay işletim imkânı tanıyan soğutma sistemleri geliştirdik. s-MEXT hassas denetimli klima mamüllerinde kullandığımız etrafa hassas, düşük global ısınma faktörü (GWP) bedeline sahip soğutucu akışkanla bölümde bir birinci olmanın heyecanını yaşıyoruz” dedi.
“CO2 salımını 2050 itibariyle yüzde 80’den çok azaltmak gayesiyle çalışıyoruz”
Şirketin küresel olarak odaklandığı en kıymetli konulardan biri olan “İklim Değişikliği Tedbirleri” kapsamında; paydaşlarıyla iş birliği ortasında yüksek seviyede güç tasarruflu eserler, sistemler ve hizmetlerin yanı sıra yenilenebilir güç faaliyetlerini yaygınlaştıracaklarını belirten Şevket Saraçoğlu, kelamlarını şu biçimde tamamladı: “Uluslararası mukavelelere dayanan uzun vadeli gayelere bağlı kalarak, ham unsur satın alımından üretime, satıştan dağıtıma, kullanımdan geri dönüşüme kadar tüm kıymet zincirinde sera gazı salımının azaltılmasını destekliyoruz. Şu anda, CO2 salımını 2030 itibariyle yüzde 30 ve 2050 itibariyle yüzde 80’den çok azaltmak maksadıyla çalışıyoruz. Tüm dünyada mamüllerin geri kullanması ve tamiratının yanı sıra atıkların azaltılması üzere kaynak geri dönüşüm sürecini destekliyoruz ve üretim sırasında oluşan plastik üzere atıkların yüzde 100 tesirli kullanmasını sağlamayı hedefliyoruz”dedi.
Hibya Haber Ajansı
Alıntıdır
Bir asırdır Changes for the Better (Daha Uygunu İçin Değişim) ruhuyla dünya genelinde toplumların ömür kalitesini artırmak için çalışan Mitsubishi Electric; fabrika otomasyonu sistemlerinden endüstriyel ve kolaboratif ileri robot teknolojilerine, CNC mekatronik sistemlerden asansör ve yürüyen merdivenlere, klimadan taze hava aygıtlarına, bilgi merkezi soğutma sistemlerinden izleme ve idare sistemlerine kadar bir epey alanda öncü teknolojiler geliştiriyor.
Birincilere imza atan ve bugünden geleceği bakılırsan inovatif çalışmalarında etrafın her vakit öncelikli olduğunu söyleyen Mitsubishi Electric Türkiye Lideri Şevket Saraçoğlu, 5 Haziran Dünya Etraf günü kapsamında şunları paylaştı: “Geçmiş 100 yılda gelecek jenerasyonlara olan sorumluluğumuzla çalıştık. Şirketimiz, 1960’ların başında etraf şuuru önemli bir sorun olmadan yıllar evvel, dikkatini etrafa hassas üretim tekniklerine çevirdi. Bugün de yeşil bir şirket olarak karbon salımını düşürmeye, geri dönüşüme dayalı bir toplum yaratmaya, biyolojik çeşitliliğe hürmet duyarak tabiata ahenk sağlamaya ve etraf şuurunu artırmaya katkıda bulunmayı amaçlayan çalışmalar yürütüyoruz. 2021 yılında Japonya’da faaliyete başlamasının 100’üncü yıl dönümünü kutlayan Mitsubishi Electric, dünya genelinde toplumların ömür kalitesini artırmak için çalışırken çevreyi her vakit ajandasının birinci sırasında tutuyor” dedi.
“Hava, kara ve su kaynaklarını kalbimiz ve teknolojilerimizle koruyoruz”
Gelecekte bir asır daha bir dünya devi olarak kalmanın yolunun sürdürülebilirlikten geçtiğine dikkat çeken Saraçoğlu; “Akıllı tahlillerle enerjiyi koruyan ve güç üreten bir toplumun oluşmasına katkı sunan teknolojiler geliştirmek için çalışan şirketimiz, Nisan 2021 ve daha sonrasındaki uzun bir periyoda odaklanan Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050 ile etrafın korunmasına yönelik çalışmalar yapıyor. Vizyonumuzu ‘Herkes için daha güzel bir gelecek sunmak emeliyle hava, kara ve su kaynaklarını kalbimiz ve teknolojilerimizle korumak’ biçiminde tabir ediyoruz. Bu doğrultuda tabiat ile ahenk ortasında yaşayan, düşük karbonlu ve geri dönüşüm odaklı bir toplum oluşturmak için kritik ehemmiyet taşıyan uygulamalar hayata geçiriyoruz. Bu vizyonumuz; ‘çevre sıkıntılarını çözmek için çeşitli iş alanlarında farklı teknolojiler uygulamak’, ‘gelecek kuşaklar için iş inovasyonları geliştirmek ve uygulamak’ ve ‘yeni bedelleri ve ömür üsluplarını toplumla paylaşmak’ biçiminde sıralanan Üç Çevresel Aksiyon İlkesi’ne dayanıyor. Hareket planı kapsamında iklim değişikliği, kaynak geri dönüşümü ve tüm bedel zincirinde etraf sıkıntılarını çözmek hedefiyle çeşitli iş alanlarında farklı teknolojik kaynakları kullanıyoruz hem de, küresel çapta Birleşmiş Milletler tarafınca 2016 ila 2030 yılları içinde ulaşılmak üzere belirlenen Sürdürülebilir Kalkınma Gayeleri doğrultusunda da çalışıyoruz. Bu amaçlardan ‘Ucuz ve Pak Enerji’, yani ‘Herkes için karşılanabilir, emniyetli, sürdürülebilir ve çağdaş güce erişimi sağlamak’ en epeyce yoğunlaştığımız alanlardan biri… Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Emelleri doğrultusunda şirket ortasında eğitimler de düzenlemeye başladık. Çalışma arkadaşlarımızı sürdürülebilir gelecek konusunda bilgilendirmeyi ve bu anlayışı kurum kültürü haline getirmeyi hedefliyoruz” biçiminde açıklamalarda bulundu.
“Yüksek güç tasarrufuna sahip tahlillerimizle argümanlı bir tahlil ortağıyız”
Mitsubishi Electric olarak her vakit ‘Daha Güzeli İçin Değişim’ ideolojisiyle yol aldıklarını söz eden Saraçoğlu yalnızca mamüllerinin teknolojisi, güvenilirliği ve kalitesiyle değil etraf hassaslığı konusunda da fark yarattıklarını belirterek kelamlarına şöyleki devam etti; “Dünyada olduğu üzere Türkiye’de de ‘evden uzaya’ kadar faaliyet gösterdiğimiz tüm kesimlerde yüksek güç tasarrufuna sahip tahlillerimizle öne çıkıyoruz. Türkiye’de etraf dostu binalar, fabrikalar ve altyapı projeleri için iklimlendirme, otomasyon, asansör ve yürüyen merdiven sistemleri alanlarında tezli bir tahlil ortağıyız. Dünyanın en derin batırma tüp tüneline sahip Marmaray üzere hayatın ortasındaki projelerde de yer alıyoruz ve güç verimliliği alanında yüksek katma bedel sunuyoruz. AVM’ler, gökdelenler ve hastaneler üzere çok yüksek oranda güce muhtaçlık duyan yapılarda ise denetimli güç idare sistemi uyguluyoruz”dedi.
“Hızlı, verimli ve çevreci üretim imkanı sunuyoruz”
Yeni sanayi evresinde hammaddenin daha verimli kullanılmasını, güç idaresinin fazlaca daha planlı yapılmasını ve etrafla dost üretim gerçekleştirilmesini birinci öncelikli bahisler olarak gördüklerini tabir eden Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric olarak, güç verimli ve çevreci fabrika otomasyon eserlerimizle işletmelerde ve projelerde önemli oranda güç tasarrufu sağlıyoruz. Mitsubishi Electric’in Sanayi 4.0’a karşılığı olan dijital fabrika konseptimiz e-Factory ile fabrikalara fazlaca daha süratli, verimli ve çevreci üretim imkanı tanıyoruz. Üretimde fazlaca önemli maliyet tasarrufu sağlayan ve idareden üretim katına kadar tüm fabrika katmanlarını optimize etmek için ileri teknolojileri kullanan e-Factory, işletmelerin hem global rekabette tıpkı vakitte çevreci üretimde bir adım önde olmalarına katkı sağlıyor” dedi.
“Yüksek teknoloji ve düşük güç prensibiyle karbon salımını azaltıyoruz”
Konut, ofis ve endüstriyel klima sistemleri alanında, sistem ömrünü tamamlayana kadar etrafa dost bir yaklaşımla azamî güç tasarrufu sağlayacak problemsiz bir eser yelpazesi sunduklarını belirten Saraçoğlu; “Yüksek teknoloji ve düşük güç prensibiyle hareket ediyoruz. Bu doğrultuda, Avrupa Birliği’nin yeni Florlu Sera Gazları (F-Gaz) Yönetmeliği amaçlarıyla uyumlu olan yüksek güç verimliliğine sahip R-32 gazını birinci kullanan markalardan biriyiz. Hatta saf haliyle etrafta var olan doğal bir akışkan olması sebebiyle etrafa rastgele bir olumsuz etkileşimi bulunmayan karbondioksit akışkanlı sistemleri tasarlayarak daha yaygın kullanılması için çalışıyoruz. Bu sayede daha az soğutucu akışkan kullanarak randımanı artırmayı, karbon salımını kısıtlamayı ve karbon ayak izini küçültmeyi amaçlıyoruz. Klima alanında yüzde 94’e varan geri dönüşüm oranıyla da dikkat çekiyoruz” diye konuştu.
“Çevreyi korumak için değişen koşullara süratle ahenk sağlıyoruz”
Milyonlarca insanın pandemiyle bir arada uzaktan çalışmaya ve eğitim görmeye başladığını ve tüm dünyada büyük ölçülerde datanın açığa çıktığını söyleyen Saraçoğlu; “Verilerin işlendiği ve saklandığı merkezlerdeki soğutma süreci, sistemlerin güvenliği için büyük ehemmiyet taşırken bu işletmelerde kullanılan güç ölçüsünün düşük olması etrafın korunması açısından şayet olmazsa olmaz. Güç verimliliğinin ve kesintisizliğin büyük kıymet taşıdığı data merkezi soğutma alanında güvenilirlikten ödün vermeden esnek ve süratli modüler MULTIDENSITY eserimizle kolay işletim imkânı tanıyan soğutma sistemleri geliştirdik. s-MEXT hassas denetimli klima mamüllerinde kullandığımız etrafa hassas, düşük global ısınma faktörü (GWP) bedeline sahip soğutucu akışkanla bölümde bir birinci olmanın heyecanını yaşıyoruz” dedi.
“CO2 salımını 2050 itibariyle yüzde 80’den çok azaltmak gayesiyle çalışıyoruz”
Şirketin küresel olarak odaklandığı en kıymetli konulardan biri olan “İklim Değişikliği Tedbirleri” kapsamında; paydaşlarıyla iş birliği ortasında yüksek seviyede güç tasarruflu eserler, sistemler ve hizmetlerin yanı sıra yenilenebilir güç faaliyetlerini yaygınlaştıracaklarını belirten Şevket Saraçoğlu, kelamlarını şu biçimde tamamladı: “Uluslararası mukavelelere dayanan uzun vadeli gayelere bağlı kalarak, ham unsur satın alımından üretime, satıştan dağıtıma, kullanımdan geri dönüşüme kadar tüm kıymet zincirinde sera gazı salımının azaltılmasını destekliyoruz. Şu anda, CO2 salımını 2030 itibariyle yüzde 30 ve 2050 itibariyle yüzde 80’den çok azaltmak maksadıyla çalışıyoruz. Tüm dünyada mamüllerin geri kullanması ve tamiratının yanı sıra atıkların azaltılması üzere kaynak geri dönüşüm sürecini destekliyoruz ve üretim sırasında oluşan plastik üzere atıkların yüzde 100 tesirli kullanmasını sağlamayı hedefliyoruz”dedi.
Hibya Haber Ajansı
Alıntıdır