Phil Andrews, Red Hat’teki mesleğine İngiltere ve İrlanda, Kuzey Ülkeleri, Avrupa Doğu Avrupa ve Rusya BDT’yi kapsayan EMEA bölgesinden sorumlu Kuzey ve Doğu Avrupa Satış, Hizmetler ve Pazarlama tertibini yöneterek başladı. sonrasındasında da Asya Pasifik bölgesindeki kurumsal müşterilerle etkileşimi ve global sistem entegratörleri ile alakaları yönetti. Artık CEMEA bölgesinde Lider Yardımcısı olarak nazaranv alıyor.
On yıldan uzun müddettir Red Hat’te aldığı bakılırsavlerle açık kaynağın ve değişen teknolojinin gelişmenini direkt gözlemleme fırsatı yakalayan Phil Andrews, açık kaynağın teknoloji dünyasına istikamet veren rolüyle ilgili şunları söylemiş oldu: “Teknoloji, değişimin hiç bitmediği bir alan. Fakat günümüzde yaşanan değişim değişen teknolojinin kendisinden çok kültürde gerçekleşiyor. Dijitalleşmenin son 18 ayda sürat kazanması ve şirketlerin bu dönüşümü gerçek bir biçimde gerçekleştirme maksadından ötürü teknoloji artık yalnızca BT takımlarının değil, yöneticilerin de konuşmalarında ele aldığı bir bahis haline geldi. Bu noktadan açık kaynak, şirketlerin tek bir sağlayıcıya daha az bağımlı olmasını sağlıyor ve bu niçinle rastgele bir yerden, rastgele bir vakitte potansiyel olarak oyunun kurallarını değiştiren tahlillerin kullanılmasını kolaylaştırıyor. Bu imkanlar gün geçtikçe daha değerli hale geliyor.
Phil Andrews
Rekabette kelam sahibi olmak isteyen şirketler, iş modellerinde yapmaları gereken değişiklikleri gerçekleştirmek için kurum ortasında mevcut sistemlere uygulamalar yahut uzantılar oluşturmak gayesiyle kendi DevOps yeteneklerine yaptığı yatırımı artıracak. Bu evrede konteynerleşme kavramı, yeni uygulamaların yaşanan değişimle tıpkı süratte geliştirilmesini sağlayarak şirketlere değerli yararlar sunuyor. Uygulama konteynerlerinde uygulamaların çalışması için gereksinim duyulan her şey bulunuyor ve tıpkı BT konteyner platformuna yüklenen öteki uygulamalara ister şirket ortasında ister bulutta bağlanarak eksiksiz bir tahlil oluşturuyor.
Bu imkanlar değişen süreçleri desteklemek için süratle geliştirme ve devreye alma özgürlüğüyle birleştiğinde dijital hizmetlerde inovasyon değerli ölçüde hızlanıyor. Büsbütün açık kaynak olan OpenShift platformu, konteynerleştirme konseptini güçlendirerek konteynerleri üçüncü taraf araçları ekleme yeteneği ile bir arada rastgele bir genel yahut özel bulut ortamında dağıtılabilir hale getiriyor. Otomasyon, yenidenlanabilir vazifeler ve tek bir konsol, bir vakit içinder zahmetli olan günlük geliştirme bakılırsavlerini kolaylaştırıyor. Ayrıyeten uygulama ve özellik geliştirme maliyeti azalıyor, yeni eserler daha süratli ve daha sistemli olarak pazara sunulabiliyor ve tecrübeli BT işçisi daha pahalı işlere daha fazla vakit ayırabiliyor. Şirketler daha evvel çözemediği meseleleri çözebilecek noktaya geliyor.
On yıldan uzun müddettir Red Hat’te aldığı bakılırsavlerle açık kaynağın ve değişen teknolojinin gelişmenini direkt gözlemleme fırsatı yakalayan Phil Andrews, açık kaynağın teknoloji dünyasına istikamet veren rolüyle ilgili şunları söylemiş oldu: “Teknoloji, değişimin hiç bitmediği bir alan. Fakat günümüzde yaşanan değişim değişen teknolojinin kendisinden çok kültürde gerçekleşiyor. Dijitalleşmenin son 18 ayda sürat kazanması ve şirketlerin bu dönüşümü gerçek bir biçimde gerçekleştirme maksadından ötürü teknoloji artık yalnızca BT takımlarının değil, yöneticilerin de konuşmalarında ele aldığı bir bahis haline geldi. Bu noktadan açık kaynak, şirketlerin tek bir sağlayıcıya daha az bağımlı olmasını sağlıyor ve bu niçinle rastgele bir yerden, rastgele bir vakitte potansiyel olarak oyunun kurallarını değiştiren tahlillerin kullanılmasını kolaylaştırıyor. Bu imkanlar gün geçtikçe daha değerli hale geliyor.
Phil Andrews
Rekabette kelam sahibi olmak isteyen şirketler, iş modellerinde yapmaları gereken değişiklikleri gerçekleştirmek için kurum ortasında mevcut sistemlere uygulamalar yahut uzantılar oluşturmak gayesiyle kendi DevOps yeteneklerine yaptığı yatırımı artıracak. Bu evrede konteynerleşme kavramı, yeni uygulamaların yaşanan değişimle tıpkı süratte geliştirilmesini sağlayarak şirketlere değerli yararlar sunuyor. Uygulama konteynerlerinde uygulamaların çalışması için gereksinim duyulan her şey bulunuyor ve tıpkı BT konteyner platformuna yüklenen öteki uygulamalara ister şirket ortasında ister bulutta bağlanarak eksiksiz bir tahlil oluşturuyor.
Bu imkanlar değişen süreçleri desteklemek için süratle geliştirme ve devreye alma özgürlüğüyle birleştiğinde dijital hizmetlerde inovasyon değerli ölçüde hızlanıyor. Büsbütün açık kaynak olan OpenShift platformu, konteynerleştirme konseptini güçlendirerek konteynerleri üçüncü taraf araçları ekleme yeteneği ile bir arada rastgele bir genel yahut özel bulut ortamında dağıtılabilir hale getiriyor. Otomasyon, yenidenlanabilir vazifeler ve tek bir konsol, bir vakit içinder zahmetli olan günlük geliştirme bakılırsavlerini kolaylaştırıyor. Ayrıyeten uygulama ve özellik geliştirme maliyeti azalıyor, yeni eserler daha süratli ve daha sistemli olarak pazara sunulabiliyor ve tecrübeli BT işçisi daha pahalı işlere daha fazla vakit ayırabiliyor. Şirketler daha evvel çözemediği meseleleri çözebilecek noktaya geliyor.