PembePembe
New member
Ege Plastik Sanayicileri Derneği (EGEPLASDER) İdare Şurası Lideri ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Lider Yardımcısı Şener Gencer, oyuncak dalında yerli üretimin yüzde 30’un altında hisseye sahip olduğunu, yıllık 35 milyon dolarlık ihracata karşılık, büyük çoğunluğu Çin ve Uzakdoğu menşeli olmak üzere 200 milyon doların üzerinde oyuncak ithalatı yapıldığını kaydetti.
Yerli oyuncak kesimi rekabet edemiyor
Türkiye’nin kontrol sisteminde eksiklikler olduğuna dikkat çeken Şener Gençer, “Çin’den gelen ucuz ve kalitesiz plastiklerden yapılan eserler, yerli oyuncak bölümümüzü de olumsuz etkiliyor. Türkiye’ye hurda plastiği hammadde olarak ithal etmenin önüne türlü mahzurlar temalırken, ortasında hangi kimyasal hususların olduğu muhakkak olmayan Çin’den oyuncak ithalatı külliyen özgür durumda. Ülkemizin bu çelişkiyi aşması gerekiyor ve ulusal oyuncak kesimini kesinlikle büyütmesi gerekiyor.” dedi.
Geçmiş senelerda Petkim laboratuvarlarında Türkiye’nin farklı noktalarındaki pazarlardan toplanan oyuncakların kimyasal tahlile tabi tutulduğunu ve eserlerde 30’un üzerinde tanımlanamayan kimyasal husus bulunduğunu anımsatan Şener Gençer, şu değerlendirmeyi yaptı: “Kapı, pencere doğramalarının yanında besin ambalajlarından kan serumlarına binlerce eserde kullanılan PVC, sağlıklı ve etraf dostu bir eser bulunmasına karşın, kömür temelli asetilen PVC insan sıhhatini değerli oranda tehdit ediyor. Türkiye’nin ithalatını giderek artırdığı Çin’de, PVC’nin kıymetli kısmının dünyanın artık kullanmadığı kömür asıllı olarak üretildiğini biliyoruz. Çocuklarımızın bugününü ve geleceğini tehdit eden bir meseleyle karşı karşıyayız. Bu mamüllerin bilhassa oyuncak ve sıhhat dalında kullanması risklidir. Vatandaşlarımız bu cinsten ucuz ve kalitesiz eserleri meskenlerine sokarken, çocuklarımız bu oyuncakları ağızlarına gdolayıyor, onlarla oynuyor, hatta bir arada uyuyorlar.”
Yerli oyuncak kesimi rekabet edemiyor
Türkiye’nin kontrol sisteminde eksiklikler olduğuna dikkat çeken Şener Gençer, “Çin’den gelen ucuz ve kalitesiz plastiklerden yapılan eserler, yerli oyuncak bölümümüzü de olumsuz etkiliyor. Türkiye’ye hurda plastiği hammadde olarak ithal etmenin önüne türlü mahzurlar temalırken, ortasında hangi kimyasal hususların olduğu muhakkak olmayan Çin’den oyuncak ithalatı külliyen özgür durumda. Ülkemizin bu çelişkiyi aşması gerekiyor ve ulusal oyuncak kesimini kesinlikle büyütmesi gerekiyor.” dedi.
Geçmiş senelerda Petkim laboratuvarlarında Türkiye’nin farklı noktalarındaki pazarlardan toplanan oyuncakların kimyasal tahlile tabi tutulduğunu ve eserlerde 30’un üzerinde tanımlanamayan kimyasal husus bulunduğunu anımsatan Şener Gençer, şu değerlendirmeyi yaptı: “Kapı, pencere doğramalarının yanında besin ambalajlarından kan serumlarına binlerce eserde kullanılan PVC, sağlıklı ve etraf dostu bir eser bulunmasına karşın, kömür temelli asetilen PVC insan sıhhatini değerli oranda tehdit ediyor. Türkiye’nin ithalatını giderek artırdığı Çin’de, PVC’nin kıymetli kısmının dünyanın artık kullanmadığı kömür asıllı olarak üretildiğini biliyoruz. Çocuklarımızın bugününü ve geleceğini tehdit eden bir meseleyle karşı karşıyayız. Bu mamüllerin bilhassa oyuncak ve sıhhat dalında kullanması risklidir. Vatandaşlarımız bu cinsten ucuz ve kalitesiz eserleri meskenlerine sokarken, çocuklarımız bu oyuncakları ağızlarına gdolayıyor, onlarla oynuyor, hatta bir arada uyuyorlar.”